REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te ODUL ifadesini içeren 21 kelime bulundu...

caize / câize / جائزه

  • Ödül. (Arapça)

dar-ı mükafat / dâr-ı mükâfat

  • Mükâfat, ödül yeri.

dar-ı mükafat ve ihsan / dâr-ı mükâfat ve ihsan

  • Ödüllendirme ve iyilik yeri.

darü'l-mükafat / dârü'l-mükâfat

  • Ödüllendirme yeri.

darü'l-ücret ve mükafat / dârü'l-ücret ve mükâfat

  • Ücret ve ödül yeri.

ecir / اجر

  • Ödül. (Arapça)
  • Ücret. (Arapça)

ecr / اجر

  • Ödül. (Arapça)
  • Ücret. (Arapça)

hasal

  • Ağacın, zeminde yanlara sarkmış uçları.
  • Bir işte ortaya konulan ödül.

herzevekil

  • Kendine vazife olmayan şeylere karışan. Fodul, boşboğaz. Her şeye burnunu sokan. (Farsça)

mükafat / mükâfât / mükâfat / مكافات

  • Ödül.
  • Ödül.
  • Ödül. (Arapça)

mükafat ve mücazat / mükâfat ve mücazât

  • Ödüllendirme ve cezalandırma.

mükafat-ı dünyeviye / mükâfât-ı dünyeviye

  • Dünyaya ait ödüller.

mükafat-ı muaccele / mükâfât-ı muaccele

  • Peşin ödenen ödül.

mükafat-ı ruhaniye / mükâfat-ı ruhaniye

  • Ruhanî ödül.

mükafat-ı uhreviye / mükâfât-ı uhreviye

  • Âhirette verilecek olan ödül.

mükafaten / mükâfaten / mükâfâten

  • Mükâfat, ödül olarak.
  • Ödül olarak.

nail-i mükafat / nâil-i mükâfât

  • Mükâfata, ödüle erişen.

sebak

  • (Çoğulu: Esbâk) Ders.
  • Yarış.
  • Koşu yapanların aralarında koydukları ödül.

sıle / صله

  • Şaire verilen para ödülü. (Arapça)

taltif / تلطيف

  • Ödüllendirme. (Arapça)
  • Gönlünü alma. (Arapça)

taltif etme

  • Ödüllendirme, gönlünü alma.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın