balgam

• Solunum yolları tarafından salgılanan ve ağızdan dışarı atılan sümük, irin ve kan karışımı maddedir.
• Eskiden bedende bulunduğu sanılan dört unsurdan biri.

büzzaka

• Kabuksuz sümüklü böcek.

halezon

• Sümüklü böcek kabuğu. Kabuklu sümüklü böcek.

helezon / حلزون

• Saat zenbereği gibi gittikçe daralan daire şekli. Sümüklü böcek kabuğu şeklinde olan.

• Sümüklüböcek. (Arapça)
• Yılankavî. (Arapça)

helezoni / helezonî

• Helezon şeklinde olan. Sümüklü böcek kabuğu şeklinde olan, gittikçe darlaşır daire biçiminde olan.

muhat

• Burundan akan sümük.
• Sümük gibi ve yapışkan cisim.

mürg

• Sümük. (Farsça)

raum

• Burnundan sümükleri akan zayıf hasta koyun.

ruam

• Burun suyu, sümük.
• Sakağı (mankafa) hastalığı.

semik

• (Çoğulu: Esmika-Sümuk) Zelve. (Öküzün boynuna takılır.)

zemim

• Burun suyu, sümük.
• Koç ve teke zekerinden akan bevl.
• Koyun emziğinden akan süt.

zenabi

• Kuş kuyruğu.
• Deve burnundan akan sümük.

zenen

• Burundan sümük akıp durmak.

zenin

• Sümük.

zenna'

• Sümüklü kadın.
• Hayzı kesilmiş olmayan kadın.

zennun

• Sümüklü.

zıhrıt

• Koyun ve deve burunlarından akan sümük.