REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Rahmeti ifadesini içeren 119 kelime bulundu...

alem-i rahmet / âlem-i rahmet

  • Allah'ın sonsuz rahmetin yaşanacağı âlem.

alim-i rahim / alîm-i rahîm

  • Herşeyi hakkıyla bilen ve rahmetinin çok özel tecellîleri olan sonsuz şefkat ve merhamet sahibi Allah.

ayine-i rahmet-i alem / âyine-i rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmeti yansıtan bir ayna.

ayn-ı nimet ve rahmet

  • Rahmetin ve nimetin ta kendisi.

ayn-ı rahmet

  • Rahmetin tâ kendisi.

bast fi makam-il-kalb / bast fî makam-il-kalb

  • Nefis makamında ricâ mesabesindedir. Lütuf ve rahmeti, kurb ve ünsü kabule işarettir.

cazibe-i rahmet-i rahman / cazibe-i rahmet-i rahmân

  • Rahmeti her şeyi kuşatan Cenâb-ı Allah'ın merhametinin çekiciliği.

cemal-i rahmet / cemâl-i rahmet / جَمَالِ رَحْمَتْ

  • Rahmetin güzelliği.
  • Rahmetin güzelliği.

cilve-i rahmet / جِلْوَۀِ رَحْمَتْ

  • Rahmetin cilvesi, görüntüsü.
  • Rahmetin görünmesi.

cilve-i rahmet-i alem / cilve-i rahmet-i âlem

  • Cenâb-ı Allah'ın bütün âlemleri kuşatan rahmetinin yansıması.

cilve-i rahmet-i rahmaniye / cilve-i rahmet-i rahmâniye

  • Sonsuz şefkat ve merhameti bütün varlık âlemini kuşatan Allah'ın rahmetinin yansıması.

ebu zerr-i gıffari / ebu zerr-i gıffarî

  • İlk İslâm olanların beşincisi olup ilimde İbn-i Mes'ud hazretlerine müsavi sayılırdı. Resül-ü Ekrem Aleyhissalâtu Vesselâmdan 281 Hadis-i Şerif nakletmiştir. Hazreti Ali Kerremallahu Vechehu kendisine "İlim dağarcığı" lâkabını vermiştir. Hi: 31'de Hakkın rahmetine kavuşmuştur. (R.A.)

eczahane-i rahmet-i alem / eczahane-i rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmetin bir neticesi olarak bütün mânevî hastalıkları tedavi edecek ilâçların bulunduğu eczahane.

ef'al-i rahmaniyet / ef'âl-i rahmâniyet

  • Rahmeti sonsuz, yarattıklarını esirgeyip koruyan, şefkat eden ve rızıklandıran Allah'ın fiilleri.

eser-i inayet ve rahmet / eser-i inâyet ve rahmet

  • Allah'ın özel yardımının ve rahmetinin eseri, sonucu.

eser-i rahmet-i ilahiye / eser-i rahmet-i ilâhiye

  • Allah'ın herşeyi kuşatan sonsuz rahmetinin eseri.

esrar-ı rahmet

  • Rahmetin içinde gizli olan sırlar.

esselamü aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü / esselâmü aleyküm ve rahmetullahi ve berekâtühü

  • Allah'ın selâmı rahmeti ve bereketi sizlerin üzerine olsun.

et-tevvab

  • Tevbeleri kabul edici olan Allah. Kendine tevbe ve rücu' eden kulları çok. Tevbeyi kabulde çok beliğdir. Tevbe edeni hiç günah yapmamış gibi afv u rahmeti ile bahtiyar eder.

fatır-ı rahim / fâtır-ı rahîm

  • Rahmeti herşeyi kuşatan ve benzersiz şeyleri üstün sanatıyla yaratan Allah.

garik-ı rahmet / garîk-ı rahmet

  • Rahmete gark olan, rahmetin içine girip onda fâni olan.

gına-i rahmet / gınâ-i rahmet

  • Rahmetin zenginliği, rahmet ve merhametin geniş tecellîleri.

gufran

  • Cenab-ı Hakk'ın günahları affedip örtmesi, rahmeti.

hafiz-i rahim / hafîz-i rahîm

  • Sonsuz rahmetiyle kullarını koruyup gözeten Allah.

halık-ı rahim / hâlık-ı rahîm

  • Rahmeti herşeyi kuşatan, her bir varlığa ayrı ayrı şefkatini gösteren ve herşeyi yaratan Allah.

halık-ı rahman / hâlık-ı rahmân

  • Rahmeti her şeyi kaplayan, yaratıklarını esirgeyip koruyan, şefkat eden ve rızıklandıran yaratıcı, Allah.

halık-ı rahman ve rahim / hâlık-ı rahmân ve rahim

  • Rahmeti herşeyi kaplayan ve herbir varlıkta rahmet ve şefkati tecelli eden yaratıcı, Allah.

halık-ı rahmanü'r-rahim / hâlık-ı rahmânü'r-rahîm

  • Çok merhamet sahibi olan ve şefkatle bütün yaratıkların rızkını veren, sonsuz rahmetiyle her bir varlığa ayrı ayrı şefkatini gösteren ve bütün varlıkların yaratıcısı olan Allah.

hannan / hannân

  • Rahmetin en hoş cilvelerini gösteren ve çok merhametli olan Allah.

havf vereca / havf verecâ

  • Allahü teâlâdan korkmak (havf) ve rahmetini ümid etmek (recâ).

hazine-i hassa-i rahmet nazırı / hazine-i hassa-i rahmet nâzırı

  • İlahi rahmetin çok özel hazinelerinin gözlemcisi.

hüccet-i rahmet-i alem / hüccet-i rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmeti gösteren kesin ve güçlü delil.

hüsn-i zan

  • Kulların Allahü teâlâdan rahmetini ummaları.
  • Bir kimse veya bir hâdise hakkında iyi kanâat sâhibi olmak.

ihata-i rahmet

  • Rahmetin kuşatıcılığı.

ihsanat-ı rahmet

  • Rahmetin, merhametin ihsanları.

ikramat-ı rahmaniye / ikrâmât-ı rahmâniye

  • Rahmeti sonsuz olan Allah tarafından gönderilen ikramlar.

iltifat-ı rahmani / iltifat-ı rahmânî

  • Allah'ın sonsuz rahmetiyle kuluna yönelip ona lütufta bulunması.

iltifatat-ı rahmaniye / iltifâtât-ı rahmâniye

  • Allah'ın sonsuz rahmetiyle kullarına lütuf ve iyilikte bulunması.

iltifatat-ı rahmet / iltifâtât-ı rahmet

  • Allah'ın sonsuz rahmetinin iltifâtları.

ima-i rahmet / îmâ-i rahmet

  • Rahmete işaret etme, üstü kapalı olarak rahmeti gösterme.

inayet ve rahmet-i ilahi / inayet ve rahmet-i ilâhi

  • Allah'ın özel rahmeti, şefkat ve merhameti, lütuf ve yardımı.

inne rahmetallahi karibün mine'l-muhsinine / inne rahmetallâhi karîbün mine'l-muhsinîne

  • "Şüphesiz ki Allah'ın rahmeti ihsan sahiplerine yakındır.".

kadir-i rahim / kadîr-i rahîm

  • Gücü herşeye yeten, rahmeti herşeyi kuşatan Allah.

kebair

  • (Tekili: Kebire) Büyük şeyler, büyük günahlar. Kebairin sıralanışı:-Allah'ı inkâr etmek.-Allah'a şirk koşmak.-Kat'iyyen sâbit olan dini bir hükme inanmamak.-Allah'ın rahmetinden ümidini kesmek.-Allah'ın cezasından, mekrinden ve azabından emin olmak.-Günah üzerinde ısrar etmek. Yâni, herhangi bir gün

la'net

  • Nefret. Tiksinti. Allah'ın rahmetinden mahrumiyyet.

lain / laîn

  • Lânetlenmiş, kovulmuş, merdud. Allahın rahmetinden mahrum.
  • Lânet edilmiş, kovulmuş. Allahü teâlânın rahmetinden mahrum olan şeytân.

lain şeytan / lâîn şeytan

  • Allah'ın rahmetinden mahrum olan şeytan.

letaif-i rahmet / letâif-i rahmet

  • Rahmetin güzellikleri.

lütf-u rahman / lütf-u rahmân

  • Rahmeti sonsuz, yarattıklarını esirgeyip koruyan, şefkat eden ve rızıklandıran Allah'ın iyilik ve bağışı.

magfiret

  • (Mağfiret) Cenab-ı Hakk'ın kullarının günahlarını örtmesi, affetmesi, rahmeti ile lütfu.

mahall-i sarf

  • Harcama, kullanma alanı; burada rahmetin tecellî ettiği yer kastediliyor.

makes-i rahmet-i alem / mâkes-i rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmetin aynası.

mazhar-ı rahmet-i alem / mazhar-ı rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan ilâhî rahmetin mazharı, aynası.

merhamet-i umumiye-i ilahiye / merhamet-i umumiye-i ilâhiye

  • Allah'ın her şeyi kuşatan rahmeti, merhameti.

mir'at-ı rahmet-i alem / mir'ât-ı rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmetin aynası.

misafirhane-i rahman / misafirhane-i rahmân

  • Allah'ın sonsuz rahmetiyle kulları için bir konak gibi hazırladığı dünya.

misafirhane-i rahmani / misafirhane-i rahmânî

  • Allah'ın sonsuz rahmetiyle kulları için bir konak gibi hazırladığı dünya.

misafirhane-i rahmaniye / misafirhane-i rahmâniye

  • Allah'ın sonsuz rahmetiyle kulları için bir konak gibi hazırladığı dünya.

misal-i rahmet-i alem / misal-i rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmetin misali, örneği.

mukteza-yı hikmet ve rahmet

  • Hikmet ve rahmetin gereği.

mukteza-yı rahmet ve hikmet

  • Allah'ın rahmetinin ve hikmetinin gereği.

mutasarrıf-ı rahim / mutasarrıf-ı rahîm

  • Varlıklar üzerinde merhamet ve rahmetinin çok özel tecellîleri bulunan sonsuz tasarruf ve yetki sahibi Allah.

nebean-ı rahmet / nebeân-ı rahmet

  • Rahmetin fışkırması, kaynaması.

netaic-i rahmet / netâic-i rahmet

  • Rahmetin neticeleri.

nümune-i rahmet-i alem / nümune-i rahmet-i âlem

  • Cenâb-ı Allah'ın bütün âlemleri kuşatan rahmetinin nümunesi, örneği.

nur-u rahmet-i alem / nur-u rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmetin bu asırda yansıyan nuru.

nüzul-ü rahmet

  • Rahmetin inişi.

racim / racîm

  • "Allahü teâlânın rahmetinden kovulmuş uzaklaştırılmış" mânâsına şeytanın Kur'ân-ı kerîmde bildirilen sıfatı.

rahim / râhim

  • Rahmeti herşeyi kuşatan, sonsuz şefkat ve merhamet sahibi Allah.

rahim-i rahman / rahîm-i rahmân

  • Rahmân ve Rahîm olan Allah; herbir kuluna karşı sınırsız rahmet sahibi olan ve rahmetinin eserleri dünya ve âhireti dolduran Allah.

rahim-i zat-ı zülcelal / rahîm-i zât-ı zülcelâl

  • Rahmeti herşeyi kuşatan sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan Zât, Allah.

rahim-i zülcelal / rahîm-i zülcelâl

  • Kullarına karşı özel rahmeti olan haşmet ve ikram sahibi Allah.

rahman-ı rahim-i zülcelali ve'l-ikram / rahmân-ı rahîm-i zülcelâli ve'l-ikram

  • Kullarına karşı özel rahmeti olan ve rahmetinin eserleri dünya ve âhireti dolduran haşmet ve ikram sahibi Allah.

rahmanane / rahmânâne

  • Allah'ın yarattığı varlıkları esirgeyip koruyarak, rahmetiyle muamele etmesi ve şefkatle idare etmesi.

rahmani / rahmânî

  • Rahmeti sonsuz olan Allah'a ait.

rahmaniyyet

  • Cenab-ı Hakk'ın Rahman oluşu. (Yâni: Gözümüzle görüyoruz, birisi var ki, bize zemin yüzünü rahmetin binlerle hediyeleri ile doldurmuş, bir ziyafetgâh yapmış ve Rahmâniyetin yüz binlerle ayrı ayrı lezzetli taamları içinde dizilmiş bir sofra etmiş ve zemin içini rahimiyyet ve hakîmiyetin binlerle kıym

rahmet-i bipayan-ı ilahiye / rahmet-i bîpâyân-ı ilâhiye

  • Allah'ın sonsuz rahmeti, sonsuz İlâhî rahmet.

rahmet-i hak

  • Hakkın, Allah'ın rahmeti.

rahmet-i hakime / rahmet-i hâkime

  • Allah'ın herşeye hükmeden rahmeti.

rahmet-i ilahi / rahmet-i ilâhî

  • Allah'ın rahmeti, şefkat ve merhameti.

rahmet-i ilahiye / rahmet-i ilâhiye

  • Allah'ın herşeyi kuşatan sonsuz rahmeti.

rahmet-i mücesseme

  • Allah'ın sonsuz rahmetinin maddî cisim haline gelmiş hali olan Hz. Muhammed (a.s.m.).

rahmet-i rabbani / rahmet-i rabbânî

  • Herşeyin Rabbi olan Allah'ın sonsuz rahmeti.

rahmet-i rahman / rahmet-i rahmân

  • Rahmet eserleri bütün varlık âlemini kuşatan Allah'ın rahmeti.

rahmet-i rububiyet / rahmet-i rubûbiyet

  • Herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri veren ve onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında tutan Allah'ın rahmeti.

rahmet-i sübhani / rahmet-i sübhânî

  • Her türlü kusur ve eksiklikten yüce ve uzak olan Allah'ın rahmeti, merhamet ve şefkati.

rahmet-i umumiye-i ilahiye / rahmet-i umumiye-i ilâhiye

  • Allah'ın her şeyi kuşatan rahmeti, merhameti.

rahmet-i uzma-yı ilahiye / rahmet-i uzmâ-yı ilâhiye / رَحْمَتِ عُظْمَايِ اِلٰهِيَه

  • Allah'ın en büyük rahmeti.

rahmet-i vasia-i muhita / rahmet-i vâsia-i muhîta

  • Allah'ın herşeyi kuşatan geniş rahmeti.

rahmet-i zülcelal / rahmet-i zülcelâl

  • Sonsuz haşmet ve yücelik sahibi olan Allah'ın her şeyi kuşatan rahmeti.

rahmetullah

  • Allah'ın rahmeti.

rahmetullahi aleyh

  • Allah'ın rahmeti onun üzerine olsun.

rahmetullahi aleyhi ebeden daima / rahmetullahî aleyhi ebeden dâimâ

  • Allah'ın rahmeti sonsuza kadar devamlı onun üzerine olsun.

rahmetullahi aleyhi ve ala hasan feyzi / rahmetullahi aleyhi ve alâ hasan feyzi

  • Allah'ın rahmeti onun (Halil İbrahim'in) ve Hasan Feyzi'nin üzerine olsun.

rahmetullahi-aleyh / rahmetullâhi-aleyh

  • "Allah'ın (C.C.) rahmeti onun üzerine olsun" meâlinde vefat etmiş müslümanlar için söylenen duâ.

rahmetullahialeyh

  • Allahın rahmeti üzerine olsun!

reca / recâ

  • Ümid etmek, Allahü teâlânın rahmetini ummak.

rezzak-ı alim-i rahim / rezzâk-ı alîm-i rahîm

  • Sonsuz ilmiyle her şeyi hakkıyla bilen ve rızkını veren ve rahmetinin çok özel tecellîleri olan Allah.

san'at-ı şuuriye-i rahmaniye / san'at-ı şuuriye-i rahmâniye

  • Rahmeti sınırsız olan Allah'ın sonsuz ilminin neticesi olarak ortaya çıkan san'atı.

şehrayin-i rahman / şehrâyin-i rahmân

  • Cenâb-ı Hakkın sonsuz rahmetiyle bir şenlik haline getirdiği yeryüzü.

şeytan

  • İblis. (Cenab-ı Hakk'ın emrine isyan ettiğinden rahmetinden kovulmuş, şerleri ve muzır şeyleri temsil eder ve ateşten yaratılmıştır. Bütün melekler Cenab-ı Hakk'ın emriyle Hazret-i Âdem'e secde ettiği halde Şeytan: "O, topraktan yaratılmıştır, ben ateşten yaratıldım. Ben ondan daha kıymetli ve yükse
  • Kovulmuş, uzaklaştırılmış. Kibir ve gurûru sebebiyle Allahü teâlânın "Âdem'e secde ediniz" emrine isyân edip, karşı geldiği için, O'nun rahmetinden uzaklaştırılan varlık, İblis.

sikke-i ulya-yı rahimiyet / sikke-i ulyâ-yı rahîmiyet

  • Rahmeti herşeyi kuşatan Allah'ı gösteren yüce damga.

sofra-ı rahman / sofra-ı rahmân

  • Allah'ın sınırsız rahmetiyle kulları önüne serdiği sofra.

şule-i rahmet-i alem / şule-i rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmetin bir parıltısı.

şümul-ü rahmet

  • Cenâb-ı Hakkın rahmetinin herşeyi içine alması, kuşatması.

tel'in

  • Lânetleme, lânet etme. Bir kimsenin Allahü teâlânın rahmetinden uzak olmasını dileme.

temsil-i rahmet-i alem / temsil-i rahmet-i âlem

  • Kâinatı kuşatan İlâhî rahmetin örneği.

teveccüh-ü ilahi / تَوَجُّهُ اِلٓهِي

  • Allahın beğenerek (rahmetiyle) yönelmesi.

teveccüh-ü rahmet

  • İlâhî rahmetin yönelmesi, gelmesi.

ümmet-i merhume-i muhammediye

  • Hz. Muhammed'e inanıp onun yolundan giden, Allah'ın rahmetine ermiş olan Müslümanlar.

ümmid ve korku / ümmîd ve korku

  • Allahü teâlânın rahmetini ummak ve azâbından korkmak.

vasi' / vâsi'

  • Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Rahmeti, ilmi, kudreti, ihsânı ve nîmetleri her şeyi kuşatan ve her şeye kâfi olan, kudretinin ve ilminin nihâyeti olmayan.
  • (Vasia) Geniş, enli. Bol. Engin. Meydanlı.
  • Her ihtiyacı olana vergisi kâfi ve bol bol ihsan eden. İlmi cümle eşyayı muhit, rızkı bütün mahlukata şâmil ve rahmeti bütün şeyleri kaplamış olan Allah (C.C.)

vüs'at-ı rahmet

  • Rahmetin genişliği, büyüklüğü.

vüs'at-i rahmet / vüs'ât-i rahmet / وُسْعَتِ رَحْمَتْ

  • Rahmetin genişliği, bolluğu.
  • Rahmetin genişliği.

vüs'at-i rahmet-i ilahiye / vüs'at-i rahmet-i ilâhiye

  • Allah'ın rahmetinin bolluğu, genişliği.

ya rahim / yâ rahîm

  • Ey rahmeti herşeyi kuşatan, sonsuz şefkat ve merhamet sahibi Allah.

zat-ı rahim / zât-ı rahîm

  • Rahmeti herşeyi kuşatan, sonsuz şefkat merhamet sahibi Zât; Allah.

zat-ı rahman ve rahim / zât-ı rahmân ve rahîm

  • Kullarına karşı sınırsız rahmeti olan ve rahmetinin eserleri dünya ve âhireti dolduran Zât, Allah.

zat-ı rahman-ı rahim / zât-ı rahmân-ı rahîm

  • Kullarına karşı özel rahmet ve şefkat tecellîleri olan ve rahmetinin eserleri dünya ve âhireti dolduran Zât, Allah.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın