REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te cibil ifadesini içeren 10 kelime bulundu...

akl-ı evvel

  • İlk akıl, hılkî ve cibilli olan akıl.

cibill

  • (Çoğulu: Cibillât) Yaratılmak.
  • İnsanlardan bir grup.

cibillet

  • Huy, fıtrat, yaradılış, tabiat, cibilliyet.

cibilli / cibillî

  • Cibilliyet. Yaratılıştan olan. Asıl maya, huy, tabiat, tıynet.

fıtnat

  • Cibillî ve fıtrî ve âni anlamak ve idrak etmek.
  • Hikmet.
  • Zekâvet, basiret, tedbir, fatânet, zeyreklik. Fıtnet diye de okunur. (Zıddı: Gabâvet'tir.)

hey'et

  • Şekil. Suret. Görünüş.
  • Birlik teşkil eden şahısların mecmuu.
  • Gök ve yıldız ilmi. Astronomi.
  • Duruş, vaziyet, keyfiyet. Tabiat ve cibilliyet. Bir şeyin cibilli vaziyeti.

hilkat

  • Yaratılış, yaratılma.
  • Doğuştan gelen vasıf, cibiliyet, fıtrat.

hulk

  • Huy. Ahlâk. Tabiat. Yaratılıştan olan haslet. Seciyye. Cibilliyet.
  • İnsanın doğuştan veya sonradan kazandığı ruhî ve zihnî hâller.

mecbul

  • (Cibillet. den) Yaratılmış. Yaratılışında bir hâl veya sıfat bulunan.

nijad

  • Nesil, soy, neseb. (Farsça)
  • Cibilliyet, tabiat. (Farsça)

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın