Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
Mubarek
ifadesini içeren
257
kelime bulundu...
merfu' hadis / merfû' hadîs
Sahâbe-i kirâmın (Resûlullah efendimizin sohbetinde yetişmiş mübârek arkadaşlarının); "Resûlullah'tan işittim, böyle buyurdu" diyerek haber verdikleri hadîs-i şerîf. Buna, hadîs-i mevsûl de denir.
(k.s.)
Kuddise sırruhu; ilâhî hikmetten öğrendiği şeyler pak ve mübarek olsun.
ab-ı hayat / âb-ı hayât
Hayat suyu. Saf ve berrak su. İnce ve derin mânâlı söz. Tasavvufta mürşid-i kâmil denilen evliyâ zâtların, insanların mânen canlı, kalblerinin uyanık olmalarına vesîle olan mübârek sözleri, mânevî nazarları (bakışları) ve kıymetli kalblerinden fışkır an teveccüh. Bir şeyin kıymetini kuvvetli bir şek
abdullah
Allah'ın kulu.
Bu isim Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın mübarek ve şerefli isimlerindendir. Çünkü, Allah'a itaat ve ibadette, kulluk yapmada devamlı ve en ileride olup bütün ömürlerinde Cenab-ı Hakka maddi manevi bütün hâlâtında itaatttan ayrılmamıştır (A.S.M.). Hem muhterem ba
aded-i mübarek
Mübarek sayı.
akdes
En kudsi. En mübarek.
aktab / aktâb
Kutublar. Tasavvufta yüksek derecelere ulaşmış mübârek, kıymetli zâtlar Kutb'un çokluk şeklidir.
al-i aba / âl-i abâ
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) kendisiyle beraber kızı Hz. Fatıma, damadı Hz. Ali ve torunları Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin'in üzerini mübarek abâsıyla örttüğünden bu isimle anılmaktadırlar.
aliyy-ül murtaza
Esedullah, Aliyy-ibni Ebi Talib, Ebutturâb, İmâm-ı Ali isimleri ile de anılır.Hz. Resul-i Ekrem'in (A.S.M.) amcası Ebu Tâlib'in oğlu olup Hicretten yirmiüç yıl önce doğmuş ve Bi'setin ikinci günü daha on yaşında iken imân etmiş, hiç putlara tapmamıştır. Bunun için mübârek ismi söylendiğinde, Kerrema
arafat / arafât
Mekke-i mükerreme şehrinin yirmi beş kilometre güneydoğusunda bulunan ve haccın farzlarından biri olan vakfenin yapıldığı mübârek yerin adı.
arazi-i mübareke / arâzi-i mübâreke
Mübarek yer olan Hicaz.
arz-ı mukaddes
Kudsi, mübarek yer. Eski peygamberlerin çok eseri bulunan Kudüs, Filistin.
asar-ı şerife / âsâr-ı şerîfe
Peygamber efendimiz ve diğer din büyüklerine âit bâzı mübârek şahsî eşyâ ve hâtıralar.
aşr-ı ahir / aşr-ı âhir
Son on gün; Mübarek Ramazan ayının son on günü.
asr-ı seadet / asr-ı seâdet
Mutluluk devri. Peygamber efendimizin yaşadığı mübârek, bereketli ve hayırlı devir. Zamân-ı seâdet ve vakt-i seâdet de denir.
ayat-ı mübareke / âyât-ı mübareke
Mübarek, değerli âyetler.
aydın
Aydınlık.
Açık, âşikâr, açıkça görünen.
Mübârek, mesut. Bilgili, okumuş, görgülü.Bugün bazı çevrelerde batı ilim ve felsefesini tahsil edip benimseyenlere de "aydın" denilmektedir. Aklı gözüne inmiş, yani herşeyi maddi ölçülerle yorumlamaya alışmış, kalbi maddeci felsefe ile
aziz
Hıristiyanların mübarek bildikleri büyükleri.
bahira / bahîra
Peygamberimizi çocukken tanıyan mübarek bir rahip.
barekallah / bârekallah / bârekâllah
Allah mübarek etti. Allah mübarek etsin. Hayırlı ve bereketli olsun.
Allah hayırlı ve mübarek etsin.
"Allah ne mübarek yaratmış".
Allah hayırlı ve mübarek kılsın anlamında, beğeniyi ifade etmek için kullanılan bir söz.
barekte / bârekte
Sen mübarek ve bereketli eyledin (meâlinde dua).
Sen mübarek eyledin.
bayezid cami-i mübareki
Mübarek Bayezid Cami.
bayram
Bir dinde mübarek addolunan gün.
berat gecesi
Arabi Şâban ayının onbeşinci gecesi. Şâban ayı mübarek şuhur-u selâseden (üç aylardan) olup, onbeşinci gecesi mahlûkatın rızıklarına, ömürlerine, amellerine dâir taraf-ı İlâhîden meleklere tâlimat verildiği hususunda rivâyât-ı sahiha vardır.
betul / betûl
Peygamber efendimizin mübârek kızı hazret-i Fâtımâ'nın lakabı.
cebel-i nur / cebel-i nûr
Nûr dağı. Mekke-i mükerreme yakınında Peygamber efendimize ilk vahyin geldiği mübârek dağ. Hirâ, Hirâ Nûr dağı da denir.
cemaat-i mübareke
Mübarek topluluk.
cerre çıkma
Eski zamanda medrese talebelerinin, mübarek üç aylar olan Receb, Şaban ve Ramazanda köylere dağılıp halka, ahaliye dini nasihatlarda bulunmak, namaz kıldırmak veya müezzinlik etmek suretiyle para ve erzak toplamaları.
cesed-i mübarek
Mübarek beden, vücud.
cism-i mübarek
Peygamberimizin mübarek cismi, bedeni.
cum'a
Müslümanlara mahsûs mübârek, kıymetli bir gün.
cümle-i tevhidiye-i kudsiye
Mukaddes ve mübarek olan tevhid cümlesi.
dendan-ı seadet / dendân-ı seâdet
Peygamber efendimizin Uhud muhârebesinde şehîd olan, kırılan mübârek dişinin bir parçası.
dest ve damen-i mübarek / dest ve dâmen-i mübarek
Mübarek el ve etek.
dua-i mübarek
Mübarek dua.
ebabil kuşları / ebâbil kuşları
Kâbe'yi yıkmaya gelen Habeş kumandanı Ebrehe'nin ordusuna gökten taş yağdıran mübârek kuşlar.
ehadis / ehâdîs
Hadîs-i şerîfler. Peygamber efendimizin mübârek sözleri, işleri ve görüp de bir şey demedikleri, mâni olmadıkları şeyler. Hadîs'in çokluk şeklidir.
Hadisler; Peygamber Efendimizin mübarek söz, fiil ve hareketleri veya onun onayladığı başkasına ait söz, iş veya davranışlar.
ehadis-i şerife / ehâdis-i şerife
Hadisler; Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek söz, fiil ve hareketi veya onun onayladığı başkasına ait söz, iş veya davranışlar.
ehl-i beyt
Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâmın bütün âile fertleri. Mübârek zevceleri, çocukları, kızı hazret-i Fâtıma ile hazret-i Ali ve bunların mübârek evlâdları olan hazret-i Hasen ve hazret-i Hüseyn'den kıyâmete kadar gelecek nesilleri.
elfaz-ı ilahiye ve nebeviye / elfâz-ı ilâhiye ve nebeviye
İlâhî lâfızlar ve Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek sözleri.
elfaz-ı mübareke / elfâz-ı mübareke
Mübarek lâfızlar, hayırlı ifadeler.
elhamdülillah
"Hamd, şükür Allahü teâlâya mahsûstur, bütün nîmetler O'ndandır" mânâsına mübârek, kıymetli bir söz. Buna hamdele de denir.
emanat-ı mukaddese / emânât-ı mukaddese
İslâm dîni ve târihi bakımından büyük önem taşıyan, Peygamber efendimize ve diğer din büyüklerine âit bâzı mübârek şahsî eşyâ ve hâtıralar. Mukaddes emânetler. Bunlar: Hırka-i Saâdet, Seyf-i Nebevî, Nâme-i Saâdet, Mühr-i Seâdet, Dendân-ı Seâdet, Lıhy e-i Seâdet, Nakş-ı Kadem-i şerîf, Sancak-ı şerîf,
erhamürrahimin / erhamürrâhimîn
Merhametlilerin en merhametlisi mânâsına, Allahü teâlânın mübârek isimlerinden.
eser-i mübarek
Mübarek eser.
eshab / eshâb
Arkadaşlar. Sâhib kelimesinin çoğuludur.
Peygamber efendimizi görüp îmân eden ve mü'min olarak vefât eden mübârek kimseler.
Bir âlimin talebeleri.
eshab-ı kiram / eshâb-ı kirâm
Mü'min olarak Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemi gören ve mü'min olarak öldüğü bilinen mübârek insanlar ve cinler.
esma-i mübareke / esmâ-i mübareke
Allah'ın mübarek isimleri.
estağfirullah
Allahü teâlâdan hatâ ve kusurlarımı bağışlamasını dilerim, mânâsına; mübârek, kıymetli bir söz.
eyyam-ı mübareke / eyyâm-ı mübareke
Mübarek, bereketli günler.
eyyamün ma'dudat
Kurban bayramının son üç günü.
Sayılan günler.
Ramazan-ı Mübârekin sayılı günleri.
ezvac-ı tahirat / ezvac-ı tâhirat / ezvâc-ı tâhirât
Hz. Peygamber Efendimizin (A.S.M.) ismetli ve iffetli, pâk zevce-i muhteremeleri (R.A.) "Mü'minlerin anneleri" diye bilinen ve Peygamberimize (A.S.M.) âilelik etmek şerefine ermiş mübârek hanımlar.
Temiz eşler; Peygamber Efendimizin (a.s.m.) iffetli, mübarek hanımları.
Peygamber efendimizin temiz ve çok mübârek hanımları, mü'minlerin anneleri.
fahr-i enam / fahr-i enâm
Yaratılmışların kendisiyle övündüğü zât. Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâm için kullanılan hürmet ve saygı ifâdesi. Gece-gündüz dilimde, salât-ü selâm, O mübârek rûhuna, ey Fahr-ül-enâm.
fem-i mübareki
Mübarek ağzı.
ferhunde
Mes'ut, saadetli, mutlu, mübarek. Uğurlu.
(Farsça)
ferhundegi / ferhundegî
Mes'utluk, mutluluk, mübareklik, kutluluk. Uğurluluk.
(Farsça)
ferruh
Mübarek, kutlu, uğurlu.
(Farsça)
ferruh-fal / ferruh-fâl
Bahtı açık, şanslı, talihli, uğurlu.Ferruhî : f. Mübareklik, uğurluluk, meymenet.
(Farsça)
ferruh-zad / ferruh-zâd
Mübarek evlât, uğurlu çocuk.
(Farsça)
Hayırlı, kutlu, mübarek.
(Farsça)
fetebarekallah / fetebârekallah
Allah mübarek etsin.
feyz
(Çoğulu: Füyuz) Bolluk, bereket.
İlim, irfan. Mübareklik.
Şan, şöhret.
İhsan, fazıl, kerem. Yüksek rütbe almak.
Suyun çoğalıp çay gibi taşması. Çok akar su.
Bir haberi fâş etmek.
İçindeki düşüncesini izhar etmek.
Akma. Peygamber efendimizin mübârek kalbinden, evliyânın kalbleri vâsıtasıyle akıp gelen mânevî bilgiler.
hadis / hadîs / hâdis
Peygamber efendimizin mübârek sözleri, işleri ve görüp de mani olmadıkları şeyler.
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek sözü.
hadis-i nebevi / hadîs-i nebevî
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) hadisi, mübarek söz, fiil ve hareketi.
hak-i pa-yi alileriniz / hak-i pâ-yi âlileriniz
Mübarek ve yüce zatınızın ayağının tozu, toprağı.
hak-i pa-yi ekremi / hâk-i pâ-yi ekremî
Mübarek, değerli ayağın tozu.
hak-i pa-yi zat-ı alileriniz / hâk-i pâ-yi zât-ı âlileriniz
Mübarek ve yüce zâtınızın ayağının tozu, toprağı.
hane-i saadet
Peygamberimizin mübarek evi.
haremeyn
Hürmete ve saygıya lâyık iki belde. Mekke-i mükerreme ve Medîne-i münevverenin ikisine verilen ad. Mekke-i mükerremede Kâbe-i muazzama, Medîne-i münevverede sevgili Peygamberimizin sallallahü aleyhi ve sellem mübârek kabr-i şerîfi bulunduğu için her ikisine saygı ve hürmet duyulması gereken yer mânâ
haremgah-ı ilahi / haremgâh-ı ilâhî
Cenâb-ı Hakkın mübarek kıldığı ve özel kimselerden başkasına açmadığı kutsal mekân.
haseneyn
Peygamber efendimizin mübârek iki torunu hazret-i Hasen ve hazret-i Hüseyn.
haşir / hâşir
Haşreden, toplayan. Cem'eden.
Hz. Peygamber'in (A.S.M.) bir ismi. Haşir meydanında bütün insanlar mübarek izlerinde haşr olup toplanacaklarından Delâil-i Hayrat'ta bu isimle mezkurdur.
hateneyn
İki dâmât; Resûlullah efendimizin iki mübârek dâmâdı olan hazret-i Osman ile hazret-i Ali.
hatt-ı şerifiniz / hatt-ı şerîfiniz
Şerefli yazınız, kendi mübarek hattınız, el yazınız.
hayvanat-ı mübareke / hayvânât-ı mübâreke
Mübârek hayvanlar.
hayyeales-salah-hayyealel-felah / hayyeales-salâh-hayyealel-felâh
Ezân ve ikâmet okunurken söylenen "Haydin namaza" ve "Haydin kurtuluşa" mânâsına mü'minleri kurtuluşa, seâdete sebeb olan namaza çağıran iki mübârek söz.
hilye-i şerif
Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (A.S.M.) mübarek vasıflarını anlatan manzum veya nesir halindeki yazı.
himmet
Kalbin bütün kuvveti ile Cenab-ı Hakk'a ve sâir mukaddesata yönelmesi. Kalb isteği ile gösterilen ciddi gayret.
Allah indinde makbul ve mübârek bir kimsenin mânevi yardımı ile birisini koruması, yardım etmesi.
Tabiî şevk ve meyil ve heves.
Lütuf, yardım.
hırka-i saadet
Cenab-ı Peygamber'in (A.S.M.) İstanbul'da Topkapı Sarayı'nda gümüş sandık içinde muhafaza edilen hırkasıdır. Mısır'ın fethi üzerine Mekke Şerifi tarafından diğer emanat-ı mübareke ile beraber Yavuz Sultan Selim Han'a hediye edilmiştir. Hırka-i Şerif de denir.
hırka-i şerif / hırka-i şerîf
Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem sağlığında büyük velî Veysel Karânî hazretlerine verilmesini vasiyet ettiği mübârek hırkası. Veysel Karânî'ye hediye edilen bu hırka, İstanbul Fâtih'teki Hırka-i Şerîf Câmii'ndedir.
hızır
Kurânda adı geçen mübarek bir zatın ismi.
hüceste
Uğurlu, mübârek, mes'ud.
(Farsça)
hücre-i seadet / hücre-i seâdet
Medîne-i münevverede Mescid-i Nebevî içinde Peygamber efendimizin mübârek kabirlerinin bulunduğu oda. Peygamber efendimizin sağlığında burası, hanımlarından hazret-i Âişe vâlidemizin odasıydı. Peygamberimiz burada vefât etti. "Peygamberler vefât ettikleri yere defnolunurlar" hadîs-i şerîfi gereğince
huluk-i azim / huluk-i azîm
Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (A.S.M.) mübarek huyları.
hümayun
Padişaha ait.
(Farsça)
Mübarek. Kutlu. Uğurlu. Âlî.
(Farsça)
Kuvvetli.
(Farsça)
iflah
Mübarek ve muvaffakiyetli olmak. Selâmete çıkmak. Felâha kavuşmak.
Nimette dâim ve kararlı olmak.
ilm-i hadis / ilm-i hadîs
Peygamber efendimizin mübârek sözlerini, işlerini ve görüp de mâni olmadığı şeylerden bahseden ilim.
ilyas
Benî İsrail peygamberlerinden olup, Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen ve Tevrat'ta "Ella" diye mezkûr olan bir Peygamberin ism-i mübarekidir. M.Ö. 9. asırda yaşamış olup ondan sonra Elyesa (A.S.) Peygamber olmuştur. İlyâs (A.S.), zamanının hükümdarıyla çok mücadele etmiş, çok zaman mağaralarda yaşamış, ç
is'ad
Mes'ud etmek. Mübarek eylemek. İâne, yardım etmek.
işaret-i hadisiye
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek sözlerinin işaret ettiği mânâ, vermiş olduğu işaret.
ism-i mübarek
Mübarek, hayırlı isim.
ism-i şerif
Mübârek ve şerefli isim.
ısparta süleymanları
Sıddık Süleyman Kervancı, Mübarek Süleyman, Süleyman Rüştü, Süleyman Rüştü Çakın.
kabr-i seadet / kabr-i seâdet
Peygamber efendimizin mübârek kabr-i şerîfleri. Hücre-i seâdet de denir.
kaddesallah
Allah mübarek ve mukaddes eylesin.
kaddesallahü teala esrarehümül'aziz / kaddesallâhü teâlâ esrârehümül'azîz
Daha çok tasavvuf büyüklerinin, evliyâ zâtların isimleri anılınca ve yazılınca söylenen veya yazılan Allahü teâlâ onların kıymetli sırlarını temiz, mübârek eylesin mânâsına duâ ve saygı ifâdesi. Bir kişi için Kaddesallahü sırrehü; iki kişi için Kadde sallahü sırrehümâ denir.
kaddese
Takdis etti, takdis eder, takdis etsin, mutlu olsun (gibi mânada en mübarek bir şeyin kudsiliğini, kusur ve noksanlıktan uzaklığını, müberra olduğunu bildirir fiil.)
kadem-i mübarek
Mübarek ayak.
kadr (kadir) gecesi
Daha çok Ramazân-ı şerîf ayı içerisinde bulunduğu bildirilen ve Kur'ân-ı kerîmin indirilmeye başladığı mübârek gece.
kalb-i kerim
Allah'ın lütuf ve ikramına ayna olan mübarek kalp sahibi.
kalb-i mübarek
Mübarek kalp, yumuşak kalp.
kandil geceleri
İslâm dîninin kıymet verdiği mübârek geceler.
kaside-i mübarek
Mübarek, değerli kaside, şiir.
kaside-i mübareke
Mübarek, değerli kaside, şiir.
kelimat-ı mübareke / kelimât-ı mübareke
Mübarek, bereketli kelimeler.
kelime-i mübareke
Mübarek kelime.
kelime-i şehadet / kelime-i şehâdet
"Eşhedü en lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh" mübârek sözü. Mânâsı şöyledir: "Görmüş gibi bilir ve inanırım ki, Allahü teâlâdan başka, varlığı lâzım olan, ibâdet ve itâat olunmağa hakkı olan, hiç ilâh, hiçbir kimse yoktur. Görmüş gibi bilir, inanırım ki, Muhammed sallalla
kerbela
Irakta Seyyid-üş şühedâ Hz. İmam-ı Hüseyin Efendimizin (R.A.) meşhed-i mübârekleri olan yer. (Cibril var haber ver Sultân-ı Enbiyâya.Düşdü Hüseyin atından sahra-yı Kerbelâya) (Kâzım)
kitab-ı mübarek
Mübarek kitap.
kuddise
"Mübarek, kudsi ve mukaddes olsun." anlamına gelen bir kelimedir.
kuddise sirruh
Daha çok Allahü teâlânın sevdiği kullar olan evliyâdan birinin ismi anılınca veya yazılınca, onun sırrı (içi) temiz ve mübârek olsun mânâsına söylenen veya yazılan duâ, hürmet ve saygı ifâdesi. İki kişi için "Kuddise Sirruhümâ" ikiden çok için "Kuddi se sirruhüm" denir.
kuddise sirruhu / kuddise sirruhû
İlâhî hikmetten öğrendiği sırlar mübarek ve pak olsun anlamında, büyük veliler için kullanılan bir hürmet ifadesi.
kuddise sırruhu'l-ali / kuddise sırruhu'l-âlî
Yüce sırrı mübarek ve temiz olsun; büyük veliler için kullanılır.
kuddus
Kusur ve noksanlıklardan müberrâ olan, en mukaddes. Hiç eksiği olmayan, pâk, temiz. Cenab-ı Hakk'ın sıfatlarındandır.
Mübarekliğin hadsiz derecesini ifâde eder. "En mukaddes" gibi.
kuds
Mübareklik. Kudsilik. Nezafet. Pâk olmak. Noksanlardan uzak olmak.
kur'an lafz-ı mübarekesi / kur'ân lâfz-ı mübarekesi
Mübarek Kur'ân kelimesi, sözü.
lebbeyk
Hac, umre veya her ikisini yapmak üzere niyyet ederken yâni ihrâma girerken başlayıp, Mina'da Cemre-i akabede (büyük cemrede) şeytan taşlanırken atılan ilk taşla söylemesi son bulan mübârek sözler: Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyk lâ şerîke leke lebbeyk innelhamde venni'mete leke vel-mülke
levha-i mübareke
Mübarek, değerli levha.
leyali-i aşere / leyâli-i aşere
On mübârek gece.
leyali-i aşr / leyâli-i aşr
On mübarek gece.
leyali-i meşhure / leyâli-i meşhure
Meşhûr, mübârek geceler.
leyali-i mübareke / leyâli-i mübareke
Mübarek geceler.
leyali-i ramazan-ı mübareke / leyâli-i ramazan-ı mübareke
Mübarek Ramazan geceleri.
leyali-i şerife / leyâlî-i şerife
Mübarek, mukaddes geceler.
leyle-i berat / leyle-i berât
Mübârek gecelerden, Şâban ayının on beşinci gecesi.
leyle-i isra / leyle-i isrâ
Mübârek gecelerden Mi'râc gecesi.
leyle-i kadr
Daha çok Ramazân-ı şerîf ayı içinde bulunduğu bildirilen ve Kur'ân-ı kerîmin gelmeye başladığı mübârek gece.
Ramazân-ı mübârekin ve senenin en kudsi ve kıymetli gecesi. Kur'ân âyetlerinin ilk defa vahiy ile gelmeye başladığı gece.
leyle-i mi'rac / leyle-i mi'râc
Mübârek gecelerden, Resûlullah efendimizin Mîrâca çıktığı Receb ayının yirmi yedinci gecesi.
leyle-i miraç
Mübârek Mi'rac gecesi.
leyle-i mübareke
Mübarek gece.
leyle-i regaib / leyle-i regâib
Mübârek gecelerden, Receb ayının ilk Cumâ gecesi.
makber-i saadet / makber-i saâdet
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek kabirleri.
maşaallah / mâşâallah
Beğenilen şeyler görüldüğünde söylenilen; "Bu, Allahü teâlânın dilediği ve ihsân ettiği şeydir" mânâsına mübârek bir söz.
maymun-u meymun
Kutlu ve mübarek maymun.
mehdi / mehdî
Kıyâmete yakın geleceği, Peygamber efendimiz tarafından haber verilen ve İslâmiyet'i ve adâleti yeryüzüne hâkim kılacak olan mübârek zât.
mekke-i mükerreme
Müslümanların kıblesi olan Kâbe-i muazzamanın bulunduğu, Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem doğduğu mübârek şehir.
menzil-i saadet
Peygamberimizin (a.s.m.) mübarek evi, hanesi.
mernusa
Mübârek.
merve
Mekkede bir mübarek tepe.
mescid-i nebi / mescid-i nebî
Peygamber efendimizin, hicretten sonra Eshâb-ı kirâm (mübârek arkadaşları) ile birlikte Medîne-i münevverede inşâ ettiği mescid, câmi. Mescid-i Resûl, Mescid-i Saâdet ve Mescid-i Şerîf de denilmektedir.
mevaki-i mübareke / mevâki-i mübareke
Mübarek yerler.
mevki-i mübarek
Mübarek mevki.
mevki-i mübareke
Mübarek yer, mevki.
mevlid
Dünyâya gelme; doğum yeri ve zamânı. Peygamber efendimizin dünyâya gelişini, mi'râcını ve mübârek hayâtını anlatan eser.
meymun-u said / meymun-u saîd
Kutlu ve mübarek.
mihail
Resul-i Ekremin (A.S.M.) geleceğini haber veren ve bir ismi de Mişâil olan eski zaman Peygamberlerinden bir Zâttır. Kitabının 4. bab'ında: "Ahir zamanda bir ümmet-i merhume kaim olup, orda hakka ibadet etmek üzere, mübarek dağı ihtiyar ederler. Ve her iklimden oraya birçok halk toplanıp Rabb-ı Vâhid
mıshaf
Kur'ân-ı kerîmin tamâmının yazılı olduğu mübârek kitab.
mubarek
(Bak: Mübârek)
mübarekat / mübarekât / mübârekât
Bütün tebrike sebeb olacak ve mâşâallah dediren ve bârekâllah söyleten bütün hâletler ve san'atlar. Mübarekiyet ifade eden bolluk ve İlâhî lütuflar.
Mübarekler.
mübarekiyet / mübârekiyet
Mübareklik.
mücteba / müctebâ
Seçilmiş mânâsına, Resûlullah efendimizin mübârek sıfatlarından. Eğer ümmet isen, ol müctebâya, Uymalısın sünnet-i Mustafâ-yı safâya.
mühdi / mühdî
Hediye veren. Hediye gönderen. İhda eden.
Hidayete getiren. Hidayete vesile olan.
Mürşid, muvaffak.
Risalet ve nübüvveti bütün âlemlere rahmet ve saadet sebebi olduğundan, Cenab-ı Hakk'ın bütün âlemlere hediye ve atiyyesi mânasında Resul-i Ekrem'in (A.S.M.) mübarek bi
mühr-i nübüvvet
Peygamberlik mührü; Peygamber efendimizin mübârek sırtı ortasında, sol küreğine yakın kalbi hizâsında bulunan nübüvvet mührü. Gümüş teninde, letâfet vardı, İrice Mühr-i nübüvvet vardı. Sırtında idi, Mühr-i nübüvvet, Sağ tarafına yakındı elbet. Bildirdi bize edenler ta'rîf, Bir büyük ben idi, mühr-i
muhyi / muhyî
Maddî mânevî hayat veren, dirilten, canlandıran, can ve ruh veren mânalarında olup, Cenab-ı Hakk'ın bir ismidir. (Ehl-i dünya küfür ve dalâlet karanlığında mânen ölü gibi iken Resul-i Ekremin (A.S.M.) mübarek irşadları ve iman nurları ile dirilmelerine ve o mânevî ölümden kurtulmalarına binaen Peyga
mukaddes
Mübârek, kutsal. Ayb, çirkin ve kötü şeylerden uzak; temiz.
mukarrebun
Büyük meleklerden bir zümre.
Takva ve ubudiyyet ile evliya derecesine gelmiş, Cenab-ı Hakk'ın indinde çok kıymetli ve mübarek büyük zâtlar.
Yakınlaşmış olanlar.
mukbil
Mübârek. İkbali kutlu, mutlu. Mes'ud. Bahtiyar.
mülaet
(Çoğulu: Mulâ) Midedeki rahatsızlıktan dolayı husule gelen zükkâm hastalığı.
Hazret-i Peygamber'in (A.S.M.), Hz. Abbas'ı ve dört erkek evlâd-ı mübarekelerini örttüğü perde.
Büyük ihram.
mültezem
Kâbe-i muazzamanın kapısı ile Hacer-ül-esved denilen mübârek siyah taş arasında kalan Kâbe duvarı.
münci
İncâ eden. Kurtaran, necat veren.Resul-i Ekremin (A.S.M.) insanların azabtan kurtulmasına ve dünyâ ve âhiret saadetlerine sebeb olmasından mübarek isimlerinden birisi de münci olmuştur.
mürecceb
Kutlu, mübârek.
mürsel hadis / mürsel hadîs
Sahâbe-i kirâmın (Resûlullah efendimizin sohbetinde yetişen mübârek insanların) ismi söylenmeyip, Tâbiîn'den (Sahâbe-i kirâmı görüp, sohbetinde yetişen kimselerden) birinin, doğruca, Resûl-i ekrem buyurdu ki, diyerek bildirdiği hadîs-i şerîfler.
mustafa
(Safvet. den) Güzide. Istıfâ edilmiş. Has ve seçilmiş.
Hz. Peygamber'in (A.S.M.) mübarek bir ismi.
Seçilmiş mânâsına, Resûlullah efendimizin mübârek isimlerinden biri. Mü'min olanların çoktur cefâsı, Âhirette vardır zevk ü sefâsı, On sekiz bin âlemin Mustafâsı, Adı güzel kendi güzel Muhammed.
müsteymin
Mübarek sayan.
Aman dileyen.
Bir kimsenin yeminini isteyen.
mutahhar
Temiz. Pâk. Kudsi, pâklanmış. Tâhir kılınmış. Mübârek.
Peygamberimizin (A.S.M.) bir ismi.
müteberrik
(Bereket. den) Mübarek sayılan, teberrük eden, uğurlu.
müteberriken
Mübarek sayarak, uğur bilerek.
müteyemmen
(Yümn. den) Uğurlu, meymenetli, mübarek.
müteyemmin
Bereketli, mübarek sayan.
Kuvvetli kılan.
muvacehe-i seadet / muvâcehe-i seâdet
Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem mübârek kabrinin bulunduğu Hücre-i Seâdetin (odanın) kıble tarafında ziyâret sırasında önünde durulan duvar.
na-mes'ud
Mes'ud ve mübârek olmayan. Uğursuz.
(Farsça)
nakime
Asıl, cevher. Kendi, nefis.
Nefsi mübarek olan.
nakş-i kadem-i nebi / nakş-i kadem-i nebî
Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem mübârek ayaklarının taş üzerindeki izi.
nam-ı şerif
Mübarek isim, şerefli ad.
nazm-ı ilahi / nazm-ı ilâhî
Allahü taâlâ tarafından yanyana dizilen mübârek sözler, Kur'ân-ı kerîm.
nefy ve isbat zikri / nefy ve isbât zikri
"Lâ ilâhe illallah" mübârek sözünü diyerek yapılan zikr (Lâ ilâhe) yâni Allahü teâlâdan başka ilâh yoktur, nefy; (illallah) yâni Allahü teâlâ vardır demek de isbât ifâdeleriyle belirtilmiştir.
nehy
Yasak, yasak edilen şey.
Kur'ân-ı kerîmde yapılması istenmeyen şeyleri bildiren kelâm-ı ilâhî (Allahü teâlânın mübârek sözü).
nekibe
Nefsi mübârek.
nesl-i mübarek
Mübârek nesil.
nevzad-ı mübareke
Yeni doğmuş, yeni dünyaya gelmiş mübarek kız çocuğu.
nühuset
Yaramazlık, uğursuzluk. (Mübârek'in zıddı)
nur-ı paki muhammedi / nûr-ı pâki muhammedî
Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) temiz, mübârek nûru.
pak
Temiz, saf, katıksız. Hep, tamam, mübarek, kudsi.
(Farsça)
peygamber
İlâhî hakikatları insanlara bildirmek ve onlara örnek olmak üzere Allah tarafından tayin edilen, vahiy yoluyla sahip olduğu ilmini yaşayıp neşreden mübarek zatların umumî ismi.
rabıta / râbıta
Bir velînin şeklini, sûretini hayâline getirerek onun kalbindeki feyz (bereket) ve mârifetlere (ilimlere) kavuşma yolu. Kalbini büyüklerin kalbine bağlayarak onlardan feyz alma. Her şeyi unutarak, dünyâ işlerini düşünmeyerek, sevgi ve saygı ile bir velînin mübârek yüzünü hayâlinde veya gönlünde bulu
rahmeten lil alemin / rahmeten lil âlemîn
"Âlemlere rahmet" mânâsına Peygamber efendimizin mübârek isimlerinden.
ramazan
Mübarek ayların en mühimmi ve mübarek üç ayların sonuncusu. Kur'an-ı Kerim'in nâzil olmağa başladığı oruç ayı. Arabî ve Kamerî olan takvime göre 9. ay. Oruç tutanın günahlarını yaktığı, mahveylediği için bu isim verildiği rivayet edilir.
Hicrî ayların dokuzuncusu ve mübarek üç ayların üçüncüsü.
ramazan-ı mübarek
Mübarek Ramazan ayı; hicrî ayların dokuzuncusu.
ramazan-ı mübareke
Mübarek Ramazan ayı.
ramazan-ı şerif / ramazan-ı şerîf
Mübarek Ramazan ayı.
ravda-i mübareke / ravda-i mübâreke
Mübârek, bereketli bahçe. Medîne-i münevverede, Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem kabr-i şerîfi ile mescidin o zamanki minberi arasında kalan mübârek mekan, yer.
ravda-i mukaddese
Mukaddes bahçe. Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem Medîne-i münevveredeki mescidinin içinde kabr-i şerîfi ile mescidin o zamanki minberinin arasında kalan mübârek mekân, yer.
ravda-i mutahhera
Temiz bahçe. Medîne-i münevveredeki Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) mescidinin içinde bulunan ve Peygamber efendimizin kabr-i şerîfi ile mescidin o zamanki minberi arasında kalan 26 m. uzunluğundaki mübârek yer. Ravda-i mukaddese, Ravda-i mübâreke de denir.
ravza-i saadet
Mutluluk bahçesi; Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek kabri.
ravzaimutahhara
Peygamberimizin pak ve mübarek kabri.
re's-i mübarek
Mübarek baş.
receb
Azametli, heybetli. Ta'zim etmek.
Cennet'te bir nehir ismi.
Mübarek üç ayların birincisi ve Kamerî aylardan yedincisi.
Erkek ismi.
receb ayı
Hicrî ayların yedincisi ve mübârek üç ayların birincisi.
receb-i şerif
Şerefli olan ve mübarek aylardan birincisi olan Recep ayı; hicrî ayların yedincisi.
regaib
Rağbet edilenler, mübarek bir gece.
regaib gecesi / regâib gecesi
Mübârek gecelerden. Receb ayının ilk Cumâ gecesi. Regâib, ragîbetin çoğuludur. Ragîbet; ihsân, ikrâm demektir.
rical-i gayb / ricâl-i gayb
Her devirde bulunan ve herkesçe görülmeyen ve bilinmeyen ve Allah'ın (C.C.) emirlerine göre çalışan mübârek, büyük zatlar. Ricâlullâh.
Her devirde bulunan fakat herkesçe tanınıp bilinmeyen ve görülmeyen, dünyânın nizâmı ile vazîfeli mübârek, büyük zâtlar.
rivayet tefsiri / rivâyet tefsiri
Kur'ân-ı kerîmdeki bâzı âyet-i kerîmelerin başka âyetlerle veya Peygamber efendimizin sünneti veya Eshâb-ı kirâmın mübârek sözleriyle açıklanması. Buna me'sur veya naklî tefsir de denir.
şa'ban
(Şâbân) Arabi ayların sekizincisi. Mübârek Şuhur-u selâsenin (Üç ayların) ikincisi.
sa'd
Uğur, uğur getiren şey, iyilik, mübareklik, kuvvetlilik.
Kutlu, uğurlu.
şaban-ı muazzam / şâbân-ı muazzam
Mübarek aylardan ikincisi olan Şaban ayı; hicrî ayların sekizincisi.
şaban-ı şerif / şâbân-ı şerif
Hicri ayların sekizincisi ve mübarek üç ayların ikincisi olan değerli ve şerefli Şâban ayı.
sahabe / sahâbe
Peygamber efendimizi sallallahü aleyhi ve sellem sağlığında bir an gören, eğer âmâ ise (gözü görmüyorsa), bir an konuşan, îmân etmiş büyük-küçük mü'minlerin birkaç tânesine veya daha fazlasına verilen isim. Sâhib kelimesinin çokluk şeklidir. Hürmet ve saygı için, "Resûlullah'ın kıymetli ve mübârek a
said
(Sa'd. dan) Saadetli. Allah (C.C.) kendisini sevmiş. O'nun rızasına ermiş olan. Ahireti için çalışan kimse. Mes'ud. Mübarek. Bahtiyar.
sakal-ı şerif / sakal-ı şerîf
Peygamber efendimizin mübârek sakal-ı şerîfi.
şakk-ı sadr
Peygamber efendimiz Muhammed aleyhisselâmın mübârek göğsünün yarılması hâdisesi.
sanih
Mübarek fiil, iyi iş.
şayan-ı teberrük / şâyân-ı teberrük
Bereketli ve mübarek olmaya lâyık.
şebeke-i seadet / şebeke-i seâdet
Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem mübârek kabrinin bulunduğu Hücre-i seâdet denilen yerin dış duvarı etrâfında yerden Mescid-i Nebî'nin tavanına kadar yükselen demir parmaklık.
şecere-i mübareke
Mübarek ağaç.
şecere-i pak-i muhammedi / şecere-i pâk-i muhammedî
Muhammed aleyhisselâmın mübârek, temiz soy kütüğü, soy ağacı.
sedd-i zülkarneyn
Kur'ân-ı kerîmde Zülkarneyn adıyla bildirilen peygamber veya evliyâ olan mübârek bir zâtın, Ye'cûc ve Me'cûc için yaptırdığı sed.
şehadet kelimesi / şehâdet kelimesi
Kelime-i şehâdet, İslâm'ın beş şartından birincisi. "Eşhedü enlâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh" mübârek sözü.
şehr-i mübarek
Mübarek, bereketli ay.
şehr-i savm
Oruç ayı olan mübarek Ramazan.
şemail-i şerife / şemâil-i şerîfe
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemin mübârek ahlâk ve âdetleri.
senih
Mübarek fiil, iyi ve güzel hareket.
şerh-i sadr
Peygamber efendimizin çocukluğunda ve peygamberliği sırasında (mîrâc gecesinde) mübârek göğsünün açılarak kalbinin çıkarılması ve yıkanıp ilim, hikmet ve mârifet ile doldurulduktan sonra yerine konması hâdisesi.
Göğsün yâni kalbin ilâhî nûr, ilim, hikmet ve mârifet ve sekîne (ferahlı
şeriat-ı mutahhara
Temiz, mübarek şeriat; Allah tarafından bildirilen temiz, şüphelerden uzak hükümler, İslâmiyet.
şerif
Şerefli, mübarek.
Peygamber neslinden ve Hazret-i Hüseyin soyundan olup İslâmiyete tam sadâkatla bağlı temiz kimse.
şevval
Arabi aylardan onuncusu. Ramazandan sonraya geldiği için ilk üç günü mübarek Ramazan bayramıdır.
sıbteyn-i mükerremeyn
Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâmın iki mübârek torunu; hazret-i Hasan ve hazret-i Hüseyn (radıyallahü teâlâ anhümâ).
sırr-ı al-i aba / sırr-ı âl-i abâ
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) kendisiyle beraber kızı Hz. Fatıma, damadı Hz. Ali ve torunları Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin'in üzerini mübarek abâsıyla örttüğünden bu isimle anılmalarının sırrı.
sübhanellah / sübhânellah
Allahü teâlâyı noksanlık ve kusur olan şeylerden tenzîh ederim, uzak tutarım mânâsına, mübârek, kıymetli bir söz.
şuhur-u mübareke / şuhur-u mübâreke / şuhûr-u mübareke
Mübarek, bereketli aylar.
Mübarek, bereketli, sevaplı aylar.
şuhur-u selase-i mübareke / şuhur-u selâse-i mübareke
Mübarek üç aylar.
sünnet
Yol, kânun, âdet.
Peygamber efendimizin mübârek sözleri, işleri ve görüp de mâni olmadığı şeyler.
Din bilgilerinde senet, kaynak olan dört temel delîlden biri. Hadîs-i şerîfler.
Şerîat yâni İslâm dîni.
suud
Mübarek.
Mübarek sayılan yıldızlar.
suude
İyi addetmek. Mübarek saymak.
takaddüs
Mübarek kılmak. Kudsî kılmak.
Çok temiz olma.
Mukaddes olma.
tebarek / tebârek
Mübarek etsin (mealinde dua.) Teâlâ gibi mâzi fiiliyle mübalâğa ile bereketin Allah'tan zuhurunu ifade eder. (Suyun havuzda yükselmesi halinden alınmıştır.)
Mübarek etsin!
tebarekallah / tebârekâllah
Allah mübarek etsin.
teberrük / تبرک
Mübarek görme, kutlu sayma.
(Arapça)
teberrüken / تبركا
Uğurlu ve mübarek olarak. Bereket mevzuu ederek.
Mübarek görerek,uğur sayarak.
(Arapça)
tebrik / tebrîk / تَبْرِيكْ
Bir kimseyi eriştiği bir iyilikten dolayı "Bârekellâh" diye sevincini bildirmek. Mübarekliğini, Cenab-ı Hakk'ın onu muvaffak kıldığını söyleyerek ta'ziz etmek.
Mübârek kılma, kutlama.
Mübarek olsun diye dua etme, kutlama.
tebrikat / tebrikât
Mübârek kılmalar, kutlamalar.
tekellümat-ı nebeviye / tekellümât-ı nebeviye
Hz. Peygamberin (a.s.m.) konuşması, mübârek sözleri.
uhud
Hicazda bulunan mübarek bir dağ.
ümm-ül-mü'minin / ümm-ül-mü'minîn
"Mü'minlerin anası" mânâsına Peygamberimizin sallallahü aleyhi ve sellem mübârek zevcelerinden her birine verilen lakab (isim).
ümmehat-ül mü'minin / ümmehât-ül mü'minîn
Mü'minlerin anaları. Peygamberimiz Resül-ü Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın mübarek zevceleri.
umurat
(Tekili: Umre) Umreler. Hac mevsiminin haricinde Kâbe'yi ve Mekke-i Mükerreme'nin mübarek yerlerini ziyaret etmeler.
üstad-ı mübarek
Mübarek üstad.
üzeyir
Kurânda adı geçen mübarek bir zat.
veçh-i mübarek
Mübarek yüz; Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek yüzü.
veçh-i saadet
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek yüzü.
yed-i mübareke
Bereketli mübarek el.
yemin
Sözü Allah'ı (C.C.) zikrederek kuvvetlendirmek. Kasem.
El tutuşarak, Allah'a bağlılıklarını bildirerek, Allah'a ve birbirlerine söz vererek ahitleşmek.
Mübarek.
Sağ taraf, sağ el.
yerhamükallah
Aksırıp, Elhamdülillah diyene, yanında bulunan kimsenin; "Allahü teâlâ sana merhamet etsin" mânâsına söylediği mübârek bir söz, teşmit.
zat-ı mübarek / zât-ı mübârek
Mübarek, hayırlı, zât; Hz. Muhammed.
zemzem
Çok mübarek bir su.
Kâbe-i Mükerreme'nin yanındaki maruf kuyu.
Kelimenin lügat manası: Yavaş yavaş teganni ve terennüm eylemek, hafif ve yavaş yavaş türkü söylemek.
Çok bol.
Kâbe-i muazzamanın Hacer-ül-esved köşesi karşısındaki kuyudan çıkan mübârek su.
Kâbe yakınlarındaki mübârek su.
zemzem kuyusu
Kâbe-i muazzamanın Hacer-i esved köşesi karşısında bulunan, mübârek suyun çıktığı kuyu.
zemzeme-i azime
Kur'ân hakikatleri için, "hayat veren mübarek ve lezzetli su" anlamında kullanılan bir ifade.
zevat-ı mübareke / zevât-ı mübareke
Mübarek zâtlar.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
Emzik
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
hımar
kenisa
tanzîfât
Ekasım
humaki
ġâfil
tuvt
katib-i umumi
Mumî
ÂSÛDEGÎ
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
Mubarek
ev
Dilekler
gegirme
Akih
Çok Tatlı
Gör
Ip
Tu'me
Hayâlı