REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te mâkul ifadesini içeren 11 kelime bulundu...

istisvab

  • (Savab. dan) Doğru bulma, mâkul görme, beğenme.

istisvaben

  • Beğenerek, doğru bularak, mâkul görerek.

istisvabgerde

  • Beğenilmiş. Doğru bulunmuş, tasvib olunmuş, mâkul görülmüş. (Farsça)

kaziye-i mevhume

  • Man: Mâkul işler üzerine kuvve-i vâhimenin hükmeylediği kâzib kaziyyedir.

makulat

  • (Tekili: Makule) Çeşitler, takımlar. Kategoriler.

müstasveb

  • (Savâb. dan) Doğru sayılmış, mâkul görülmüş.

müstasvib

  • (Savâb. dan) Doğru sayan, mâkul gören.

na-ma'kul

  • Akla uygun gelmeyen. Akıl almayan. Mâkul olmıyan. (Farsça)

namakul / nâmakul / نامعقول

  • Makul olmayan. (Farsça - Arapça)

safsaf

  • (Çoğulu: Safsâfe) Her nesnenin kemi, kötüsü, hor ve hakiri.
  • Döğülmüş yumuşak toprak.
  • Mâkul olmayan kelimeler.
  • Mânâsız şiir.
  • Yaramaz ve kötü işler.

şahid

  • Şahitlik yapan. Bilen, tanıyan. Senet yerine geçecek kadar mâkul ve mu'teber sayılan. Gören.
  • Resul-ü Ekrem Efendimizin (A.S.M.) bir vasfı.
  • Melâike-i kiram.
  • Hazır.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın