LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Terzi ifadesini içeren 25 kelime bulundu...

bahye-zen

  • Terzi, dikiş diken, dikişçi. (Farsça)

came-duz

  • Terzi, elbise diken.

derzi / derzî / درزی

  • Terzi. (Farsça)

dıhrıs

  • (Çoğulu: Dehâris) Terzilerin kullandığı tiriz denen cisim.

ecir-i müşterek / ecîr-i müşterek

  • Serbest işçi. Kirâlıyanından (işvereninden) başkasına çalışmaması şartı koşulmamış hamal, terzi, saatçi gibi işçi.

habbar

  • Terzi.
  • Mürekkepçi.

harraz

  • Terzi.

hayyat / hayyât / خياط

  • Terzi. Dikiş diken sanatkâr.
  • Terzi. (Arapça)

hayyat-ı mahir / hayyat-ı mâhir

  • Usta terzi. Terzi ustası.

hayyatin / hayyatîn

  • (Tekili: Hayyat) Terziler, dikiciler.

hil'at-duz

  • Kaftan diken, terzi. (Farsça)

hıyata

  • Terzilik, dikiş dikme işi.
  • Tıb: Ameliyat esnasında kesilip yarılan yerin tekrar kaynaması için dikilmesi.
  • Ameliyatta dikiş için kullanılan bağırsak ve benzeri şeylerden yapılan iplik.

hiyata

  • (Hiyatet) Terzilik. Dikiş yapmak.

hıyatat-ı kamile-i muhita-i san'at / hıyâtât-ı kâmile-i muhita-i san'at

  • Sanatın bütün mükemmelliklerini kapsayan kusursuz terzilik.

hıyatet-hane

  • Dikimevi, dikişevi, terzihane. (Farsça)

hullebaf

  • Terzi. (Farsça)

ibre-i hayyat

  • Kendi işlerini bırakıp başkasının işlerini halledip düzeltmeye çalışan adam.
  • Terzi iğnesi.

idris

  • Hz. Adem'in (A.S.) evlâdlarından ve Kur'anda ismi zikredilen, ilk yazı yazan, terzilik yapan peygamber (A.S.)

istisna' / istisnâ'

  • Ismarlama. Bir san'at sâhibinden belirli bir işin, belirli özelliklerde yapılmasını istemek. Meselâ bir terzi ile kumaşı ve benzeri malzemeleri ondan olmak üzere bir kat elbise dikmesi için sözleşme yapmak.

manken

  • Elbiseleri prova veya teşhir etmek için terzilerin ve hazır elbise satıcılarının kullandığı tahtadan, kartondan, madenden vb. insan şekli. (Fransızca)

mirşeka

  • (Çoğulu: Merâşik) Terzi yüksüğü.

nassah

  • Terzi, hayyat.

nısh

  • Terzilik.
  • Bir şeyi temizleyip yaramazını içinden çıkarıp hâlis yapmak.

sıfat-ı fiiliye / sıfât-ı fiiliye

  • Cenab-ı Hakk'a (C.C.) mahsus fiilî sıfatlar. (İhyâ, icad, in'âm, tasvir, tezyin, terzik... gibi)

terzil / terzîl / ترذیل

  • Rezil etme. (Arapça)
  • Terzîl edilmek: Rezil edilmek. (Arapça)
  • Terzîl etmek: Rezil etmek. (Arapça)

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın