Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
cenaze
ifadesini içeren
25
kelime bulundu...
çelenk
Eskiden kadınların süs için başlarına taktıkları mücevher veya madenlerden yapılmış sorguç. Halka şeklinde çiçek veya yapraklı dal demeti. (Cenazelere çelenk göndermek İslâm âdeti değildir, israftır.)
(Farsça)
cenaze-i maneviye / cenaze-i mâneviye
Manevi cenaze.
cihaz
Çeyiz ve avadanlık.
Cenazenin kaldırılması için gerekli olan eşya.
Âlet ve edevat.
Gelinin lüzumlu şeyleri. Çeyiz.
Cenazenin kaldırılması için lâzım olan eşya.
cinaze
Tabut. İçine cenaze konulan sandık.
defn
Gömmek, gömülmek. Cenazenin mezara gömülmesi.
Cenâzenin yıkanıp kefenlendikten ve namazı kılındıktan sonra kabre konularak üzerinin toprakla örtülmesi.
farz-ı kifaye / farz-ı kifâye
Bir kısım müslümanların yapması ile diğerlerinin günahtan kurtuldukları farz. Cenâze namazı kılmak gibi.
Bir kısım müslümanların yerine getirmesiyle diğerlerinden sakıt olan farz. Cenaze namazı gibi.
Dinen mutlaka yerine getirilmesi gereken ancak bir kısım Müslümanın yapması ile diğerlerinin üzerinden düşen vazife, cenaze namazı kılmak gibi.
gasil-ül melaike / gasîl-ül melâike
Melekler tarafından yıkanan; Eshâb-ı kirâmdan Uhud harbinde şehîd olan ve cenâzesini meleklerin yıkadığı Peygamber efendimiz tarafından müjdelenen Eshâb-ı kirâmdan Hanzala hazretleri. (Âdem aleyhisselâmı da melekler yıkamıştır.)
gasl
Yıkamak, yıkanmak. Ölünün cenâze namazı kılınmadan ve kefenlenmeden önce teneşir tahtası üzerinde, ayakları kıbleye gelecek şekilde sırt üstü yatırıp, göbeğinden dizlerine kadar bir örtü ile kapatılarak yıkanması.
hayy-ı meyyit
Canlı cenaze.
ihtifal
Hürmet ve saygı için büyük cemaat ile yapılan merasim. Cenaze alayı.
ihtifalat
(Tekili: İhtifal) Törenler, merasimler.
Cenaze alayları.
kadid / قدید
Kurutulmuş et, kadit.
(Arapça)
Canlı cenaze.
(Arapça)
mevta
Ölüler. Ölmüşler. Cenâzeler.
meyyite
Hayvan leşi.
Kadın cenazesi.
Kadın cenazesi.
musalla
Namaz kılınan yer.
Cami avlusunda cenaze namazı kılmaya aid yer.
Namaz kılmaya mahsus açık yer. Cami veya mezarlık civarında cenaze namazı kılınan yer.
musalla taşı / musallâ taşı
Namazı kılınmak için cenazenin konulduğu yüksekçe taş.
Namazının kılınması için, cenâzelerin üzerine konduğu taş.
na'ş / نعش
Naaş, cenaze.
(Arapça)
neyt
Cenaze.
Ölüm.
Duâda tazarru etmek.
Tıb: Kalbin asılı olduğu damar.
Derinliği adam boyu miktarı olan kuyu.
sala / salâ
Minârelerde Cumâ ve cenâze namazı için okunan salât u selâm.
sala-han / salâ-han
Minarede cuma veya cenaze namazına davet için salâvat okuyan kimse.
(Farsça)
Meydan okuyan kişi.
(Farsça)
seng-i musalla / seng-i musallâ
Musallâ taşı. Namaz kılınmak için cenaze konan taş.
şerca'
Uzun tavil.
Taht.
Cenaze.
techiz
Donatma. Gereken şeyleri tamamlama. Cihazlanma.
Fık: Cenazenin yıkanmasından defnetmeğe kadar yapılması lâzım gelen şeyler ve bunları tedarik etme.
terbi' / terbî'
Dörtleme, yâni cenâzenin omuz üzerinde tabutun tahta kolundan el ile tutarak dört kişinin taşıması.
Mezârı düz yapmak.
teşyici / teşyîci
Cenazeyi kabre getiren.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
ram olmak
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
Nasara
hadba'
arifane
Hakaik-i nisbiye
in'ika
cude
Batâlet
Terennümat
Evveliyet
arif
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
cenaze
Yakısıklı
Sevap
zorunda kal
sulh etmek
turuncu
s
ibkà
alevl
Sevda