REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Kötülemek ifadesini içeren 14 kelime bulundu...

dedikodu

  • Bir müslümanın veya zımmînin (İslâm devletinin idâresi altında bulunan müslüman olmayan vatandaşın) ayıbını, onu kötülemek için arkasından söylemek.

hecv

  • (Hicv) Medh ü senânın zıddı. Kötüleme. Birisi hakkında kötülemek için söylenen söz veya manzume.

hücu

  • Zemmetmek, çekiştirmek, kötülemek.

i'sar

  • Sürçtürmek, ayak kaydırmak.
  • Zemmetmek, kötülemek.

intikad

  • İyi bilineni kötülemek.
  • Seçip ayırdetmek.
  • Kalp parayı gerçeğinden ayırmak.
  • Tenkid.
  • Fenni veya edebi eserlerin tarafsız bir nazarla incelenmesi sonunda fikir ileri sürülmesi.

lakab

  • Bir kimseyi övmek veya yermek (kötülemek) için takılan adlar.

mülim / mülîm

  • Kendini levm etmek. Melâmette olmak. Kusurunu anlayıp kendisini kötülemek.

seb' etmek

  • Kötülemek, dil uzatmak.

şetm

  • Bir kimseye dil uzatmak, sövmek, kötülemek.

ta'n / طعن

  • Hoş görmemek. Kötülemek. Birisinin ayıp ve kusurlarını beyan etmek.
  • Küfretmek.
  • Muhalifin iddialarını çürütmek.
  • Vurmak.
  • Duhul etmek, dâhil olmak, girmek.
  • Hoş görmemek, kötülemek.
  • Birisinin ayıp ve kusurlarını söylemek.
  • Küfretmek.
  • Muhalifin iddialarını çürütmek.
  • Ayıplama, kınama, kötüleme, suçlama. (Arapça)
  • Ta'n edilmek: Ayıplanmak, kınanmak, kötülenmek, suçlanmak. (Arapça)
  • Ta'n etmek: Ayıplamak, kınamak, kötülemek, suçlamak. (Arapça)

ta'n etmek

  • Kötülemek, dil uzatmak.

tahkir etmek / tahkîr etmek

  • Hor görmek, kötülemek, aşağılamak, birine veya bir şeye söz ve hareketle hakâret etmek, saygı ve hürmet gösterilmesi, üstün tutulması lâzım olan şeyleri aşağı tutmak, saygısızlık etmek.

zemm / ذم

  • Birisinin ayıplarını söylemek, çekiştirmek. Kötülemek, yermek. Ayıplamak.
  • Kötüleme, yerme. (Arapça)
  • Zemm edilmek: Kötülenmek, yerilmek. (Arapça)
  • Zemm etmek: Kötülemek, yermek. (Arapça)

zemmetmek

  • Kötülemek.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın