Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
Zava
ifadesini içeren
33
kelime bulundu...
ahval-i acizane / ahvâl-i âcizâne
Bir tevazu ifadesi olarak "Allah'ın âciz ve zavallı bir kulu olarak sağlık durumum, halim" mânâsında bir ifade.
beze
Miskin, zavallı.
bi-çare / bî-çare
Çaresiz. Zavallı. Şaşkın.
(Farsça)
bi-çaregan / bî-çaregân
Zavallılar. Biçareler.
(Farsça)
bi-çaregi / bî-çaregî
Zavallılık, biçarelik.
(Farsça)
bi-çarevar / bî-çarevâr
Zavallı gibi, biçare gibi.
(Farsça)
bi-neva / bî-neva
Zavallı, nasibsiz, muhtaç, çaresiz.
(Farsça)
bi-vare / bî-vare
Âciz, fakir, miskin, zavallı, kimsesiz, garib.
(Farsça)
biçare / bîçâre / بيچاره
Çaresiz, zavallı.
Çaresiz.
(Farsça)
Zavallı.
(Farsça)
biçaregan / bîçâregân / بيچارگان
Çaresizler.
(Farsça)
Zavallılar.
(Farsça)
biçaregan-ı ümmet / bîçâregân-ı ümmet
Ümmetin çaresizi, zavallısı.
bidevlet / bîdevlet
Mutsuz, zavallı.
(Farsça)
bineva / bînevâ / بينوا
Zavallı.
(Farsça)
Yoksul.
(Farsça)
dermande / dermânde / درمانده
(Çoğulu: Dermândegân) Âciz, beceriksiz, biçare, zavallı.
(Farsça)
Aciz.
(Farsça)
Zavallı.
(Farsça)
dil-i zar / dil-i zâr
Zavallı gönül.
efgende
Yere atılmış, düşürülmüş. Yıkılmış, yıkık. Bozulmuş, tahrib edilmiş.
(Farsça)
Biçare, zavallı, düşkün.
(Farsça)
fütade
(Çoğulu: Fütâdegân) Mübtelâ, tutkun.
(Farsça)
Biçare, zavallı.
(Farsça)
Düşkün, düşmüş.
(Farsça)
garib
Yalnız, kimsesiz, zavallı.
Hayret verici. Tuhaf.
Kimsesiz. Zavallı.
Gurbette olan.
garib-nüvaz
Kimsesizlere ve gariplere yardım eden. Biçareleri ve zavallıları koruyan.
(Farsça)
gass
İncelik, zavallılık.
Biçare, zavallı.
Tatsız, yavan.
hazve
(Çoğulu: Hazavât-Hızâ) Küçük ok.
kasir-ül ba' / kasîr-ül bâ'
Kısa boylu, beceriksiz, zavallı.
mefluk
Yoksul, zavallı, biçare, miskin.
mesakin / mesakîn / mesâkin
(Tekili: Miskin) Ziyadesiyle fakir olanlar. Miskinler. Uyuşuklar. Zavallı, fakir kimseler.
Oturanlar.
Miskinler, zavallı fakir kimseler.
miskin / مسكين / مِسْك۪ينْ / miskîn
Zavallı.
Aciz, zavallı, beceriksiz, hareketsiz.
Cüzzamlı.
Mal ve mülkü olmayan, kendini idareden âciz, yoksul.
Uyuşuk, tenbel, hareketsiz. Zavallı.
Cüzzam hastası.
Fık: Kendi kendini idâre edemiyen, iktisabtan âciz, mal ve mülkü hiç olmayan kimse.
Yoksul, uyuşuk, tembel, zavallı.
Zavallı, uyuşuk.
(Arapça)
Cüzzamlı.
(Arapça)
Zavallı, fakir.
Zavallı, fakir.
müstmend
(Çoğulu: Müstmendân) Kederli, hüzünlü, mahzun. Zavallı, miskin, biçâre.
(Farsça)
müstmendan / müstmendân
(Tekili: Müstmend) Hüzünlü, kederli ve mahzun kimseler, üzgün kişiler. Zavallılar, miskinler, biçareler.
(Farsça)
müstmendane / müstmendâne
Zavallılıkla, biçarelikle, mahzunlukla.
(Farsça)
üftade / üftâde / افتاده
Biçare, zavallı, âşık.
Düşmüş.
(Farsça)
Düşkün.
(Farsça)
Aşık.
(Farsça)
Zavallı.
(Farsça)
üftadegan / üftâdegân / افتادگان
Düşmüşler.
(Farsça)
Düşkünler.
(Farsça)
Aşıklar.
(Farsça)
Zavallılar.
(Farsça)
zebun / zebûn / زبون
Alçak.
(Farsça)
Aciz, zavallı.
(Farsça)
Güçsüz.
(Farsça)
Zebûn etmek:
(Farsça)
Alçaltmak.
(Farsça)
Aciz bırakmak.
(Farsça)
Güçsüz bırakmak.
(Farsça)
Zebûn olmak:
(Farsça)
Alçalmak.
(Farsça)
Aciz kalmak.
(Farsça)
Güçsüz kalmak.
(Farsça)
zelil / zelîl / ذليل
Düşkün, zavallı.
(Arapça)
zevahir
(Bak: Zavahir)
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
ram olmak
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
Șeair
Na-Fercam
Șavt
Șahıs
Șîr
nāzile
alu-gurde
Nübüvvetkarane
Žilal
Šuun
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
Zava
yürüten
zaman an
Küçuk
şuyuu
şuyu
şuur altı
KAHRAMAN
şutu
Zaman