Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
Kibar
ifadesini içeren
19
kelime bulundu...
bezle
Lâtife, hoşa giden kibar ve nâzik söz. Şaka tarzında söylenen söz.
(Farsça)
Ahenk ile okunan şiir.
(Farsça)
büza'
Kibar, zarif.
büzaa
Kibarlık, incelik, zerafet.
çelebi
Efendi, kibar kimse.
Mevlâna postnişinine verilen ünvan.
Çelebi, Sultan Mehmed devrine kadar padişah oğullarına verilen ünvan idi.
Mevlânâ soyundan gelenlerle, mevlevilerin büyüklerine verilen ünvan.
centilmen
ing. Kibar erkek, çelebi, görgülü kişi.
edille-i taliye / edille-i tâliye
Huk: Örf, âdet, teâmül, istishab, asıl ve amel, maslahat-ı mürsele, kaide-i külliye, âsâr-ı sahabe ve âsâr-ı kibar-ı tabiîn gibi deliller.
helesaya çıkmak
Eskiden ramazanlarda iftardan sonra para toplamak için çocuklar tarafından teşkil edilen çalgılı heyetlere katılanlar tarafından nakarat makamında söylenen bir tabirdir. Dilenciliğin kibarcalarından sayılır.
ilmiye rütbeleri
İlmiye denilen ulema sınıfına mahsus rütbeler. Rütbeler, aşağıdan üste doğru şöyle idi: Müderrislik, kibar-ı müderrisîn, mahreç mevleviyeti, bilâd-ı hamse mevleviyeti, Haremeyn-iş şerifeyn mevleviyeti, İstanbul kadılığı, Anadolu ve Rumeli kazaskerliği.
irha
Tatlılıkla ve kibarca hareket etme, yumuşak davranma, tatlı muâmele etme.
medeni / medenî
Faziletli, terbiyeli, kibâr.
Medineli. Şehirli.
Kur'an-ı Kerimin Medine şehrinde nâzil olan âyet ve sureleri.
Şehirli.
Medine'li.
Terbiyeli, kibar, nazik,
Medine'de nazil olan sûre veya âyet.
Topluluk hâlinde yardımlaşarak yaşayan, kibâr, nâzik, terbiyeli, görgülü kimse.
Medîne'de nâzil olan âyet-i kerîmeler ve sûreler.
Terbiyeli, kibar, şehirli.
medeni-i bittab'
Doğuştan, yaradılıştan huyları ile medeni oluş.
Cenab-ı Hakkın yaratması ile tab'an iyi huylu, kibar, faziletli kimse.
mütelatıf
(Lütf. dan) Kibar ve nazik muamele yapan. Lütf ile muamele eden.
nazik / nâzik / نازک
İnce, kibar.
İnce.
(Farsça)
Kibar.
(Farsça)
nazik-eda / nâzik-edâ
Nâzik tavırlı, kibar.
(Farsça)
nazikane / nâzikâne / نازكانه
Nazik kimseye yakışır şekilde, kibarlıkla, terbiyelice.
(Farsça)
Kibarca, nazikçe.
(Farsça)
nezihane / nezihâne
Temiz ve kibar bir şekilde.
şehri
Şehirli.
(Farsça)
İstanbul'lu, İstanbul'da doğup büyüme.
(Farsça)
Mc: Kibar, ince.
(Farsça)
tazarruf
Zerafet, kibarlık, incelik gösterme.
zarafet / zarâfet
Zariflik, incelik, kibarlık. Nâzik davranış. Muamelede, harekette ve giyimde hoşluk ve temizlik.
İncelik, kibarlık.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
Emzik
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
delil-i ihtira
Efal
Sayife
Gİzli
mahru
leyle-i nısf-ı regaib
tenasür
Atika
Risman
diğin
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
Kibar
yüksek ses
önemseme
müezzi
Ev
Döndüren
Bürhan
sevgili
borçlanma
Ekr