REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te oluşturan ifadesini içeren 24 kelime bulundu...

aks-i nakiz / aks-i nakîz

  • Antitez, karşısav; biri diğerinin zıttı olan iki terimden, ikincisini oluşturan düşünce veya önerme.

cüz' / جُزْؤْ

  • Bütünü oluşturan parçalardan herbiri.

efrad-ı beşeri

  • İnsanlığı oluşturan fertler.

erkan-ı kainat / erkân-ı kâinat

  • Kâinatı oluşturan temel unsurlar.

faktör

  • Bir sonucu oluşturan unsurlardan her birisi.

fenn-i menafiu'l-aza / fenn-i menâfiu'l-âzâ

  • Organların yararlarını inceleyen fen, anatomi; canlıların yapısını ve bu yapıyı oluşturan organları inceleyen bilim dalı.

hadisat-ı ahkam / hâdisât-ı ahkâm

  • Hükümlere zemin oluşturan hadiseler.

hey'et-i mecmua

  • Bir şeyi oluşturan şeylerin tümü, ferdlerinin tamamı.

heyet

  • Bir şeyi oluşturan unsunlar, bileşenler, genel yapı.

hüceyre-i beden

  • Bedeni oluşturan hücrecik.

istikra-i tam / istikrâ-i tâm

  • Tümevarım, endüksiyon; bir bütünü oluşturan parçaların hepsini inceleyerek o bütün hakkında hüküm vermek.

maani-i mütezahime / maâni-i mütezahime

  • Birbiriyle yarışan izdiham oluşturan mânâlar.

madde-i unsuriye

  • Bir varlığı oluşturan temel madde, element.

mürekkebat / mürekkebât

  • Bir bütünü oluşturan parçalar.

peyda eden / peydâ eden

  • Oluşturan, kuran.

şahsiyet-i maneviye / şahsiyet-i mâneviye

  • Belli bir kişi olmayıp bir topluluktan meydana gelen mânevî kişilik; Sahabe mânâsını oluşturan ortak kimlik, ortak mânâ.

suğra / suğrâ

  • Küçük önerme; kıyası oluşturan önermelerden birisidir. Kıyasın sonuç önermesinin öznesi olan küçük terim bu küçük önermede bulunur.

şuubat-ı heyet-i içtimaiye / şuubât-ı heyet-i içtimâiye

  • Sosyal yapının dalları, toplumsal yapıyı oluşturan kesimler.

tabakat-ı arz

  • Yeryüzünü oluşturan tabakalar.

teşkil eden

  • Oluşturan.

teşkil eyleyen

  • Oluşturan, meydana getiren.

vahdetü'l-mevcud

  • "Yaratıcı, kâinatı oluşturan varlıkların toplamıdır. Allah da kâinat da birdir. Tek olan ilâh kâinatın bütünüdür" şeklinde kâinat hesabına Allah'ı inkâr eden materyalist felsefî düşünce sistemi.

zerrat-ı taamiye / zerrât-ı taâmiye

  • Yiyecekleri oluşturan atomlar.

zerrat-ı vücud / zerrât-ı vücûd

  • Bedeni oluşturan zerreler, atomlar.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın