Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
Tazelik
ifadesini içeren
33
kelime bulundu...
adude
Yumuşaklık. Tazelik.
beşaşet / beşâşet
Güler yüzlülük.
Tazelik.
cevdet / جودت
İyilik.
(Arapça)
Olgunluk.
(Arapça)
Tazelik.
(Arapça)
ciyadet
Tazelik, yenilik.
İyilik, güzellik.
hadaret / hadâret
Gençlik, tazelik.
hadaset
Gençlik. Yenilik. Tazelik. Yeniden oluş. Bir şeyin evveli, ibtidası.
huzret
Yeşillik. Ter ü tazelik.
kurre
Parlaklık. Tâzelik. Gözün parlak ve nurlu olması.
Ağlamaktan sonraki serinlik.
Dilşâd olmak.
Bir atımlık şey.
Kurbağa.
mehah
Tazelik, güzellik.
mehat
(Çoğulu: Mehâ-Mehevât) Billur taşı.
Güneş.
Dağ sığırı.
Tazelik.
Güzellik.
meled
Tazelik, körpelik, nâziklik, gençlik.
mey'a
(Mey'at) Yiğitlik başlangıcı.
Atı koşuya alıştırmak.
Erimiş sıvı madde.
Yere dökülen bir sıvının akıp gitmesi.
Bir şeyin ilk zamanı. Tâzelik vakti.
nadiret
Güzellik, parlaklık, tazelik.
Hoş ve lâtif.
nazar
(Nazaret) Altın.
Tazelik.
nazret
Tazelik, tarâvet.
nedaret
Tazelik, parlaklık, letafet, taravet.
nezaret
(Nedâret) Tazelik. Parlaklık. Letafet.
rehaset
Tazelik, yumuşaklık, incelik.
Ucuzluk.
Bir işi gevşek tutma.
revnak
Parlaklık, güzellik, tazelik, süs.
Parlaklık, tazelik, süs.
revnak-bahş
Güzellik, tazelik ve parlaklık veren.
(Farsça)
revnak-nüma
Tâzelik, güzellik ve parlaklık gösteren.
(Farsça)
reyean
Artma, çoğalma, ziyâdeleşme, bereketlenme.
Her şeyin evveli, tazelik zamanı.
şad-abi / şâd-âbî
Sulu olma, suya kanmışlık. Tazelik.
(Farsça)
şebab / şebâb
Gençlik, tazelik.
şebabiyet / şebâbiyet
Gençlik, tazelik. Yiğitlik. Civanlık.
Gençlik, tazelik.
Gençlik, tazelik.
taravet / tarâvet / طراوت / طَرَاوَتْ
Tazelik. Körpelik.
Tazelik.
Tazelik.
Tazelik.
(Arapça)
Tazelik.
taravet-i bimisal / tarâvet-i bîmisâl
Benzersiz tazelik.
tartib
Islatma, rutubetlendirme. Islatılma.
Tâzelik verme.
Hoşlandırılma.
Hurmanın rutubetli olması.
tazegi / tazegî / tâzegî / تازگى
Tazelik, yenilik, körpelik.
(Farsça)
Gençlik.
(Farsça)
Körpelik, tazelik.
(Farsça)
Gençlik.
(Farsça)
Yenilik.
(Farsça)
teravet
Tazelik.
tufuliyyet
(Tufulet) Çocukluk. Küçüklük. Yavru oluş.
Ter u tazelik.
unfuvan
Gençlik ve güzelliğin başlangıcı, en parlak zamanı.
Parlaklık, tazelik.
unfuvan-ı şebab
Gençlik çağı, tazelik.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
ram olmak
münib
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
lugat
terceme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
taalluk
تهالك
veliyyü'l-emir
def-i hacet
Nübüvvet
vucuh
cÂn
cüst ü cu
câz
tahab
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
Tazelik
Çeviri
ticaret
Özellikle
osmanlıca'da
Şeh
Dost
durmaksızın
tadip
Goz