Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
oluşan
ifadesini içeren
50
kelime bulundu...
akademi heyeti muvacehesinde
Aydın, âlim ve bilginlerden oluşan ilmî kurul önünde, karşısında.
alay / آلَايْ
Genel olarak üç taburdan oluşan askerî birlik.
Beş bölük erden oluşan askerî topluluk.
Dört taburdan oluşan askerî birlik.
an'aneli sened
Hadîs aktarımında Peygamber Efendimize (a.s.m.) varıncaya kadar "filandan, o da filandan" şeklinde oluşan isim listesi.
aşır
On âyetten oluşan bölüm.
aşir
Kur'ân-ı Kerimden on âyetten oluşan bir bölüm.
aşiret / aşîret
Dil ve kültürü büyük ölçüde aynı türden olan, birçok boydan oluşan, yapısındaki aileler arasında sosyal, ekonomi, din, kan veya evlilik bağları bulunan göçebe veya yerleşik nitelikteki topluluk; oymak.
aşvez
(Çoğulu: Aşâviz) Sağlam yer.
Sağlam ve geçirimsiz yerlerde oluşan göl.
Sağlam, kuvvetli deve.
Çok et.
beyit
İki mısradan oluşan manzume.
beyt-i kıymettari / beyt-i kıymettârî
Değerli beyit; şiirde iki mısradan oluşan bölüm.
bölük
Takımlardan oluşan, üçü veya dördü bir tabur meydana getiren askerî birlik.
cumhur-u muhakkıkin / cumhûr-u muhakkıkîn
Hakikati araştırıp bulan kişilerden oluşan seçkin topluluk.
cüz'iyat tabakatı
Küçük varlıklardan oluşan varlık tabakaları.
entari
Tek parçadan oluşan uzun giysi.
gaybi tevafuk / gaybî tevafuk
Gaybî ve mânevî bir yardım sonucu oluşan tevafuk, uygunluk.
hasılıbilmasdar / hâsılıbilmasdar
Masdarla oluşan fiilin uygulanmasından çıkan sonuç.
hazine-i cevahir
Cevherlerden, değerli taşlardan oluşan hazine.
hezme
Elle basıldığında veya sıkıldığında oluşan çukur.
hizb
Bazı duaların ve ayetlerin bir araya getirilmesiyle oluşan kitap.
hizbü'l-azam-ı kur'ani / hizbü'l-âzam-ı kur'ânî
Kur'ân'dan alınmış bazı âyetlerden oluşan dua kitabı.
humret
Utanma duygusundan dolayı yanaklarda oluşan kızarıklık; utanma.
ibaret / ibâret / عبارت
Meydana gelen, oluşan.
Oluşan.
Meydana gelen, oluşan.
(Arapça)
ibaret olan
Meydana gelen, oluşan.
kaf-nun / kâf-nûn
Arap alfabesinde yer alan iki harften oluşan ve Allah'ın varlıkları dilediği şekilde yaratmasını ifade eden "kün", yani "ol" emri.
kangren
Hücrelerin ölmesiyle oluşan bir hastalık.
kanun-u emriye-i mu'ciznüma / kanun-u emriye-i mu'ciznümâ
Allah'ın emriyle oluşan mu'cizeli kanun.
kanun-u tevafuki / kanun-u tevafukî
Tevafuk ve denklik şeklinde oluşan kanun.
kaziye-i şartiye
İki cümleden oluşan ve bir cümledeki hükmün diğer bir cümledeki şarta bağlı olduğu önerme.
kaziye-i vahide / kaziye-i vâhide
Tek bir hükümden oluşan önerme.
kesret daireleri
Çokluk daireleri; sayısız varlıklardan oluşan daireler.
kesret tabakatı
Sayısız varlıklardan oluşan âlemler.
küçük sözler
Sözler kitabı içerisinden alınmış olan bazı bölümlerden oluşan kitapçık.
küll / كُلّ
Parçalardan oluşan bütün.
mani-i akli / mâni-i aklî
Aklen oluşan engel.
mevcudat-ı havaiye / mevcudât-ı havâiye
Havadan oluşan varlıklar.
muhassal-ı mazbut
Elde tutulacak şekilde var olan, oluşan.
muhit-i zamani ve mekani / muhît-i zamânî ve mekânî
Zaman ve mekân itibariyle oluşan şartlar, ortam, çevre.
mukaddime-i temsiliye
Temsilden oluşan giriş.
mürekkeb / مركب
Oluşan, bileşen.
(Arapça)
Mürekkep.
(Arapça)
müteşekkil / مُتَشَكِّلْ
Şekillenen, oluşan.
rekat / rekât
Namazda bir kıyam, bir rüku' ve iki secdeden oluşan bölüm.
şahs-ı manevi-i dalalet / şahs-ı mânevî-i dalâlet
İnkârcılığı yaymaya çalışan kişilerden oluşan manevî kişilik.
şeriat-ı iradiye
Allah'ın iradesiyle oluşan şeriat, tabiat kanunları.
sure / sûre
Kurânın âyetlerden oluşan her bir bölümü.
tabakat-ı kesret
Çokluk tabakaları; sayısız varlıklardan oluşan tabakalar.
tabur / طَابُورْ
Bölüklerden oluşan askerî birlik.
Dört bölükten oluşan askeri birlik.
taife-i beşeriye
İnsanlardan oluşan topluluk.
terekküp eden
Oluşan, meydana gelen.
terkib-i mezci / terkib-i mezcî
(Ar. gr.) İki kelimeden oluşan ve bir isme delalet eden lâfız, Çanakkale gibi.
vefk-i müselles
Üçlü vefk; bir âyet veya ibarenin ebced ve cifir değerleri esas alınarak, dağıtıldığı ve üç rakamının karesi biçiminde dokuz küçük kareden oluşan tılsımlı kare alan.
vücuda gelen
Oluşan, meydana gelen.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
ram olmak
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
Şifahi
vesile-i necat
huday
müfzı'
makarr
nevahte
azab
acep
Tahasum
nev'-i beşer
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
oluşan
şol
aramal
İki dünya
acele etme
Huzur
İkişer
pazar
Tüketim
Umad