REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te benzer. ifadesini içeren 48 kelime bulundu...

alamat

  • Uzun ince bir cins balık. (Hint denizinde çok olur ve yılana benzer.)

ayine-misal / âyine-misal

  • Ayna gibi, aynaya benzer.

dıdd

  • (Çoğulu: Ezdad) Mugâyir, aykırı.
  • Düşman.
  • Nazir, misil, benzer.

dramatik

  • yun. Drama benzer. Heyecan verici, acıklı.
  • Temsil yapılmak üzere yazılan heyecan verici veya acıklı tiyatro eseri. Acıklı olanına Trajedi, gülünç olanına da Komedi denir.

emsal / emsâl

  • (Tekili: Misâl) Denk. Benzer. Yaşları birbiriyle aynı olanlar.
  • Mat: Kat sayı.
  • (Mesel) Kıssalar, hikâyeler, romanlar, masallar, destanlar.
  • Benzer.

emsel

  • (Tekili: Misil) İmtisale şayan olan. Tam benzer. Efdal, ekrem ve eşref olan.

girift

  • Yakalama, tutma. (Farsça)
  • Dolaşık. Birbiri içine girik. Girintili çıkıntılı, karışık. (Farsça)
  • Motifleri birbirine girik ve içiçe geçme olan tezyinat tarzı. Buna aynı zamanda arabesk de denilir. (Farsça)
  • Türk musikisinin nefesli sazlarından olup, bugün unutulmak üzeredir. Ney'e benzer. Girift ç (Farsça)

gölgevari / gölgevâri

  • Gölge gibi, gölgeye benzer.

güneş-misal / güneş-misâl

  • Güneş gibi, güneşe benzer.

hemta / hemtâ

  • Eş denk. Benzer. (Farsça)
  • Eş, benzer.

hurafe-vari / hurafe-varî

  • Hurafeye benzer. Hurafe gibi uydurulmuş. (Farsça)

kifl

  • Nazir, benzer.
  • Nasib, ecir.
  • Oturma yeri.

mail / mâil

  • Eğik. Bir tarafa eğilmiş. Eğri.
  • Meyilli. Hevesli. İstekli.
  • Düşkün.
  • Benzer.

manend

  • Benzer. Denk. Eş. Gibi. (Farsça)

mecleb

  • Beyaz çiçekli bir otun adı. (Adam boyu uzar ve yaprağı zerdaliye benzer.)

menend

  • Eş, benzer.
  • (Mânende-Mânend) Nazir. Eş. Benzer. şebih. Müşabih. (Farsça)
  • Eş, benzer.

mesel

  • Bir umumi kaideye delâlet eden meşhur söz. Ata sözü. İbretli ve küçük hikâye.
  • Dokunaklı ve mânalı söz.
  • Benzer. Misil.
  • Delil. Hüccet.

mesil / mesîl

  • Benzer. Misil. Gibi. Şibih. Eş. Nazir.
  • Kanal, benzer.

mevtai / mevtaî

  • Ölü gibi, ölüye benzer.

misal

  • Örnek, benzer.
  • Masal.
  • Rüya, düş.
  • Bir şeyin benzer hali. Benzer. Örnek.
  • Düş. Rüya.
  • Ahlâk ve âdâbla ilgili kıssa ve hikâye.
  • Bir şeyin örneği ve sıfatı. Kısas.
  • Gr: İlk harfi harf-i illet olan (yani; elif, vav veyahut da yâ olan) fiil veya kelime.

misil

  • (Misl) Benzer. Eş. Nâzır. Tıpkısı.
  • Benzer.
  • Eş, benzer.

misillu

  • Gibi, benzer.

misl

  • Benzer.
  • Benzer.
  • Misilleme.
  • Miktar.
  • Kat.

misl-i idris / misl-i idrîs

  • Hz. İdrîs'e benzer.

müdani / müdanî

  • Yakın. Eş. Benzer. (Farsça)

muhaki / muhâkî

  • Benzer.
  • Benzer.

mümasil / mümâsil / مُمَاسِلْ

  • Benzeyen, benzer. Gibi.
  • Benzer.
  • Benzer.

müşabih / müşâbih / مشابه / مُشَابِهْ

  • Benzeyen, benzer.
  • Benzer.
  • Benzer. (Arapça)
  • Benzer.

müşakil / müşâkil

  • Şeklen benzer.

mütemasil / mütemâsil

  • Birbirine benzer.

müteşakil / müteşâkil

  • Şakelce benzer.

nazir / nazîr / نظير / نَظ۪يرْ

  • Bir şeye benzemek üzere yapılan şey. Denk, eş, örnek. Benzeyen.
  • Edb: Bir şairin manzumesine, başka bir şair tarafından aynı vezin ve kafiyede olmak üzere yapılan benzer.
  • Benzer.
  • Eş, benzer.
  • Benzer. (Arapça)
  • Benzer.

nidd

  • Denk, benzer.

nücum-misal / nücûm-misâl

  • Yıldızlar gibi, yıldızlara benzer.

pervane-misal / pervâne-misâl

  • Pervâne gibi, pervâneye benzer.

rüya-misal

  • Rüya gibi, rüyaya benzer.

sanem-misal / sanem-misâl / صَنَمْ مِثَالْ

  • Puta benzer.

şebih / şebîh

  • Benzer.
  • Benzer.

şibh / شبه

  • Benzer. Benzeyen şey.
  • Benzeme. (Arapça)
  • Benzer. (Arapça)

simin

  • Gümüşten. (Farsça)
  • Gümüş gibi, gümüşe benzer. (Farsça)

sınv

  • Dal, budak. Bir kökten çatallanan dallar.
  • İki kardeş.
  • Misil. Şebih, benzer.
  • Amca.
  • Oğul.

subh-misal

  • Sabahın aydınlığı gibi, sabaha benzer.

şükuf-misal / şükûf-misal

  • Goncaya, çiçeklere benzer.

tipik

  • Nümune, örnek olarak. Benzer. (Türkçe)

ürd

  • Gibi, benzer. (Farsça)

var / vâr / وار

  • Gibi, benzer. (Farsça)

visl

  • (Çoğulu: Evsâl) Benzer. Misil.
  • Uzuv, âzâ, organ.

yıldırım-misal / yıldırım-misâl

  • Yıldırım gibi, yıldırıma benzer.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın