REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te yağdıran ifadesini içeren 16 kelime bulundu...

ateş-bar / ateş-bâr

  • Ateş yağdıran. (Farsça)

ateşbar / âteşbâr / آتش بار

  • Ateş yağdıran. (Farsça)

bar / bâr / بار

  • Ek olup "saçan, yağdıran, döken, ışık veren" gibi mânâda kelimeler teşkil edilir. Meselâ: Ateşbâr : Ateş saçan. Ateş yağdıran. (Farsça)
  • Allah.
  • Yemiş, meyva.
  • Yük, ağırlık.
  • Yağdıran, serpen, döken.
  • Yük. (Farsça)
  • Defa, kez. (Farsça)
  • Tanrı. (Farsça)
  • Meyva. (Farsça)
  • Yağdıran. (Farsça)
  • Bâr vermek: Meyva vermek. (Farsça)

barende

  • Yağdıran, yağdırıcı. (Farsça)

dürer-bar / dürer-bâr

  • İnciler yağdıran.
  • Mc: Çok kıymetli ve güzel sözler söyleyen.

ebabil / ebâbil

  • Dağ kırlangıcı; kuş sürüsü; Kâbe'yi yıkmaya gelen Habeş kumandanı Ebrehe'nin ordusuna gökten taş yağdıran kuşlar.

ebabil kuşları / ebâbil kuşları

  • Kâbe'yi yıkmaya gelen Habeş kumandanı Ebrehe'nin ordusuna gökten taş yağdıran mübârek kuşlar.

gevher-bar

  • Cevher yağdıran. (Farsça)

hunbar

  • Kan yağdıran, kan yağdırıcı. (Farsça)

lakıh / lâkıh

  • (Çoğulu: Levâkıh) Ağaca su yürüten rüzgâr.
  • Yağmur yağdıran rüzgâr.
  • Karnında yavrusu olan hamile deve.

lü'lü'-bar / lü'lü'-bâr

  • İnci yağmuru. İnci yağdıran. (Farsça)

meddah

  • Övgü yağdıran.

midrar

  • Yağmur yağdıran bulut.
  • Çok su döken.

mümtır

  • Yağdıran, imtâr eden.

müşk-bar / müşk-bâr

  • Misk yağdıran. (Farsça)

sariye

  • (Çoğulu: Sevari) Direk.
  • Gece yağmur yağdıran bulut.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın