REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te geceler ifadesini içeren 40 kelime bulundu...

ahterşümar / ahterşümâr / اخترشمار

  • Yıldızbilimci. (Farsça)
  • Geceleri uyuyamayan. (Farsça)

akanyıldız

  • Daha ziyade yaz geceleri gökyüzünde hızla geçip giden ışıklı iz, şahap.

ases

  • Asâyişin muhafazası için geceleri dolaşan ve şimdiki polis vazifesini gören memurlar.

dahme

  • Mezar, kabir. türbe. (Farsça)
  • Donanma geceleri atılan hava fişeği. (Farsça)

devriy

  • (Devriyye) Geceleri gezen kol takımı, gezici karakol.
  • Bülbül, karatavuk, sığırcık ve bu gibi kuşların dahil olduğu sınıf.

feletat

  • Lisanın döküntüleri, iradesiz ağızdan çıkan söz veya kelime.
  • Ansızlık.
  • Her ayın son geceleri.

hanadis

  • (Tekili: Hındıs) Musibetler.
  • Karanlık geceler.
  • Şiddetli hâller.

hilal / hilâl

  • Yeni ay şekli. Yeni ay.
  • Fık: Yay şeklinde görülen her yeni aya ve her ayın üçüncü gecesine kadar aya hilâl denir. 26 ve 27 nci gecelerdeki aya da hilâl, onda sonrakileri kamer denir.
  • Cami kubbeleri ve minâre külâhları tepesine konulan alemlerin hilâl şeklinde olan uç kısmı.

hortlak

  • Bazıların hakikatsız ve batıl inanışına göre mezarda dirilip geceleri çıkarak dolaştığı tevehhüm edilen ölü. Cadı, vampir.

kameriyye

  • Çardak. Bahçelerde, mehtaplı gecelerde oturmak üzere yapılıp, etrâfı sarmaşık v.s. çiçeklerle örtülü bulunan yer. Küçük köşk.

kandil geceleri

  • İslâm dîninin kıymet verdiği mübârek geceler.

kevar

  • Meyve veya üzüm küfesi. (Farsça)
  • Bal arısı gömeci, petek. (Farsça)
  • Geceleri havada peyda olan bulut. Sis. (Farsça)

kurban geceleri

  • Kurban bayramının birinci, ikinci ve üçüncü günlerinin geceleri.

leyail

  • (Tekili: Leyl) Geceler.

leyal / leyâl

  • (Tekili: Leyâli-Leyâil) (Leyl) Geceler.
  • Geceler.

leyal-i aşr

  • Arabi aylardan Zilhiccenin ilk on gecesi. On geceler.

leyal-i hasret

  • Hasret geceleri.

leyali / leyâli / leyâlî / ليالى

  • Geceler.
  • Geceler. (Arapça)

leyali-i meşhure / leyâli-i meşhure

  • Meşhûr, mübârek geceler.

leyali-i mübareke / leyâli-i mübareke

  • Mübarek geceler.

leyali-i ramazan-ı mübareke / leyâli-i ramazan-ı mübareke

  • Mübarek Ramazan geceleri.

leyali-i şerife / leyâlî-i şerife

  • Mübarek, mukaddes geceler.

leyle-i berat / leyle-i berât

  • Mübârek gecelerden, Şâban ayının on beşinci gecesi.

leyle-i isra / leyle-i isrâ

  • Mübârek gecelerden Mi'râc gecesi.

leyle-i mi'rac / leyle-i mi'râc

  • Mübârek gecelerden, Resûlullah efendimizin Mîrâca çıktığı Receb ayının yirmi yedinci gecesi.

leyle-i regaib / leyle-i regâib

  • Mübârek gecelerden, Receb ayının ilk Cumâ gecesi.

mahya

  • Ramazan-ı şerîf ayında, geceleri çift minâre bulunan câmilerde iki minâre arasına gerilen ve halata (kalın ipe) asılarak kandillerle (lambalarla) yazılan yazı ve şekiller.

mübarek geceler / mübârek geceler

  • İslâm dîninin kıymet verdiği geceler. Kadir, Arefe, Fıtr ve Kurban bayramı ile Mevlid, Berât, Mi'râc, Regâib, Muharrem, Aşûre geceleri.

müteheccid

  • Geceleri uyanıp teheccüd namazı kılan.

pervane

  • Fırıldak çark. (Farsça)
  • Geceleri ışığın etrafında dönen küçük kelebek. (Farsça)
  • Haberci, kılavuz. (Farsça)

regaib gecesi / regâib gecesi

  • Mübârek gecelerden. Receb ayının ilk Cumâ gecesi. Regâib, ragîbetin çoğuludur. Ragîbet; ihsân, ikrâm demektir.

se'd

  • Zayıf yağan yağmur.
  • Yaz gecelerinde olan rutubet.
  • Boğaz ıslatan her cins nesne.

şeban / şebân / شبان

  • (Tekili: şeb) Geceler. (Farsça)
  • Geceler. (Farsça)

şebgir / şebgîr / شبگير

  • Geceleri uyuyamayan, uykusuzluk çeken. (Farsça)
  • Sabah. (Farsça)

şebhiz

  • (Çoğulu: Şebhizân) Geceleri uyanıp kalkarak iş gören. (Farsça)

şebzindedar / şebzindedâr / شب زنده دار

  • (Şeb-zindedâr) Geceleri çalışan, gece vakti işle meşgul olan. (Farsça)
  • Gece bekçisi. (Farsça)
  • Geceleri uyumayıp ibadet eden. (Farsça)
  • Geceleri ibadet eden. (Farsça)

seher

  • Geceleri uyumayıp uyanık durma hastalığı.

sehran

  • Geceleri uyanık duran.

talar

  • Dört direk üzerine yapılan ve geceleri yatılan yer. (Farsça)
  • Salon, büyük oda. (Farsça)

teravih

  • Ramazan gecelerinde kılınan ve sünnet olan yirmi rek'atlık namaz.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın