REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te ked kelimesini içeren 76 kelime bulundu...

adreng

  • Keder, mihnet, sıkıntı. (Fransızca)

alam u askam / âlâm u askam

  • Kederler ve hastalıklar.

befm

  • Keder, tasa, iç sıkıntısı, üzüntü. (Farsça)

bikeder / bîkeder

  • Kedersiz, sıkıntısız.

cevzak

  • Kederlenme, elemlenme. (Farsça)

da' ma keder / da' mâ keder

  • Keder veren şeyi bırak.

dagv

  • Kedi veya tilki çağırmak.

ekdar / ekdâr / اكدار

  • Kederler, üzüntüler.
  • Kederler, üzüntüler. (Arapça)

ekdar ü alam / ekdâr ü âlâm

  • Kederler, acılar.

elem

  • Keder, dert, üzüntü, sıkıntı, acı.

enduh / endûh / اندوه

  • Keder. (Farsça)

enduh-güsar

  • Kederi yok eden. Gamı, sıkıntıyı gideren. (Farsça)

enduh-nak / enduh-nâk

  • Kederli, sıkıntılı, gamlı, üzüntülü. (Farsça)

esif

  • Kederli, esefli, tasalı, gamlı.

esyan

  • Kederli, gamlı, tasalı, kaygılı, hüzünlü, üzüntülü.

gam / غم / غَمْ

  • Keder, üzüntü. (Arapça)
  • Keder.

gamm

  • Keder, tasa, dert, elem, kaygı.

gamm-abad

  • Keder ve hüznü bol. Gamlı. (Farsça)

gamm-alud

  • Kederli, gamlı, hüzünlü, kaygı veren. (Farsça)

gamm-dide / gamm-dîde

  • Kederli, tasalı, gamlı, hüzünlü.

gamm-feza

  • Kederi artıran, hüznü çoğaltan. (Farsça)

gamm-gin / gamm-gîn

  • Kederli, hüzünlü, gamlı. (Farsça)

gamm-har

  • Kederlenen, hüzünlenen, tasalanan. (Farsça)

gamm-perver

  • Keder veren, hüzünlendiren, gam artıran. (Farsça)

gamm-zede

  • Kederli, hüzünlü, gamlı, tasalı. (Farsça)

gamnak / gamnâk / غمناک

  • Kederli, üzgün. (Arapça - Farsça)

gürbe / گربه

  • Kedi. (Farsça)
  • Kedi. (Farsça)

gussa / غُصَّه

  • Keder.

gussadar / gussadâr

  • Kederli, tasalı. Kaygılı. Gussalı. (Farsça)

gussanak / gussanâk

  • Kederli, hüzünlü, tasalı, kaygılı. (Farsça)

haytel

  • Kedi.

hirr

  • Kedi.

hüreyre

  • Kedi yavrusu.

hüzi / hüzî

  • Kedi yavrusu.

hüzn / حزن

  • Keder.

hüzn-alud

  • Kederli. Hüzünlü. Gamlı. (Farsça)

hüzn-aver

  • Keder veren. Gam veren. Hüzün verici. (Farsça)

hüzn-efza

  • Keder ve hüzün arttıran. (Farsça)

hüzün-engizane / hüzün-engizâne

  • Keder verici bir şekilde.

ikrab

  • Kederlendirme, hüzün verme.

işcaz

  • Kederlendirme, üzme, hüzün ve gam verme.

itbal

  • Kederlenme, kederlendirme. Derde, hüzne ve kedere düşürme.

kabet

  • Kederli ve ıztırablı olma.

kay'

  • Kedi, sinnevr.

kederefza / kederefzâ

  • Keder ve sıkıntı veren. Keder verici. (Farsça)

kedernak / kedernâk

  • Keder verici, kederli.

kerb

  • Keder, üzüntü, tasa.

kıttavş

  • Kedi.

küdur / küdûr / كدور

  • Kederler. (Arapça)

kürbet / كُرْبَتْ

  • Keder.

magv

  • Kedi miyavlaması.

mahzunane

  • Kederlice, düşünceli, üzgünce. (Farsça)

me'lum

  • Kederli. Eleme, derde tutulmuş.

medar-ı gam

  • Keder, acı sebebi.

mekdur

  • Kederlenmiş, kederli.

mekrub

  • Kederlenmiş. Musibete uğramış. Tasalı, gamlı insan.

mekrubiyet

  • Kederli, hüzünlü ve tasalı olma.

mekruha

  • Keder, mihnet. şiddet.

mekzum

  • Kederli, hüzünlü, tasalı, üzüntülü, gamlı.

mencud

  • Kederli, tasalı, gamlı.

mihnetkeş

  • Keder, eziyet ve mihnet çeken. (Farsça)

mili

  • Kedi. (Farsça)

mü'si / mü'sî

  • Kederli kimseyi avutan, gamlı kimseye teselli veren.

muhtezin

  • Kederli, hüzünlü, mahzun, mükedder.

mükedder / مكدر / مُكَدَّرْ

  • Kederli, acılı.
  • Kederli. (Arapça)
  • Kederli.

mükedderane / mükedderâne

  • Kederli olarak.

mura

  • Kedi sesi. Kedi miyavlaması.

mütekeddir / متكدر

  • Kederli. (Arapça)

nags

  • Kederli, gamlı olmak.

sugvar

  • Kederli, acılı. (Farsça)

tahazzün

  • Kederlenmek, hüzünlenmek. Birine acımak. Mükedder olmak.

tavvafe

  • Kedi.

teselli / tesellî

  • Kederli ve gamlı olan bir kimseyi söz ve nasihatle rahatlatmak.

üma'

  • Kedi miyavlaması.

valih / vâlih

  • Keder ve hüzünle aklı gitmiş, şaşırmış, hayrette kalmış.

ye's-efza

  • Kederi, ye'si ve elemi artıran.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın