REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Şemm ifadesini içeren 19 kelime bulundu...

ecel-i muallak

  • Levh-i Mahv İsbat'ta mukadder olarak yazılı, bâzı şartlarla mukayyed olan ecel. Ecel-i müsemma.

işmam / işmâm

  • "Şemm"den:
  • Koklatma, koklatılma.
  • Tecvid ıstılâhında harfin zamme harekesine işaret etme.

lafz-ı am / lafz-ı âm

  • Gayr-ı mahsur, yani sayısız müsemmaları ihata ve aynı cinsten bir çok fertlere birden delâlet eyliyen lâfızdır. Kavim, cemaat, nisa.. gibi.

lafz-ı müşterek

  • Huk: Birçok müsemması bulunan lafızdır ki, hangi mânâ kasdolunduğu taayyün etmediği surette mânasız addolunur, onunla amel olunmaz.

mesamm

  • (Tekili: Mesemm) İnsan veya hayvan cildi üzerindeki teneffüse yarayan küçük delikler, gözenekler.

meşamm

  • (şemm. den) Koku alacak yer. Burun. Geniz.

müsemmem

  • (Semm. den) Zehirlenmiş, ağulu, içine zehir atılmış.

mütesemmi

  • Bir isim ile isimlenen, müsemma olan.

müteşemmil

  • İhrama bürünen. Teşemmül eden.

müteşemmim

  • Koklayan, teşemmüm eden.

şamm

  • (şemm. den) Koklayan, koku alan.
  • Koklama duygusu. Burun.

semmi / semmî

  • (Semmiye) Zehirle alâkalı. Zehirli.

simam

  • (Tekili: Semm) Zehirler.

sümum

  • (Tekili: Semm) Zehirler, ağular.

teşemmüm

  • (şemm. den) Koklama.

tesemmümat / tesemmümât

  • (Tekili: Tesemmüm) Zehirlenmeler.

teşmim

  • (Şemm. den) Koklatma. Koklatılma.

tesmit

  • Edb: Gazel yahut kasideyi "müsemmat" tarzında tanzim etme.

zehr

  • (Zehir) Zehir, ağu, semm. (Farsça)

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın