Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
Dudun
ifadesini içeren
8
kelime bulundu...
beysan
Şam hududunda bir yerin adı.
harem
Mekke-i mükerreme şehrinden biraz daha geniş olup, hudûdunu İbrâhim aleyhisselâmın diktiği taşların gösterdiği yer, alan. Bu sâha içine gayr-i müslimlerin girmesi yasak ve ihrâmlı iken bâzı işleri yapmak harâm olduğu için Harem denilmiştir.
Müslümanların evlerinde, saray, konak ve be
hımye
Tıb: Hastanın, hekim tarafından verilen ilaçlarla kanaat edip ve tavsiyelerine uyup o hududun dışına çıkmaması.
kırgız
Türk Milletlerinden büyük bedevi bir kavim olup Asyanın kuzeybatısında ve Türkistanla Sibirya arasında, başka bir deyimle Türkistanın kuzey taraflarında ve Doğu Türkistanın kuzeyinde olarak Rusya ile Çin hududunda bulunuyorlar. Batı tarafındakilere Kırgız ve Kazak; Çin hududundakilere ise Kara Kırgı
mecaz
Yerinden ve haddinden tecavüz etmek. Hududunu aşmak.
(Cevaz. dan) Geçecek yer. Yol.
Edb: Hakiki mânâsı ile değil de ona benzer başka bir mânâ ile veya istenileni hatırlatır bir kelime ile konuşmak. İstenilene benzer bir mâna ifadesi.
müteali
(Ulüvv. den) Yüksek olan, yükselen.
Fls: Tecrübe ile elde edilen. İlim hududunu aşan.
mütearrız
(Arz. dan) Başkasının hakkına tecavüz eden, hududuna geçen,
Saldıran, sataşan, taarruz eden.
nassi / nassî
Nass'a ait. Her türlü şübhe ve tereddüdün ve tenkidin üstünde tutulacak şekilde olan kesinlik, kat'ilik, açıklık. Bedahet.
Âyet ve hadisle doğruluğu sâbit olan.
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
ram olmak
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
ariza-i cevabiye
هبا
ticari
mücer
hali
فحوا
Eşve
MUgtenem
a'lem
NAİME
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
Dudun
Ebubekir
akip
kûyu
MERA
KUY
Ardiye
Âit
müsâvi,
yok saymak