amut / amût

• Yalçın kayalarda ve yüksek yerlerde yapılmış olan kuş yuvası. (Farsça)

aşiyan / âşiyân

• Kuş yuvası. (Farsça)
• Mc: İkâmetgâh. Ev, mesken. (Farsça)

• Kuş yuvası, sevimli ev.

aşş

• Zayıf adam.
• Az, kalil.
• Kuş yuvası.

efahis

• (Tekili: Ufhus) Taşların aralarında veya kayalıkta bulunan kuş yuvaları.

evkar

• (Tekili: Vekr. ve Vekre) Kuş yuvaları.

kabuk / kâbuk

• Yuva. Kuş yuvası. (Farsça)

kaşane-i mürgan / kâşâne-i mürgân

• Kuş yuvası.

künam

• Kuş yuvası. (Farsça)
• Hayvan ini. (Farsça)
• İnsanın rahat edip dinleneceği yer. (Farsça)

mefahis

• (Tekili: Mefhas) Kuş yuvaları.

mefhas

• (Çoğulu: Mefâhis) Kuş yuvası.

mekne

• (Çoğulu: Miken-Mekenât) Kuş yuvası.

mevakin

• (Tekili: Mevkin) Kuş yuvaları.

mevkin

• (Çoğulu: Mevâkin) Kuş yuvası.

muaşşeş

• Ağaçlarında kuş yuvası çok olan yer.

üfhus

• (Çoğulu: Efâhis) Kayalarda olan kuş yuvası.

ükne

• Çukur içinde olan kuş yuvası.

uşş

• Kuş yuvası.

vekn

• (Çoğulu: Evkân - Vükün) Kuş yuvası.

vekr

• Kuş yuvası.

vükne

• Kuş yuvası.

vükun

• (Tekili: Vekn) Kuş yuvaları.

vükur

• (Tekili: Vekr) Kuş yuvaları.