REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te MÜTÂLAA ifadesini içeren 12 kelime bulundu...

ba'del mütalaa / ba'del mütâlaa

  • (Ba'de-l mütâlaa) Mütâlaa ettikten sonra, okuduktan sonra.

kıraat

  • Okuma. Düzgün ve çabuk okuma.
  • Okuma kitabı.
  • Fık: Namazda Kur'an-ı Kerim'den bir miktar okumak.İnsan bir yazıyı ya kendi kendine yahut başkasına dinletmek üzere okur. Hususi mütâlaa nasıl olsa olur. Fakat dinletmekten maksad, anlatmak olduğu için o yolda okumanın dikkat edilec

lede-l-mütalaa

  • Mütâlaa edilip okunduktan sonra.

mülahaza

  • Mütâlaa. Dikkatle bakmak. İyice düşünüp bir işin hakikatını tetkik etmek. Tefekkür, düşünce.

müracaat

  • (Rücu'. dan) Geri dönmek.
  • Baş vurmak, izin almak için veya bir iş için alâkadarlarla görüşmek.
  • Mütalâa istemek, danışmak.

mütalaat / mütalaât

  • (Tekili: Mütalaa) Düşünceler. Tedkik etmeler. Okumalar. Mütalaa.

mutali'

  • Mutâlaa eden. Kitab okuyan. Kitablarla tetkik ve bilgi için uğraşan.

mütali'

  • (Mütalaa. dan) Tetkik eden. Okuyan. Bir şeyi etraflıca düşünen.

mutaliin / mutaliîn

  • (Tekili: Mutâli') Mutalâa edenler. Kitap okuyanlar.

mütaliin / mütaliîn

  • Okuyucular, mütalâa edenler.
  • Mütalaa edenler.

saniha

  • Zihne gelen fikir. Mütâlâa. Çok düşünmeden gelen fikir.

veşy

  • Elbiseyi güzel nakışlamak, süslemek.
  • Nesil ve zürriyet.
  • Çoğalma.
  • Geceleyin devamlı tefekkür ve mütalâa etmek.
  • Bir çeşit elbise.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın