Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
mum
kelimesini içeren
41
kelime bulundu...
ala kadri'l-imkan / alâ kadri'l-imkân
Mümkün olduğu kadar.
alem-i mümkinat / âlem-i mümkinat
Mümkin varlıklar âlemi; varlığı ile yokluğu eşit olup varlığı ancak Allah'ın var etmesine bağlı olanlar, yaratılanların tamamının oluşturduğu âlem.
ashab-ı güzin / ashâb-ı güzin
Mümtaz ve en meşhur sahâbeler.
cihet-i imkan / cihet-i imkân
Mümkün olma yönü.
emir-ül mü'minin / emir-ül mü'minîn
Müminlerin, İslâmların işlerinde emir ve tedbir eden reis. Halife. İslâm Devlet Reisi.
eshab / eshâb
Mümin olarak Hz. Muhammed (s.a.v.)'i gören ve mümin olarak ölen müslümanlar. (Bak: ASHAB)
gayr-ı kabil
Mümkün olmayan, imkânsız.
Mümkün ve kabil değil, imkânsız. Mümkün olmayan, olamaz.
gayr-i kabil / gayr-i kâbil / غير قابل
Mümkün olmayan, imkansız.
gayr-ı mümkin
Mümkün olmayan, imkânsız.
hadd-i imkan / hadd-i imkân
Mümkünün son haddi. Olabilirlilik. İmkân nisbetinde olan.
hadsiyyat
Mümkün olan şeyler. Olması ihtimali olan nesneler. Mümkinat.
hısan
Mümtaz kimseler, seçkin kişiler.
hıssan
Mümtaz ve belirli kimseler. Tanınmış iyi kimseler. Ekâbirler.
ihtimal-i imkani / ihtimal-i imkânî
Mümkün olma ihtimali.
imkan / imkân / امكان / اِمْكَانْ
Mümkün olma, bir şeyin olabilirlik derecesi.
Mümkün olmak. Olacak hâlde bulunmak.
Mümkün olma.
Mümkün olma.
imkan ve cünub / imkân ve cünûb
Mümkün ve gereklilik.
kàbil
Mümkün.
kabil / قابل
Mümkün.
kabil olmayan
Mümkün olmayan.
kaziye-i mümkine
Mümkün olan hüküm, kaziyye.
Mümkün olan hüküm; olabilirlik içeren önerme.
mahiyat-ı mümkine
Mümkin olan mâhiyetler; varlığı da yokluğu da eşit olan varlıkların temel özellikleri.
muhal
Mümkün olmayan, olamaz, imkansız, olanaksız.
muhannet
Mumyalanmış, tahnit edilmiş.
muhannit
Mumyalayan, tahnit eden.
muhtemel / محتمل
Mümkün.
mümaresat
Mümâreseler. Alıştırmalar, bir işi devamlı yapmakla alıştırmalar. Ustalıklar. Melekeler.
mumdar
Mum tutan. Işık veren. Işık tutan.
(Farsça)
Mum tutan, aydınlatan.
müminane
Mümine yakışır şekilde, inanarak.
müminin / müminîn
Müminler, îman edenler, inananlar.
mümkin / ممكن
Mümkün, olabilir.
Mümkün.
(Arapça)
mümkinat / mümkinât
Mümkün olanlar.
Mümkün olanlar, imkânda olanlar.
mümkine
Mümkün olabilen.
mümtaziyet
Mümtazlık, seçkinlik, üstünlük.
şem
Mum, ışık.
şem'
Mum, ışık.
Mum, ışık.
şem'a
Mum.
şem'dan / شمعدان
Mumluk, şamdan.
(Arapça - Farsça)
sür'at-i mümkine
Mümkün olan çabukluk.
tahnit
Mumyalamak. Ölüyü bozulmadan muhafaza etmek için ilâçlamak.
vücuh-u mümkine
Mümkün olabilecek yönler.
yümkin / یمكن
Mümkün, olabilir, olası.
(Arapça)
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
ram olmak
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
hüsn-ü cemal
müntesip
nefs-i pürheves
henin
mükafi
Canrüba
پرستش
rububiyet
Nihan
naka-i salih
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
mum
Erçil
konuşmak
ELE ALMAK
tekdüze
Çirkef
hor görme
Âman
sevgili
iltikat