Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
gizlemek
ifadesini içeren
48
kelime bulundu...
bihicap / bîhicap
Perdesiz, gizlemeksizin.
cahcaha
Gönlünde olan sırrını gizlemek.
Çağırmak.
Su sesi.
cenn
(Cünün) Bir şeyi setretmek, gizlemek.
Ana karnındaki cenin, gizli olmak.
dahc
Gizlemek, örtmek.
dahh
Yer altında bir şey gizlemek.
deles
Karanlık.
Yaz sonunda yapraklanır bir ot.
Bir şeyi gizlemek.
dels
Karanlık, zulmet.
Bir şeyi saklamak, gizlemek.
Sonbaharda yapraklanan bir ot çeşiti.
galat-ı tahakkümi / galat-ı tahakkümî
Bir kelimenin gerek lâfzı ve gerekse mânası itibariyle herkesin kullandığı gibi kullanılmaması.Bu, başlıca üş şeyden olur:1- Nazımda vezne uydurmak için bir kelimenin telâffuzunu değiştirmek, hecesini uzatmak ve kısaltmak yahut harfini gizlemek.2- Çeşitli mânâları olan bir kelimeyi meşhur olmayan bi
gatt
Birbirine tâbi olmak.
Gizlemek.
Mükedder etmek, üzmek.
Suya dalmak.
hab'
Gizli, saklı, hafi.
Gizlemek, örtmek, setretmek.
hafy
Gizlemek.
Setretmek, örtmek.
İzhar etmek, görünmek.
Parlamak, yıldıramak.
hakd
Kin tutmak. Adâvetini gizlemek.
hasıraltı etmek
Ist: Unutmak, saklamak, gizlemek, terviç etmemek manasında kulanılan bir tâbirdir. Hasır, eskiden halı ve kilim yerinde kullanıldığı ve onun altında kalan şeyler unutulup gittiği için bu tâbir meydana gelmiştir.
hazen
(Çoğulu: Hızân) Etin kokması.
Toplamak, cem'edip yığmak.
Gizlemek, saklamak.
hels
Çok hayır.
Gizlemek, saklamak.
hems
Gizli ses. Çok gizli. Sesi gizlemek.
Ağzı açmadan lokma çiğnemek.
Fütursuz olarak geceleyin yola gitmek.
Peçe.
Sıkmak.
Kırmak.
hicab
Perde. Örtü. Hâil.
Utanma. Kendini kusurlu bilip insanlar arasından çekilmek.
Men'etmek.
Allah ile kul arasındaki perde.
Setretmek. Gizlemek.
idgam
Gizlemek.
Bir şeyi bir yere koymak.
Tecvidde: Aynı cinsten olan harfleri birbirine katarak iki def'a okumak. Şeddeli okumak veya yazılmak.
ihba'
Örtmek, saklamak, gizlemek.
Ateşi basıp söndürmek.
ihfa / ihfâ
Saklamak. Gizlemek. Ketmetmek. Gizlenilmek.
Tecvidde: Harflerden birisini söylerken gizli ve zayıf söylemek.
Saklamak, gizlemek.
Örtmek, gizlemek; tecvidde bir terim. On beş ihfâ harflerinden önce gelen tenvin veya sâkin nunu, izhâr (birbirinden ayırmak) ile idgâm (birbirine katmak) arasında, şeddeden uzak olarak gunne ile genizden çıkarmak.
ıhtizan
Sırrı gizlemek.
israr
(Sırr. dan) Sır saklamak, gizlemek. Gizlenmesi lâzım bir şeyi gizlemek.
ızmar
(İzmâr) Kalbde gizlemek, saklamak. Belli etmemek.
kaff
Parmak arasına birşey gizlemek.
Ot kurutmak.
kemn
Gizlemek, gizlenmek.
kemy
Gizlemek, ketmetmek.
ketm
Saklamak. Gizlemek. Sır tutmak. Söylememek.
ketmetmek
Gizlemek.
Söylemeyerek gizlemek, üstünü örtmek.
levt
Gizlemek, saklamak.
Sorduklarını değil de başkasını haber vermek.
mecmece
Yazının karışık olması.
Kalbinde olanı demek isteyip, yine demeyip gizlemek.
mez'
Haberin bazısını söyleyip bazısını gizlemek.
müdacat
Adâvetini gizlemek, düşmanlığını belli etmemek.
muhamere
Karışmak.
Gizlemek.
müzzemmil
Tezmil eden, sarınan. Elbise içine sarınan.
Bazıları, "Yükü yüklenen" şeklinde mânalandırmışlardır.
Mc: Gizlemek. Zayıf davranmak, işe pek kıymet vermemek.
Büyük bir hâdise karşısında başını içeri çekmek, kaçınmak, rahata meyletmek.
Resul-i Ekrem'e (A.S.M.) Ce
nems
Süt ve yağın ekşimesi.
Ekşimek ve kokmak.
Sırrı ketmetmek, gizlemek.
nis'
(Çoğulu: Ensu') Gizlemek.
Gitmek.
Sarkık olmak.
Kuzey rüzgârı.
setr / ستر
Örtme, gizleme.
(Arapça)
Setr etmek:
Örtmek, gizlemek, kamufle etmek.
(Arapça)
setretmek
Örtmek, gizlemek.
Örtüp gizlemek.
tahbie
Gizlemek, saklamak.
Kadını perdeye koyup kimseye göstermemek.
takıyye / تقيه
Gizleme.
(Arapça)
Sakınma.
(Arapça)
Takıyye yapmak:
(Arapça)
Mezhebini gizlemek.
(Arapça)
Amacını gizlemek.
(Arapça)
tedlis
Sattığı şeyin ayıbını müşteriden gizlemek.
Fık: Hadisi ilk nakledenin ismini gizlemek. Hadisi başkasına isnâd eylemek.
tedmis
Örtmek, gizlemek.
tedsiye
Baştan çıkarma, azdırma.
Gizlemek.
tevriye
Örtüp gizlemek.
Sözünü veya bir haberi izah etmeyip gizlemek.
Edb: Birkaç mânası olan bir kelimenin en uzak mânasını kasdetmek.
Örtüp gizlemek.
tezmil
Gizlemek. Bir şeyi elbiseye sarmak. Esvaba sarınıp bürünmek.
Örtü.
zagzaga
Mânâsız söz.
Bir nesneyi gizlemek.
zalifen
Birisinin izine uyup gitmek.
İzini gizlemek, belirsiz etmek.
zamir
Bir şeyi gizlemek.
İç.
Huk: Bir şeyin iç yüzü.
Niyet.
Vicdan. Kalb.
Gaye.
Gr: Mütekellim, muhatab ve gaibe delâlet eden ve bunların makamına kaim olan rumuzat harfleri ve harf terkiblerinin her biri. (Ben, sen, o; ene, ente, hüve gibi) ismin ye
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
ram olmak
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
hakkın
tahannük
tenazü'
yüce
feryat
levban
قسم
bişaret
beşer
rayiha
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
gizlemek
ipsiz
Selvi
Tevakku
araştırmağa
usulca
düstürü
bismillahirrahmanirrahim
Çeviri
Allah'a sığınmak