LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te dagilmak ifadesini içeren 28 kelime bulundu...

haşr u neşr

  • Toplanıp dağılmak, yayılmak.

heft

  • Hafiflik sebebiyle uçup dağılmak.
  • Hafif mizaçlı olup, her dile geleni söylemek.
  • Vurmak.

iftirak

  • Perişan olmak.
  • Ayrılmak, dağılmak. Hicran.

immisar

  • (İmtisar ile aynı mânâdadır) Süt sağmak.
  • Bir şeyi incelemek.
  • Az olmak.
  • Dağılmak.
  • Hâil, perde.

inşitat

  • Dağılmak. Dağınık olmak. Perakende olmak.

intisar

  • Saçılmak. Dağılmak.
  • Püskürmek.
  • Toz kabarması. Kabarmak.
  • Buruna su çekmek.
  • Aksırıp tıksırmak.

intişar

  • Dağılmak. Yayılmak. Üremek.
  • Tıb: Yorgunluktan damar şişip kabarmak. Umumileşmek.

keşih

  • (Çoğulu: Küşuh) Perâkende olmak, parça parça dağılmak.
  • Böğür.
  • Cânip, taraf.

kıdad

  • Perâkende olup dağılmak.

masr

  • Parmak uçlarıyla süt sağmak.
  • Bir şeyi incelemek.
  • Az olmak.
  • Dağılmak. (İmtisar veya immisar ile aynı manadadır.)

şa'b

  • Ayrılmak. Dağılmak.
  • Islah etmek, düzeltmek.
  • Helâk etmek.
  • Kırmak.

şearir

  • Davar yanırına üşüşen sinek ve üvez.
  • Her yöne dağılmak.

şetat

  • Dağılmak, perakende ve dağılmış olmak.

şetit

  • Dağılmak, müteferrik olmak. Çeşitli.

şette

  • Perâkende olmak, dağılmak.

şirad

  • Dağılmak.
  • Kaçmak.

ta'diye

  • Dağılmak.
  • Koyunun yününü kırkmak.

tahsim

  • Kestirmek.
  • Dağılmak.

takavvuz

  • Ayrılmak. Dağılmak.
  • Yıkılmak.

tarümar / târümâr / تارومار

  • Dağınık. (Farsça)
  • Perişan. (Farsça)
  • Târümâr etmek: (Farsça)
  • Dağıtmak, karıştırmak. (Farsça)
  • Perişan etmek. (Farsça)
  • Tarümâr olmak: (Farsça)
  • Dağılmak, karışmak. (Farsça)
  • Perişan olmak. (Farsça)

tasa'su'

  • Deprenmek, hareket etmek.
  • Perakende olmak, dağılmak.

tebeddüd

  • Perâkende olmak, dağılmak.

tefeşşi

  • İntişar etmek, dağılmak.
  • Tecvidde: Harf okunduğu zaman sesin ağız içinde dağılıp uzatılmasına denir. Sin, sad, se, ra, fe, şın, mim, dad harflerine mütefeşşi harfleri denir.

tefessüh / تفسخ

  • Alçaklaşmak. Bozulmak.
  • Çürümek. Kokup dağılmak.
  • Tâkattan düşmek.
  • Çürüme, çürüyerek dağılma. (Arapça)
  • Tefessüh etmek: Çürümek, çürüyerek dağılmak. (Arapça)

teheyyüz

  • Perâkende olmak, dağılmak.

tenaşür

  • Dağılmak.

teşe'ub

  • Budaklanmak.
  • Perâkende olmak, dağılmak, saçılmak.

tezerruk

  • Ayrılmak, dağılmak.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın