ab-ı harabat / âb-ı harâbât / آب خرابات

• (meyhane suyu) şarap.

badefüruş / bâdefürûş / باده فروش

• Meyhaneci. (Farsça)

hammar / hammâr / خمار

• (Hamr. den) Şarap yapan veya satan kimse. Meyhaneci, şarapcı.
• Tas: Mc: Mürşid, şeyh, kılavuz.

• Meyhaneci. (Arapça)

hanat

• (Tekili: Hân) Dükkânlar, meyhaneler.

hane

• Meyhane.

hanut

• (Çoğulu: Havânit) Meyhane, içki içilen yer.
• Dükkân.

harabat / hârâbat / harâbat / خرابات

• Harabeler. Viraneler. Meyhâneler.

• Harabeler, viraneler, meyhaneler. (Ziya Paşa'nın meşhur antolojisi).

• Meyhane. (Arapça)

havanit

• (Tekili: Hânut) Dükkânlar.
• Meyhaneler, işrethâneler.

humhane / humhâne / خم خانه

• Meyhane. (Farsça)
• Şarap küplerinin konulduğu yer. (Farsça)
• Tas: Âşığın kalbi. (Farsça)

• Şarap mahzeni. (Farsça)
• Meyhane. (Farsça)

işrethane

• İşret yapmaya mahsus yer. Meyhane. (Farsça)
• Mc: Bu dünya. (Farsça)

mahur

• Kumarhâne. Meyhâne. (Farsça)

mastaba / مصطبه

• Meyhane. (Arapça)
• Sedir. (Arapça)

mey-füruş

• Şarap satan, meyhâneci, şarapçı. (Farsça)

meykede / ميكده

• Meyhane. (Farsça)

mug-beçegan / mug-beçegân

• (Tekili: Mugbeçe) Mecusi çocukları. (Farsça)
• Meyhâne çırakları. (Farsça)

mug-kede

• Meyhane. (Farsça)
• Ateşe tapanların ibadethanesi. (Farsça)

mugbeçe

• (Çoğulu: Mugbeçegân) Meyhaneci çırağı. (Farsça)
• Mecusi çocuğu. (Farsça)

pir-i moğan

• (Pir-i muğan) Meyhaneci.
• Mc: Mürşid.