REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te Degisim ifadesini içeren 39 kelime bulundu...

becayiş / becâyiş / بجایش

  • Yer değişimi. (Farsça)

dağdağa-i tagayyür

  • Değişimlerin çalkantı ve gürültüsü.

esbab-ı tagayyür

  • Değişim sebepleri, nedenleri.

harb-i umumi inkılabı / harb-i umumî inkılâbı

  • Birinci Dünya Savaşının etkisiyle meydana gelen değişimler.

inkılab / inkılâb / انقلاب

  • Değişim, dönüşüm.
  • Devrim. (Arapça)
  • Değişim, dönüşüm. (Arapça)
  • İnkılâb etmek: Dönüşmek. (Arapça)

inkılab-ı acib-i medeni ve dünyevi / inkılâb-ı acîb-i medenî ve dünyevî

  • Medeniyet sahasında ve dünya hayatıyla ilgili acayip köklü değişim.

inkılab-ı acibe / inkılâb-ı acibe

  • Acayip, hayret verici köklü değişim, dönüşüm.

inkılab-ı acip / inkılâb-ı acip

  • Acayip köklü değişim.

inkılab-ı azim / inkılâb-ı azîm

  • Büyük çaplı değişim.

inkılab-ı azim-i dini / inkılâb-ı azîm-i dinî

  • Dinî sahada meydana gelen büyük çaplı köklü değişim.

inkılab-ı azim-i içtimai / inkılâb-ı azîm-i içtimaî

  • Toplum hayatında meydana gelen büyük değişim.

inkılab-ı azim-i islami / inkılâb-ı azîm-i islâmî

  • İslâmın meydana getirdiği büyük değişim.

inkılab-ı fikri / inkılâb-ı fikrî

  • Fikrî değişim.

inkılab-ı hükumet / inkılâb-ı hükûmet

  • Hükûmet inkılâbı, yönetim değişimi.

inkılab-ı ilahi / inkılâb-ı ilâhî

  • Allah'ın dilemesiyle olan değişim, dönüşüm.

inkılab-ı mes'ud / inkılâb-ı mes'ûd

  • Mutluluk ve huzur veren değişim, Hürriyet inkılâbı.

inkılab-ı siyasi / inkılâb-ı siyasî

  • Siyasî değişim, dönüşüm.

inkılab-ı zaman / inkılâb-ı zaman

  • Zamanın değişimi; yönetimdeki değişim süreci.

inkılabat / inkılâbât

  • Değişimler, dönüşümler.

inkılabat-ı acibe / inkılâbât-ı acîbe

  • Şaşırtıcı ve hayret verici değişimler.

inkılabat-ı azime / inkılâbât-ı azîme

  • Büyük köklü değişimler.

inkılabat-ı beşeriye / inkılâbât-ı beşeriye

  • İnsanlığın köklü değişimleri.

inkılabat-ı dahiliye / inkılâbât-ı dahiliye

  • Dahili inkilâblar, içe ait değişimler ve dönüşümler.

inkılabat-ı zamaniye / inkılâbât-ı zamaniye

  • Zamana bağlı olarak meydana gelen değişimler.

inkılap / inkılâp

  • Değişim, dönüşüm.

inkılapvari / inkılâpvâri

  • İnkılâba benzer değişim, dönüşüm.

istihale / istihâle / استحاله

  • Başkalaşım, değişim. (Arapça)
  • İmkansızlık. (Arapça)

kanun-u tebeddül ve tagayyür

  • Başkalaşım ve değişim kanunu.

mevadd-ı ihtilaf / mevadd-ı ihtilâf

  • İhtilâfa sebep olan maddeler; parçalanma, değişim, başkalaşım ve uyuşmazlık gibi sonuçlara sebep olan maddeler.

muntazam inkılabat / muntazam inkılâbât

  • Düzenli köklü değişimler, dönüşümler.

tahavvül / تحول

  • Değişim. (Arapça)
  • Tahavvül etmek: Değişmek. (Arapça)

tahavvül-ü azim / tahavvül-ü azîm

  • Büyük değişim.

tahavvülat / tahavvülât / تحولات

  • Hal, evre vs. değişimler.
  • Değişimler. (Arapça)

tahavvülat-ı zerrat / tahavvülât-ı zerrât

  • Atomların değişim, dönüşüm ve hareketleri.

tahvilat / tahvilât

  • Değişimler.

tebdil-i hava / tebdîl-i hava / تَبْد۪يلِ هَوَا

  • Hava değişimi.
  • Hava değişikliği, hava değişimi.

tebeddül / تبدل

  • Değişme, değişim.
  • Değişme, değişim.
  • Değişim. (Arapça)
  • Tebeddül etmek: Değişmek. (Arapça)

tebeddülat / tebeddülât / تبدلات

  • Değişimler.
  • Değişimler, değişiklikler. (Arapça)

tegayyür

  • Dönüşüm, değişim.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın