REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Meselen ifadesini içeren 12 kelime bulundu...

asla ve mutlaka zarar iras etmez / asla ve mutlaka zarar îras etmez

  • Bir meselenin temelinde ve özünde olan unsurlara kesinlikle ve hiçbir şekilde zarar vermez.

burak-ı meşveret-i şer'iye

  • Şer'î meşveret bineği; şeriatın her türlü meselenin çözümünde esas aldığı istişare ve danışma kurulu.

ehl-i hibre

  • Ehl-i vukuf. Bilirkişi. Meselenin künhüne vâkıf mütehassıs zât. (Farsça)

hükm

  • (Hüküm) Karar. Emir. Kuvvet. Hâkimlik. Amirlik.
  • İrade. Kumanda. Nüfuz.
  • Kadılık etmek.
  • Tesir. Cari olmak.
  • Makam.
  • Bir dâvanın veya bir meselenin tedkik edilmesinden sonra varılan karar.
  • Man: Fikirler ve tasavvurlar arasındaki râbıtayı tasdik veya

ihtimal-i sıhhat

  • Bir meselenin sağlıklı ve doğru olabilme ihtimali.

ihtiyac-ı ifham

  • Meselenin anlaşılmasına olan ihtiyaç.

kaffe-i esbab-ı sübutiye / kâffe-i esbab-ı sübutiye

  • Bir meselenin sağlam dayanaklara sahip olduğunu gösteren sebepler.

karine / karîne

  • Karışık bir iş veya meselenin anlaşılmasına yarayan hal, ipucu.

ma-i mevsufe / mâ-i mevsufe

  • Şey mânasında nekre olup bir sıfattan evvel kullanılır. (Nazartu ilâ mâ mu'cebin leke: Sana hoş gelen şeye baktım) cümlesindeki gibi...Bazan da sıfatsız olur. (Ni'me-mâ: Ne güzeldir) (Meselen-mâ: Bir misâl olarak) kelimelerinde gördüğümüz gibi.

neam, la / neam, lâ

  • Evet, hayır. "doğru; fakat, meselenin içinde senin hatırına gelmeyen şu da var" manasındadır.

suret-i mesele

  • Bir meselenin sûreti, genel yapısı; asıl yapısı.

vahdet-i mes'ele / وَحْدَتِ مَسْئَلَه

  • Meselenin birliği.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın