LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te ELMAS ifadesini içeren 22 kelime bulundu...

beladir

  • Kadınların kullandıkları altun, gümüş, zümrüt, yakut, elmas gibi süs eşyası. (Farsça)
  • Belâyı def etmek için verilen sadaka. (Farsça)

billur

  • Şeffaf, parlak taş, elmas gibi kıymetli. Cam gibi parlayan.

cevher / جوهر

  • Mücevher. (Arapça)
  • Öz. (Arapça)
  • Elmas. (Arapça)

cevher-dar / cevher-dâr

  • Elmaslı. (Farsça)
  • Noktalı harf. Meselâ: Cim, şın harfleri gibi. (Farsça)
  • Eskiden kullanılmış tüfeklerden birinin ismi. (Farsça)
  • Siyah ve beyaz dalgalı, benekli kılıç. (Farsça)

elmas-ı akide

  • Elmas gibi değerli olan itikad, inanç.

elmas-misal / elmas-misâl

  • Elmas gibi.

elmas-pare

  • Elmas parçası.
  • Mc: Çok güzel.

elmas-rize

  • Elmas kırıntısı, döküntüsü.

elmas-tıraş

  • Elmas gibi yontulmuş olan makbul bir cam, kristal.

fasete

  • Tıraş olunmuş elmasın yüzlerinden her biri. (Fransızca)

foya

  • İtl. Gizli oyun, hile. Göz boyacılığı, sahtekârlık.
  • Elmasların yuvalarında yatağına konulan ince madeni yaprak.

gevher / گوهر

  • Akıl ve edeb. (Farsça)
  • Asıl ve neseb. (Farsça)
  • Elmas, cevher, mücevher. İnci. (Farsça)
  • Bir şeyin künhü ve esası. Hakikat. (Farsça)
  • Noktalı olan harf. (Farsça)
  • Elmas. (Farsça)
  • Mücevher. (Farsça)
  • Öz. (Farsça)

güher / گهر

  • Elmas. (Farsça)
  • Mücevher. (Farsça)

hadaka

  • Elmas.
  • Her görüp beğendiğini aldırmak için kocasına teklif eden kadın.

hoşab

  • Suyu, havası iyi olan yer. Parlak, berrak. Elmas, inci gibi şeylerin parlaklığı. (Farsça)
  • Hoşaf. (Farsça)

huliyy

  • (Çoğulu: Huliyyât) Altun, gümüş, elmas, zümrüt, vs. gibi süs eşyası. Mücevher.

karavana

  • Bakırdan yayvan yemek kabı.
  • Kışla, okul, hastahane gibi müesseselerde tevzi edilecek yemeği içine koydukları kap.
  • İnce ve yassı elmas.
  • Atışta hedefe vuramama.

mevdune

  • (Mevzune) Altın, inci veya elmasla işlemeli şey. Murassa.

mücevher

  • Cevher ile süslenmiş. Elmaslı. Çok kıymetli.
  • Mc: Kıymetli fikir veya söz.
  • Edb: Yalnız noktalı olan harfleri, ebced hesabına göre sayıldığı zaman, tarih çıkan beyt veya mısra.

pırlanta

  • İtl. Çok tıraş edilmiş, foyasız parlak elmas. Taşı pırlanta olan.
  • İşlenmiş elmas.

seyf-i elmas

  • Elmas kılıç.

sütun-u elmas

  • Elmas sütun, direk.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın