REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük'te IrÅŸ ifadesini içeren 16 kelime bulundu...

birayb / bîrayb / بى ریب

  • Kuşkusuz. (Farsça - Arapça)

ciraye

  • Suyun ve diğer sıvıların durmadan akıp gitmeleri.

dirayet / dirâyet / دِرَايَتْ

  • Zekâ, bilgi. Kuvvetli tecrübe sahibi olmak.
  • Fetanet. Temkin ve tecrübeye dayanan akıl.
  • Zekâ, iktidar, beceriklilik. Akıl ve ilim yoluyla yapılan çözüm.
  • Zekâ, bilgi, kavrayış.
  • Zekâ, bilgi, idâre kâbiliyeti.
  • Yetenek, beceri, sezgi.
  • Beceriklilik.

dirayet tefsiri / dirâyet tefsîri

  • Resûlullah'tan sallallahü aleyhi ve sellem gelen rivâyetler (açıklamalar) esas alınarak, Kur'ân-ı kerîmin lisan bilgilerine ve zamanın fen bilgilerine, aklî ilimlere göre yapılan açıklaması. Bu tefsîre ma'kul, re'y tefsîri ve te'vîl de denir.

dirayetkar / dirayetkâr

  • Bilgili, dirâyetli, kavrayışlı. (Farsça)

dirayetli / dirâyetli

  • Kavrayışlı, zeki, bilgili, anlayışlı.
  • İncelikleri kavrayış gücüne sahip.
  • Bilgili ve kavrama yeteneği olan. (Arapça - Türkçe)

ehl-i dirayet / ehl-i dirâyet

  • Zeka, bilgi ve kavrayış sahibi kimseler.
  • Zeka, bilgi, tecrübe ehli.

kemal-i dirayet

  • Dirayetin son derecesi.

peziray-hitam

  • Sona eren, biten, hitam bulan.

piraye / pîrâye / پيرایه

  • Zinet. Süs. (Farsça)
  • Süs. (Farsça)

pirayebahş

  • Süsleyici, süs veren. (Farsça)

pirayende

  • Süsleyici, donatıcı. (Farsça)

pirayiş

  • Düzen, nizâm, intizam, tertib. (Farsça)
  • Süs, zinet. (Farsça)

sirayet / sirâyet / سرایت / سِرَايَتْ

  • Yayılmak, bulaşmak, geçmek.
  • Geçme, bulaşma, yayılma.
  • Bulaşma, yayılma.
  • Bulaşma, geçme. (Arapça)
  • Sirâyet etmek: Geçmek, bulaşmak. (Arapça)
  • Bulaşma.

sirayet eden

  • Bulaşan, yayılan.

sirayet etme

  • Geçme, bulaşma.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın