REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Kiyasla ifadesini içeren 29 kelime bulundu...

evham / evhâm

  • Vehmler, zanların esâsı olan kıyaslar.

evsaf-ı nisbiye / evsâf-ı nisbiye

  • Kıyaslamayla olan vasıflar; diğerlerine göre diye anlatılan vasıflar.

hikaye-i temsiliye / hikâye-i temsiliye

  • Kıyaslamalı, analojik hikâye.

kabil-i kıyas / kâbil-i kıyas / قابل قياس

  • Kıyaslanabilir, karşılaştırılabilir.

kıyas-ı binnefs / kıyâs-ı binnefs / قِيَاسِ بِالنَّفْسْ

  • Nefsini misal alarak, nefsine kıyaslayarak. Bir şeyin bizzat kendini kıyas ederek yapılan kıyas.
  • Nefsini misâl alarak, kendi nefsine kıyaslayarak.
  • Kendisiyle kıyaslama.

kıyas-ı hadsi-i hafi / kıyas-ı hadsî-i hafî

  • Gizli olan hükmün illetine (sebebine) güçlü bir sezgi ile (zihnin hemen intikali olan hads ile) ulaşmak sûretiyle yapılan kıyas; yani peygamberlik sebebi olan bütün peygamberlerdeki esasların Peygamber Efendimizdeki (a.s.m.) esaslar ile kıyaslanmasıdır ki, zihin bu esasların Peygamber Efendimizde da

kıyas-ı hafi-yi hadsiye / kıyas-ı hafî-yi hadsiye

  • Zihnin birşey hakkında, sezgi ve âni kavramayla yaptığı gizli kıyas. Meselâ "Eğer Ayın ışığı Güneşten gelmeseydi, durumu değiştikçe ışık yapısı değişmezdi" şeklinde zihne doğan gizli bir kıyasla aklın "O halde Ay ışığını Güneşten alır" şeklinde hükmetmesi.

kıyas-ı temsili / kıyas-ı temsilî

  • Kıyaslama tarzında benzetme, analoji.

kıyasat-ı temsiliye / kıyâsât-ı temsiliye

  • Benzetmeye dayanan kıyaslar.

kıyasen / kıyâsen

  • Kıyasla.

muhavere-i temsiliye

  • Diyalog tarzında kıyaslamalı benzetme.

mukayese / mukâyese / مقایسه

  • Kıyaslama.
  • Kıyaslama, karşılaştırma. (Arapça)

mukāyese / مُقَايَسَه

  • Kıyaslama.

mümessel

  • Temsile konu olan, haklarında kıyaslama tarzında benzetme yapılan.

nisbet-i san'at

  • San'atı kıyaslama.

nisbeten / نِسْبَتًا

  • Oranla, kıyasla.
  • Nisbetle, kıyaslanarak. Öncekine göre. Bir dereceye kadar. Şöyle böyle.
  • Kıyasla.

nisbetle

  • Kıyasla, oranla.

nisbi / nisbî

  • Kıyaslama ile olan, göreceli.
  • (Nisbiye) Kıyaslama ile olan. Diğerine, öncekine göre. Diğerlerine göre kıyaslıyarak olan. Nisbete, ölçüye göre.

niseb

  • Nisbetler, kıyaslamalar ve ölçüler.

nispeten

  • Kıyasla, oranla.

nispetle

  • Oranla, kıyasla.

sırr-ı temsil

  • Kıyaslama tarzında benzetme sırrı, esprisi.

suret-i temsiliye

  • Kıyaslamalı benzetme şeklinde.

temsil / temsîl

  • Analoji, kıyaslama tarzında benzetme.

temsil-i dürbini / temsil-i dürbinî

  • Uzağı yakınlaştıran kıyaslama tarzında olan benzetme.

temsilat / temsilât

  • Temsiller; kıyaslama tarzında benzetmeler.

temsili / temsîlî

  • Kıyaslamalı benzetme şeklinde, analojik.

umur-i izafiye

  • Biri birisiz olmayan ve birbirine nisbet ve kıyaslamayla anlaşılan nitelikler; karanlık-aydınlık, acı-tatlı gibi.

vekıs'alahaza / vekıs'alâhâzâ / وقس على هذا

  • Bununla kıyasla. (Arapça)

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın