REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te kesin delil ifadesini içeren 40 kelime bulundu...

akli burhan / aklî burhan

  • Güçlü ve sarsılmaz, akla ve mantığa uygun kesin delil.

asar-ı kat'iye / âsâr-ı kat'iye

  • Kesin delil ve eserler; Peygamber Efendimizden (a.s.m.) geldiğinde şüphe bulunmayan doğru haberler.

berahin / berâhîn

  • Kesin deliller, güçlü kanıtlar.

berahin-i kàtıa

  • Kesin deliller.

berahin-i katıa / berâhin-i katıa

  • Kat'î burhanlar; güçlü ve sarsılmaz kesin deliller.

berahin-i tevhidiye / berâhin-i tevhidiye

  • Allah'ın birliğini gösteren kesin deliller.

beyyin

  • Apaçık, kesin delil.

beyyine

  • Apaçık, kesin delil.

burhan / burhân

  • Bir dâvâyı isbat eden kesin delîl.
  • Mantık ilminde mukaddime denilen ve kesin netîceye ulaştıran iki cümle (söz).

bürhan

  • Kesin delil, hüccet.

burhan-ı azam / burhan-ı âzam

  • Çok büyük ve kesin delil.

burhan-ı bahir-i vahdaniyet / burhan-ı bâhir-i vahdâniyet

  • Allah'ın birliğini gösteren açık ve kesin delil.

burhan-ı bahire / burhan-ı bâhire

  • Çok açık olan kesin delil, sarsılmaz kanıt.

burhan-ı kat'i / burhan-ı kat'î

  • Kesin delil.

burhan-ı kat'i-yi mantıki / burhan-ı kat'î-yi mantıkî

  • Mantık kurallarına uygun kesin delil.

burhan-ı kàtı

  • Kesin delil.

burhan-ı kàtı'

  • Kesin delil.

burhan-ı yakini / burhan-ı yakînî

  • Şüphelerden uzak, güçlü ve sarsılmaz kesin delil.

delail-i kat'iye / delâil-i kat'iye

  • Kesin deliller.

delil-i kat'i / delil-i kat'î / delîl-i kat'î

  • Kesin delil.
  • Mânâsı açıkça anlaşılan âyet-i kerîme ve tevâtürle bildirilmiş olan hadîs-i şerîf. Bunlar, farzlar ile haramları bildirirler. Kesin delil.

delil-i katı

  • Kesin delil.

delil-i kàtı'

  • Kesin delil.

edille-i katıa / edille-i kâtıa

  • Kesin deliller.

fariza / farîza

  • Namaz, oruç, zekât gibi kesin delil (mânâsı açık olan âyet-i kerîme) ile bildirilen emirler.
  • Miktârı bildirilen vârislerden her birine düşen hisse. Mîrâs payı.

hüccet-i bahire / hüccet-i bâhire

  • Ap açık kesin delil.

hüccet-i katıa

  • Kesin delil.

hüccet-i kàtıa

  • Kesin delil.

hüccet-i kur'aniye / hüccet-i kur'âniye

  • Kur'ân'ın ortaya koyduğu kesin delil.

hüccetü'l-kur'an ala hizbi'ş-şeytan / hüccetü'l-kur'ân alâ hizbi'ş-şeytan

  • Şeytan ve onun taraftarlarına karşı Kur'ân'ın kesin delili.

iz'an-ı yakin / iz'ân-ı yakîn

  • Kesin delile dayalı olan sağlam inanç.

kat'i delil / kat'î delîl

  • Kesin delil. Âyet-i kerîmeler ve tevâtürle bildirilen mânâsı açık hadîs-i şerîfler.

kat'i senet / kat'î senet

  • Kesin delil.

mensus / mensûs

  • Âyet ve hadîs gibi kesin delillerle tesbit edilmiş olan.

mevrid-i nass

  • Hakkında kesin delil olan husus.

müberhen

  • Hakkında kesin deliller gösterilen.

nass-ı kat'i / nass-ı kat'î

  • Kesin delil ve senet; Kur'ân ve sahih hadis gibi.

şehadet-i kat'iye

  • Kesin şahitlik, kesin delil.

tahkiki

  • Araştırarak ve kesin delillere dayanarak.

tahkiki iman / tahkikî iman

  • Araştırarak ve kesin delillere dayanarak elde edilen iman.

yakini burhan / yakînî burhan

  • Şüphesiz, kesin delil.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın