Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
pis
kelimesini içeren
80
kelime bulundu...
akıs / âkıs
Pis kokulu.
asin / âsin
Pis kokulu. Bozulup kokan su.
buharat-ı müzahrefe
Pis, zararlı buharlar, gazlar.
buhtec
Pişmiş.
ca's
Pis, necis.
çirk-ab / çirk-âb
Pis su.
(Farsça)
çirkab / çirkâb / چرک آب
Pis su.
(Farsça)
çirkef
Pis su.
cu'mus
Pis, necis.
dabuka
Pis. Necis.
ekul / ekûl / اكول
Pisboğaz.
(Arapça)
erman-har / erman-hâr
Pişman olan, nedamet eden.
(Farsça)
fışkı
Pislik. Çör çöp. Fazladan olan. Hayvan gübresi.
Pislik, hayvan gübresi.
gait
Pislik.
gaslak
Pişmemiş ve tuzlanmamış olan şey.
gend
Pis koku, fenâ koku.
(Farsça)
guh
Pislik, necâset.
(Farsça)
habais / habâis
Pislikler, kötülükler.
habaset / habâset
Pislik, pislik, kötülük.
habis / habîs
Pis, kötü.
habisat / habîsat / habîsât
Pis ve çirkin şeyler.
Pisler, kötüler.
haid
Pişman, nedamet eden, tövbekâr, nâdim.
indimam
Pişman olma.
intıbah
Pişmek, pişirilmek.
işraki / işrâkî / اشراقى
Pisagorcu.
(Arapça)
istikzar / istikzâr
Pis görme.
istinca
Pislikten temizlenme.
katedral
Piskoposluk kilisesi. Bir şehrin büyük kilisesi.
kazurat / kazurât / kazûrat
Pislikler, süprüntüler, insan pisliği.
Pislikler.
Pislikler; artık şeyler.
levs / لوث
Pislik.
Pislik.
(Arapça)
makluv
Pişirilmiş kebap.
medeniyet-i habise / medeniyet-i habîse
Pis, çirkin medeniyet.
mümessilat-ı habise / mümessilât-ı habise
Pis ve kötü temsilciler.
münecces
Pis, mülevves, kirli, murdar.
münib
Pişman olup dönen.
murdar / مُرْدَارْ
Pis, kirli.
Pis, kirli.
mustakzer
Pis, pislik saçan.
müteneccis
Pislenmiş, kullanılmaz hâle gelmiş.
Pislenmiş, kullanılmaz hale gelmiş.
Pislenmiş.
müteneddim
Pişman olan, nedâmet duyan.
müteneddimane / müteneddimâne
Pişman olarak, nedâmetle.
(Farsça)
müzahref
Pislik, kof, süprüntü.
müzahrefat / مزخرفات
Pislikler, süprüntüler, döküntüler.
(Arapça)
na-paki / nâ-pâkî
Pislik, murdarlık.
(Farsça)
nadim / nâdim / نادم / نَادِمْ
Pişman.
Pişman.
Pişman.
(Arapça)
Nâdim etmek:
Pişman etmek.
(Arapça)
Nâdim olmak:
Pişman olmak.
(Arapça)
Pişman olan.
nadimane / nadimâne
Pişmanlıkla, pişman olarak, nedamet duyarak.
(Farsça)
nadimiyet
Pişmanlık, nedamet.
nazic
Pişmiş, yetişmiş, olgunlaşmış, kıvamına ermiş.
necaset / necâset / نجاست
Pislik, kazurat, murdarlık.
Pislik.
Pislik.
Pislik.
(Arapça)
necaset-i galiza
Pisliği hakkında şer'î bir delil mevcut olup hilâfına başka bir delil bulunmayan necasettir. ( Lâşe gibi)
necasetten taharet
Pislikten temizlenmek.
necis / necîs / نجيس / نَجِسْ
Pis.
Pis.
Pis.
(Arapça)
Pis olan.
necis-ül ayn
Pisliğin ta kendisi.
necisülayn
Pisliğin ta kendisi.
necs
Pis, murdar olan, şer'an pis olup gözle görülen şey.
nedamet / nedâmet / ندامت / نَدَامَتْ
Pişmanlık.
Pişmanlık.
Pişmanlık.
(Arapça)
Nedâmet getirmek:
Pişman olmak.
(Arapça)
Pişmanlık.
nedamet etme
Pişman olma.
nedametgah / nedametgâh
Pişmanlık yeri.
(Farsça)
nedametkarane / nedametkârâne / nedâmetkârâne
Pişmanlık duyarak.
Pişman olurcasına.
nedametkari / nedametkârî
Pişmanlık, nâdim oluş.
(Farsça)
nedem
Pişman olma, nedamet, pişmanlık.
nedm
Pişman olmak.
nedman
Pişmanlık, nedâmet. Pişman olma. Pişmanlık duyma.
neşşal
Pişmemiş yemeğe saldıran.
nüfus-u habise / nüfûs-u habîse / نُفُوسُ خَبِيثَه
Pis ve kötü nefisler.
Pis nefis sahipleri.
peşiman / peşîman / پشيمان
Pişman. Nâdim.
(Farsça)
Pişman.
(Farsça)
peşimani / peşimanî
Pişmanlık, nedamet.
(Farsça)
puhte / پخته
Pişmiş, pişkin, olgun.
(Farsça)
rics
Pis, murdar.
salsal / salsâl
Pişmemiş kuru çamur... Pişmiş gibi kurumuş çamur.
semm-i murdar / سَمِّ مُرْدَارْ
Pis zehir.
suver-i mülevvese
Pis, kirli görüntüler.
tabh / طبخ
Pişirme.
(Arapça)
tabhi / tabhî
Pişirmekle veya pişirilmekle ilgili.
tedennüs
Pislenme, kirlenme.
tevbe
Pişmanlık duyarak günahtan dönüş.
tevbe etme
Pişmanlık duyarak günahtan dönme.
tevbe etmek
Pişmanlık duyup bağışlanma dilemek.
tevbekar / tevbekâr
Pişmanlık duyup bağışlanma dileyen.
ufunet / ufûnet
Pis koku, kokuşmuşluk.
Pis koku, kokuşmuşluk.
Pis koku, iltihap.
vehise
Pişirilip kurutulduktan sonra dövülen çekirge.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
Emzik
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
mürebba
Becbece
kesret daireleri
afet-i can
cüybâr
ayyar
şeddadane
fakihe
Vaziyet-i Fakirane
ünun
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
pis
Bu yolda
YEREL
murabba
adel
Mücehhez
Lan
Çay
iftihar et
pîr-i mugâ