REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Okcu ifadesini içeren 15 kelime bulundu...

kavisname

  • Okçular ve okçuluk hakkında yazılan eser. (Farsça)

kavvas

  • (Kavs. dan) Oklu asker.
  • Ok imâl eden kimse. Okçu.

kemankeş / كمانكش

  • Okçu, yay çeken. (Farsça)

kepade-keş

  • Okçuluğa yeni başlıyan. (Farsça)

kılavuz

  • Yol gösteren, rehber.
  • Vapurlara yol gösteren.
  • Bazı hayvan katarlarının önüne düşüp, onları sevkeden hayvan.
  • Eskiden evlenme işlerine vasıtalık eden kadınlar.
  • Düşman hakkında mâlumât edinmek için ordu hizmetinde kullanılan kişiler.
  • Okçuluk müsabakaların

navek-endaz

  • Okçu. Ok atıcı. (Farsça)

nebalet

  • Zekâ, fazilet ve neciblik sâhibi olmak.
  • Büyüklük, azamet.
  • İyi olmak.
  • Cömertlik, elaçıklık.
  • Okçu, ok yapıp satan. Okçuluk.

nebbal

  • Ok yapıp satan kimse. Okçu.

neşabet

  • Okçuluk san'atı.

neşşab

  • Okçu, ot atan.

şast

  • Okçuların baş parmaklarına taktıkları yüksük. (Farsça)
  • Balık oltası. (Farsça)

şest / شست

  • Balık oltası. (Farsça)
  • Okçuların parmaklarına taktıkları yüksük. (Farsça)
  • Okçu yüksüğü. (Farsça)
  • Olta. (Farsça)

tefvik

  • Tar: Okçulukta, yayın sol el ile yukarıya kaldırılması.
  • Okun gezini yayın kirişine koymak.

tirendaz / tîrendâz / تيرانداز

  • Ok atan, okçu. (Farsça)
  • Okçu. (Farsça)

vakkas

  • Okçu. İyi muharebe eden. Savaşçı.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın