REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Hoş Koku ifadesini içeren 25 kelime bulundu...

benne

  • (Çoğulu: Binân) Güzel, hoş koku.

beşam

  • Hicaz'da yetişen bir cins ağaçtır ki, hoş kokuludur ve dallarından misvak yapılır.

dav'

  • Hoş kokular kokmak. Depretmek.

erec

  • Güzel ve hoş koku. Misk ü anber ve ıtır gibi şeylerin güzel kokusu.

felence

  • Hoş kokulu sarı renkli bir tohumdur. Yemen'den gelir.
  • Besbâse yaprağı.

füvh

  • (Çoğulu: Efvâh) Hoş koku.

galiye

  • Galeyan eden.
  • Değerinden çok pahalı.
  • Misk ve amberden yapılmış meşhur koku.
  • Hoş kokulu kıymetli madde.

halas

  • Üzüm ağacına benzer bir ağaç (yanındaki ağaca sarılır gider; hoş kokusu vardır; akik gibi taneleri olur.)

hoşbu / hoşbû / خوشبو

  • Hoş kokulu. (Farsça)

ıtabe

  • İyi etmek.
  • Hoş kokulu etmek.

ıtrnak

  • Güzel ve hoş kokulu. (Farsça)

lükkah

  • Hoş kokulu bir ot.

misvak

  • Kullanılması pek çok faydalı olan ve Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (A.S.M.) ehemmiyetle tavsiye ettiği, diş fırçası vazifesini de gören, hoş kokulu ve meyvesiz bir ağacın dallarından kesilip kullanılan parça.

muanber / معنبر

  • Hoş kokulu, amberli. (Arapça)

neş'

  • Yiğit olmak.
  • Yüksek olmak.
  • Rüzgâr esmek.
  • İyi ve hoş kokulu şeyler koklamak.

rayiha / râyiha

  • Koku, hoş koku.
  • Güzel ve hoş koku.

rayiha-i tayyibe / râyiha-i tayyibe

  • Güzel, hoş koku.

rayihadar

  • Kokulu. Hoş kokulu. (Farsça)

reyhan

  • Güzel bir koku, hoş kokulu bir bitki.

rihireyhan / rîhireyhan

  • Hoş kokulu rüzgâr.

secc

  • Gayet ince olan nesne.
  • Duvar sıvamak.
  • Hoş kokulu nesne ezmek.

şemim

  • Koku. Hoş koku.

tegalgul

  • Hoş kokulu şeyler sürünmek.
  • Zorluk, çetinlik, güçlük.
  • Bir şeyin, ilmin içine çok dalmak.

ud

  • Meşhur bir sazın adı.
  • Bir hoş kokulu buhur.
  • Ağaç parçası.
  • Budak.

zencebil / zencebîl

  • Hoş kokulu bir baharat adı.
  • Hoş kokulu bir baharat, zencefil.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın