LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te ipsiz ifadesini içeren 15 kelime bulundu...

arazi-i haliye / arâzi-i hâliye

  • Boş, sahipsiz bırakılmış topraklar.

behresiz

  • Nasipsiz, hissesiz.

bi-vaye / bî-vaye

  • Mahrum, nasipsiz. (Farsça)

bibehre / bîbehre / بى بهره

  • Nasipsiz.
  • Nasipsiz. (Farsça)

binasib / bînasîb / بى نصيب

  • Nasipsiz, kısmetsiz. (Farsça - Arapça)

emval-i metruke

  • Sahipleri olmayan, sahipleri kaybolmuş, sahipsiz mallar. Terkedilmiş mallar.

ferd-i yekta / ferd-i yektâ

  • Eşsiz, benzersiz; tek ve rakipsiz.

haib / hâib

  • Nasipsiz, ümitsiz, utanan.

hali

  • Tenhâ. Boş. Sahipsiz. Issız. İçinde bir şey olmama.

lakit / lakît

  • Yerden kaldırıp alınmış ve sahipsiz kalmış bir şey. Sokakta bulunan mal, para.
  • Sokağa atılmış yeni doğmuş çocuk.
  • Üzerine ansızın gelinen kuyu.

mahlul

  • Çözülmüş, dağılmış. Hallolmuş, erimiş.
  • Murisi ölen sahipsiz mal. Mirasçısı bulunmayıp hükümete kalan miras.

mahrumane

  • Mahrumcasına. Bahtsız ve nasipsizcesine.

na-ka'ryab

  • Dibi bulunmayan, dipsiz. (Farsça)

nabehre / nâbehre / نابهره

  • Nasipsiz. (Farsça)
  • Soysuz. (Farsça)

yave / yâve

  • Hezeyan. Yalan. Yaygara. Saçma sapan söz. (Farsça)
  • Sahipsiz hayvan. (Farsça)

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın