Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
UHDE
ifadesini içeren
12
kelime bulundu...
deruhde
Deruhde edilmek:
Üste alınmak, görev bilinmek.
Deruhde etmek:
Üstüne almak.
devir
(Devr) (Çoğulu: Edvâr) Nakil. Birisinin uhdesinden diğerinin uhdesine geçirmek.
Bir şeyi sonuna kadar okuyup bitirmek. Geçmiş dersleri hatırlama.
Bir şeyin çevresinde dolaşmak. Dönme.
Seyahat. Bir memleketi dolaşmak.
Bir şeyin kendi mihveri üzerinde dönmesi.
hamil / hâmil
(Hâmile) Yüklü yüklenmiş.
Gebe.
Taşıyan, götüren.
Hâiz.
Mâlik, sahib.
Uhdesinde bir poliçe bulunan.
iktirani kıyas / iktiranî kıyas
Man: Neticenin aynı veya nakizı, mukaddemelerinin birisinde bilfiil zikredilmeyen kıyastır. Meselâ: "Her cisim muhdestir". Ve nakizı olan: "Bazı cisimler muhdes değildir" kaziyeleri, ne birinci ve ne de ikinci mukaddemede hey'et-i mecmuası ile zikredilmiş olmadığından iktirânidir.
müsellim
(Selm. den) Teslim eden, veren.
Tar: Eyalet valileriyle sancak mutasarrıflarının uhdelerinde bulunan yerlerin idaresine memuR edilen kimseler. Vali ve mutasarrıflardan uhdesine tevcih olunan iki yerden mühim olanında kendisi oturur, diğerini gönderdiği adam idare ederdi. Yine bunlar
müstelzim
Lüzumlu, gerektiren. Mucib ve sebep. Bais olan. Bir şeyin lüzumunu deruhde eden.
mütefevviz
Tefevvüz eden, uhdesine alan.
Gayr-i menkul malların tasarruf hakkını üzerine alan.
mütesellim
(Selm. den) Teslim edilen şeyi alıp kabul eden.
Tanzimattan evvel vali ve mutasarrıfların uhdelerinde bulunan sancak ve kazâların idaresine memur edilen kimseler. Bunlara "voyvoda" denirdi.
Vergi tahsildarı.
nezr
Adak adamak.
Fık: Cenab-ı Hakka ta'zim için mübah bir fiilin yapılmasını deruhde etmek, öyle bir işin yapılmasını kendi nefsine vacib kılmaktır.
vefa
Ahdinde, sözünde durma.
Sevgi ve dostlukta sebat ve devam.
Ödeme.
Yetişme.
Dince ve akılca lâzım gelen şeyi yerine getirip uhdesinden çıkma.
voyvoda
Reis, subaşı, ağa gibi çeşitli mânalara gelen bir tabirdir.Voyvodalık Osmanlılarda Milâdi onyedinci asırda başlamıştır. Eyalet valileri ve sancak mutasarrıfları uhdelerine tevcih olunan eyalet ve sancakların mülhak kazalarına halkın isteğiyle yerlilerin ileri gelenlerinden birini voyvoda tayin ederl
zaman-ı amel
Üzerine alma. Deruhde etme. İltizam.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
ram olmak
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
gida
Mü'şir
kafile
hasf
infikak
gar
Mutasarrıf-ı zîşan
Mutemeshir
teati
umumiye
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
UHDE
gār
tasadduk
taklidi
göçebe
Sağır
siya
Safra
güneş
değerlendirme