REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te SEyahat ifadesini içeren 40 kelime bulundu...

cessame

  • Sefer yapmamış kişi. Seyahat etmemiş kimse.

devende

  • Seyyah. Seyahat eden, gezen, dolaşan. (Farsça)

devir

  • (Devr) (Çoğulu: Edvâr) Nakil. Birisinin uhdesinden diğerinin uhdesine geçirmek.
  • Bir şeyi sonuna kadar okuyup bitirmek. Geçmiş dersleri hatırlama.
  • Bir şeyin çevresinde dolaşmak. Dönme.
  • Seyahat. Bir memleketi dolaşmak.
  • Bir şeyin kendi mihveri üzerinde dönmesi.

devr-i alem / devr-i âlem

  • Dünya seyahati, dünya gezisi, dünyayı gezmek.
  • Dünya seyahati, gezisi.

ebna-yı sebil / ebnâ-yı sebil

  • Yolcular, seyahat edenler, seyyahlar.

ekspres

  • ing. Seyahatı esnasında ancak büyük duraklarda duran ve çok hızlı giden vasıta.

evliya çelebi

  • Kütahya'lı olup, Mi: 25 Mart 1611'de doğmuştur. Meşhur eseri; Seyahatnâme'sidir.

firari seyahat / firarî seyahat

  • Kaçmak için yapılan seyahat.

firuz abadi / firuz abadî

  • (Mecdüddin Muhammed) (Hi: 729 - 817) İran'ın Şiraz Eyâletinde Firuzâbad isimli beldenin Kâzrun kasabasında doğmuştur. Büyük âlimlerdendir. Yedi yaşında Kur'anı hıfzetmişlerdi. Çok seyahat etmiştir. Bursa'ya geldiğinde Yıldırım Bayezid Han tarafından kendisine fevkalâde ikrâm olundu. En meşhur eseri

kab'

  • Seyahat edip gezmek.
  • Nefesi tutulmak.
  • Atın burnu içinden çıkan hırıltı.

merahilpeyma

  • Seyyah, yolcu. Seyahat eden kimse. (Farsça)

müsaferet

  • (Sefer. den) Misafirlik.
  • Yolculuk, seyahat.

nevrah

  • İlk olarak seyahata çıkan. Yeni yolcu. (Farsça)
  • Yeni yol. (Farsça)

rıhlet-i sayfiye

  • Yaz seyahati, yaz yolculuğu.

rıhlet-i şitaiye / rıhlet-i şitâiye

  • Kış seyahati, kış yolculuğu.

sa'di-i şirazi / sa'di-i şirazî

  • (Hicrî: 587-691) Şiraz'da doğdu. 30 yıl ilme, 30 yıl seyahate, 30 yıl da inzivada ibadetle çalıştı. En meşhur eserleri Bostan ve Gülistan adındaki ahlâkî ve imanî kitaplarıdır.

saih

  • Seyahat eden.
  • Çok zaman oruçla veya ibadetle meşgul olan.

sefer

  • Yolculuk, seyahat, gezi. Savaşa gitme. Savaş, muharebe.

sefergüzin

  • Yolculuk yapan, seyahat eden. (Farsça)

sekk

  • Seyahat etmek, gezmek.

seyahat-ı kalbiye

  • Kalben yapılan seyahat.

seyahat-ı maneviye-i hayali / seyahat-ı mâneviye-i hayâlî

  • Hayâlen ve mânen yapılan seyâhat.

seyahatname / seyahatnâme

  • Seyahat yazıları.

seyehan

  • Gezi, seyahat.
  • Gölgenin güneşle birlikte dönmesi.

seyeran / seyerân

  • Seyahat, gezinme.

seyr u seyahat

  • Seyir ve seyahat.

seyr ü seyahat

  • Seyir ve seyahat.

seyr ü süluk-u ruhani / seyr ü sülûk-u ruhanî

  • Mânevî makamlarda ruhen seyir ve seyahat.

seyr ü süluk-ü ruhaniye / seyr ü sülûk-ü ruhaniye

  • Mânevî makamlardaki ruhanî seyir ve seyahat.

seyr-i kalbi / seyr-i kalbî

  • Kalbin seyahati, dolaşması.

seyr-i seri / seyr-i serî

  • Sür'atli seyahat, hareket.

seyr-i süluk / seyr-i sülûk

  • Hak ve hakikate ermek için bir rehber öncülüğünde ve denetiminde mânevî makamlarda yapılan seyir ve seyahat.
  • Mânevî makamlarda seyir ve seyahat; velayet yolunda mânevî ilerleme yolculuğu.

seyr-i süluk-i ruhani / seyr-i sülûk-i ruhanî

  • Manevî makamlarda ruh ile yapılan seyir ve seyahat.

seyr-i süluk-ü kalbi / seyr-i sülûk-ü kalbî

  • Mânevî makamlarda kalp ile yapılan seyir ve seyahat.

seyr-i umumi / seyr-i umumî

  • Umumi, geniş bir seyahat.

seyyah

  • (Siyâhat. tan) Seyahat eden, dolaşan, gezen. Turist, yolcu.
  • Seyahat eden, gezgin.

seyyah-ı talip

  • Öğrenmek için seyahat eden.

siyahat

  • (Seyyehân - Siyâh - Süyuh) İbret, terehhüb ve ibadet için yer yüzünde gezip yürümek. (Dervişlerin seyahatı bundandır.)

tecvil

  • Seyahat etmek, gezmek.

tumur

  • Aşağı sıçramak.
  • Doldurmak.
  • Seyahat edip gitmek.
  • Defnetmek, gömmek.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın