bel' / بلع

• Yutma. (Arapça)
• Yutulma. (Arapça)
• Bel' edilmek: Yutulmak. (Arapça)
• Bel' etmek: Yutmak. (Arapça)

bel'ame

• Yutmak.

bengere

• Çocukları uyutmak için, çocuğu uyutan kişi tarafından söylenen ninni. (Farsça)

dagz

• Yutmak.
• Defetmek.
• İğrenmek.
• Cimâ etmek.

hesm

• Kaba yemek. Bütün bütün yutmak.
• Kesmek.
• Toplamak, cem'etmek.

ibtila'

• Zorlukla yutmak.
• Gelini gerdeğe koymak.

kasm

• Kapa kapa yemek, bütün bütün yutmak.
• Kesmek.
• Cem'etmek, toplamak.
• İ'tâ etmek, vermek.

kazem

• Bütün bütün yutmak.
• Asılsızlık.

lakf

• Yutmak, bel etmek.

lakm

• Çabuk çabuk yemek yemek. Yutmak.
• Seddetmek.

lukme

• Yutmak.
• Bir yudum taam, lokma.

mülakame

• Yutmak.

sefn

• Keser.
• Timsah derisi gibi olan sert deri.
• Yutmak.
• Kazık.

sel'af

• Yutmak.

selc

• Yutmak.

selecan

• Yutmak.

seretan

• Tıb: Kanser hastalığı.
• Yutmak.
• Yengeç.
• Cevza Burcu ile Esed Burcu arasındaki burcun ismi. (Rumi 9 Haziran'da başlar)

sert

• Aşağı getirmek.
• Yutmak.

tehcid

• Uyutmak.

telakkuf

• Ağızdan söz kapmak.
• İşitmek.
• Yutmak.
• Sür'atle almak.

telehhüm

• Yutmak.

tenvim

• Uyutmak. Hipnotize etmek. Birisini uyur bulmak.

teserrut

• Yutmak.

zerd

• (Zered) (Çoğulu: Zürud) Halka halka örülmüş savaşçı zırhı.
• Yutmak.
• Boğmak.