Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
sığınma
ifadesini içeren
43
kelime bulundu...
avz
(Avez) (İyâz, meaz, meâze) Sığınma. Sığınak. Melce. Sığınacak yer.
büyü
Cin gibi manevî varlıklar aracılığı ile insan veya başka varlıklar üzerinde etki meydana getirme işi. Dinimiz büyücülerin şerrinden, kötülüklerinden Allah'a sığınmamızı emreder. Müslüman büyücülük yapmaz.
cıhre
(Çoğulu: Cihar-Echâr) Bir kimseye sığınmak.
dehalet / dehâlet / دخالت
Sığınmak, aman dilemek, medet, yardım isteyiş.
Girme, sığınma.
Karışma.
(Arapça)
Sığınma.
(Arapça)
dehālet / دَخَالَتْ
Sığınma.
dehalet etme / dehâlet etme
Sığınma, dahil olma.
euzü / eûzü
Sığınma.
fakr-ı mutlak
Mutlak fakirlik. Mü'min bir kulun Cenâb-ı Hakka karşı mutlak muhtaç halde olduğunu bilişi. Nihayetsiz muhtaç olduğu Allaha (C.C.) ve emirlerine tam teslimiyyetle sığınması hâleti.
feza'
Korku. Havf.
Sığınma, dehalet.
Uykuda şiddetli korku ile uyanmak.
hikmetü'l-istiaze / hikmetü'l-istiâze
Şeytanın şerrinden Allah'a sığınmanın sebepleri ve faydaları; On Üçüncü Lem'a.
hırz-ı can
Bağrına basıp canı gibi korumak. Canı koruyan. Canını teslim ederek sığınmak.
hısn
Kale. Hisar. Sığınmağa, korunmağa mahsus sağlam yer.
ihtima'
(Himye. den) Perhiz.
Kaçınma, ictinâb etme.
Sığınma, himâyesine girme.
iltica / ilticâ / التجا / اِلْتِجَا
Sığınma.
Sığınmak. Melce' ve penaha varmak. Birinden himâye istemek.
Sığınma.
Sığınma.
Sığınma.
Sığınma.
(Arapça)
Sığınma.
iltica etme
Sığınma.
iltica etmek
Sığınmak.
ilticac
Karışık olma, karışma.
Sığınma. İltica etme.
ilticagah / ilticâgâh / التجاگاه
Sığınak, sığınma yeri.
(Arapça - Farsça)
ilticaname
Sığınma yazısı, metni.
istiaze / istiâze
"Euzü besmele" okuyarak Allah'a sığınmak.
"Eûzü billâhi mineşşeyta-nirracîm" sözünü söyleyerek Allah'a sığınma, eûzü çekme.
Allah'a sığınma.
Sığınma.
istiaze etme / istiâze etme
Allah'a sığınma.
istirca' / istircâ'
Belâ ve musîbet zamânında veya kötü bir haber duyunca "İnnâ lillahi ve innâ ileyhi râci'ûn (Muhakkak ki Allahü teâlânın kullarıyız, vefât ettikten sonra diriltilme ve neşr ile yine O'na döneceğiz) (Bekara sûresi: 156) meâlindeki âyet-i kerîmeyi okuya rak Allahü teâlâya sığınmak.
istizlal
(Zıll. dan) Gölgelenme. Gölge altına girme.
Sığınma, himâyesine girme.
Gölgede oturma.
ıyaz
Sığınma. İltica.
Sığınma.
küruz
Dühul etmek, girmek, dâhil olmak.
Bir kimseye ilticâ etmek, sığınmak.
leca'
Sığınmak.
Saklanmak, gizlenmek.
Zaruret.
levz
Sığınma, himâyesine girme.
livaz
Sığınma, iltica etme.
Birbirinin arkasına gizlenme.
me'va / me'vâ / مأوا
Sığınma yeri.
(Arapça)
meab / meâb / مآب
Sığınma yeri.
(Arapça)
muavvezetan / muavvezetân
(Muavvezeteyn) Kur'ân-ı Kerim'in son iki suresi. (Dâima okunacak gâyet lüzumlu dersleri verdiği ve her çeşit şerli işlerden Allah'a sığınmayı tavsiye ve emrettiği için bu isim verilmiştir.)
mülaveze
Birbiri ardınca gizlenmek.
Birbirine sığınmak.
mülteci / ملتجى
Sığınmacı.
(Arapça)
penah / پناه
Sığınma. Sığınacak yer. Dayandığı nokta.
(Farsça)
Sığınma.
(Farsça)
penahi / penahî / penâhî / پناهى
Sığınma.
(Farsça)
Sığınma.
(Farsça)
taavvüz
Sığınma.
tahassun
Sığınma, korunma.
Bir kaleye kapanmak. Korunmak. İstihkâma çekilmek. Tahkim edilmiş bir yere sığınmak.
tahassün
Sığınma.
tahassun / تَحَصُّنْ
Sığınma.
tahassungah / tahassungâh
Sığınma yeri, sığınak.
tahassüngah / tahassüngâh
Sığınma yeri, sığınak.
uvz
Bir kimseye sığınmak.
vesile-i iltica
Sığınma vesilesi, sebebi.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
ram olmak
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
Havas ve hissiyat-i insaniye
Kurbiyyet
hande
istigase
saydelani
zeban
harahir
dag
raz-ı nihan
dem
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
sığınma
Alıştırma
cennet
maddi olma
ağlayan
Bi mana
oldugu gibi
Sevilen kadın
fasila
Kesmek