Menu
İletişim
LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK
{ lügât . lügat . لغت }
Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "
OSMANLICA ARA
" ya da "
TÜRKÇE ARA
" butonlarına tıklayın.
İfadenin içinde geçtiği kelimeleri de göster.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük
'te
Civar
ifadesini içeren
38
kelime bulundu...
aktar-u etraf / aktâr-u etraf
Çevre ve etraf; çevre ve civar bölgeler.
başid dağı / bâşid dağı
Van civarında bulunan ve yüksekliği 3750 m. olan bir dağdır, kayıtlarda "Başet Dağı" olarak anılır.
başit
Van civarında bulunan ve yüksekliği 3750 m. olan bir dağdır, günümüzde "Başet Dağı" olarak anılır.
civariyyet
Komşuluk, yakınlık, aynı civarda oluş.
cürcani / cürcanî
(Seyyid Şerif Ali Bin Muhammed) : (Hi: 760-830) Astarabad (Cürcan) civarında Tacu'da doğmuştur. Mısır'a giderek orada çeşitli âlimlerden ders okumuştur. Şiraz'da müderrislik yapmıştır. Sa'duddin-i Taftazanî ile kapanan Mütekaddimîn devrinden sonra açılan Müteahhirîn-i Ulemâ devrinin birincisi bu Sey
cüvar
(Civâr) Yakınlık. Komşuluk.
Himâyet, korumak.
Riâyet.
Süt emen deve yavrusu.
Karga sesi.
Öküz avazı.
dar-ül maarif / dâr-ül maarif
Sultan Mecid zamanında Valide Sultan'ın İstanbul'da Sultan Mahmud türbesi civarında yaptırmış olduğu mekteb.
enlem
(Arz dairesi) t. Yer yüzünde herhangi bir noktanın ekvatora olan uzaklığının açı cinsinden değeri. Dünyanın büyüklüğü X. yy. başlarında Sincar sahrasında ve Kûfe civarında bir meridyenin uzunluğunu ölçmek suretiyle bulan Musa Oğulları nâmıyla tanınan Muhammed, Ahmed ve Hasan isimlerindeki üç kardeş
fina / finâ
Evin önü. Civar.
fina-i belde / finâ-i belde
Beldenin civarı.
fırat
Ön Asya'nın en büyük nehridir. Diyadin civarında çıkar, Anadolu'nun doğu taraflarına kadar gelip Mezopotamya'yı dolaştıktan sonra Irak'ta Dicle ile birleşerek Basra Körfezi'ne dökülür.
harem-i şerif
Kâbe ve civarı.
Kâfir ve müşriklerin girmesi yasak olan ve canlı mahlukun öldürülmesi men'edilen Mukaddes Kâbe ve civârı.
haremişerif / haremişerîf
Kâfirlerin giremeyeceği Kâbe ve civarı.
havali / havâli
Çevre, civar, etraf, yöre.
Etraf, çevre, civar.
havza
Civar, bölge.
hıra
Mekke-i Mükerreme'nin civarında bulunan ve Hz. Peygamber'e (A.S.M.) ilk vahyin geldiği mağaranın ismidir. Bu mağaranın bulunduğu dağa Hırâ dağı denildiği gibi, Harrâ veya Cebel-i Nur da denilmektedir.
hoca tahsin efendi
(Vefatı: Mi. 1880) Yanya civarından (Filâtlı) olup Osmanlı Alimlerinin sonuncularındandır. Tarih-i Tekvin ve Esas-ı İlm-i Hayat gibi eserleri vardır.
hud
(Tekili: Hâid) Büyüklük.
Çok hürmet.
Bir Peygamber ismi. Rıfk, sükun ve vakar ile muttasıf olduğu için bu Peygambere Hud ismi verilmiştir. (A.S.) Yahudilere de bu isim söylenilmiştir. Nuh tufanından sonra Yemen diyarında Hadremud civarında Ahkaf denilen yerde Ad Kavmine gönde
ictivar
(Civar. dan) Komşu olma, muhit yapma.
ismail aleyhisselam / ismâil aleyhisselâm
Yemen'den gelip Mekke ve civârına yerleşen Cürhüm kabîlesine gönderilen peygamber. Kur'ân-ı kerîmde ismi geçen peygamberlerden. Peygamber efendimizin dedelerindendir. Cürhüm kabîlesine peygamber olarak gönderildi. İbrâhim aleyhisselâmın oğludur. Anne si Hacer Hâtun'dur.
kadir alayı
Tar: Kadir gecesi padişahların saraydan çıkıp, civardaki camilerden birinde namaz kılmaları münâsebetiyle yapılan merâsim.
latin
Eski Roma civarında iken sonradan genişleyen ve devlet kuran eski bir kavim ismidir.
Eski Roma.
Şarkta Katolik mezhebinden olanın ismi.
mıntıka
Alan, civar, çevre.
mücir / mücîr
(Civar. dan) Himâye eden.
İmdada yetişen.
İmdad isteyen.
müctevir
(Civar. dan) Komşu olan.
musalla
Namaz kılmaya mahsus açık yer. Cami veya mezarlık civarında cenaze namazı kılınan yer.
mütecavir
(Civar. dan) Komşu. Civarda bulunan.
nahiye
Yan taraf, kenar, civar, çevre.
Küçük yer, bölge. İdari taksimatta, kazadan küçük, köyden büyük olan yerleşme merkezi.
namazgah / namazgâh
Namaz kılınan yer. İbadetgâh. Eskiden şehir dışında, kırda ve sed üzerinde mihrab konulmak suretiyle namaz kılınmak için yapılan yere verilen addır.
Bir kasabanın bütün halkını bir arada bulunduran geniş sahaya da bu ad verilirdi. Bayramlarda ve fevkalâde günlerde kasaba ve civar köy
nevahi-i mekke / nevâhî-i mekke
Mekke civarı. Mekke'nin yakınları, nahiyeleri.
Mekke civarları, tarafları, bölgeleri.
piyade
Narin yapılı bir çeşit kayık adıdır. Eskiden ekseriyetle İstanbul ve civarında kullanılan bu kayıklar, pek makbul gezinti vasıtası idi.
Ask: Orduda tüfekle teçhiz edilmiş olan ve muharip sınıfların asli unsuru bulunan efrada da bu ad verilir. Yaya askeri.
Yaya.
radde / راده
Derece.
(Arapça)
Civar.
(Arapça)
sabiiler / sâbiîler
Aya ve yıldızlara tapan kimseler. El-Cezîre (Cizre) ve Harran civârında yaşayan bu kimseler, yahûdîlik, hıristiyanlık ve mecûsîlik gibi çeşitli dinlerden bâzı inanışları alarak bir din meydana getirmişlerdir.
sadd
Yüz çevirmek, men eylemek, bir şeyden birini vazgeçirmek.
Fikir, niyet, kasd.
Yakınlık, civar.
Konuşulan husus.
saded
Asıl mevzu, maksad, asıl konuşulan şey, fikir.
Niyet, kasıd. Teşebbüs.
Yakınlık, civar.
sebir
Mekke civarında bir dağın adıdır.
sibkan
Bitlis veya Van vilâyetleri civarında bir aşiret adıdır.
tebuk gazvesi
Hicretin dokuzuncu senesinde vuku bulmuştur. Şam'da bulunan Rumlar tarafından o civarın halkı, müslümanlara karşı ayaklandırıldığı Peygamberimiz tarafından duyulduğunda, onlara karşı asker hazırlayarak Tebuk'e gitmiş ve oranın ileri gelenleri Peygamberimize gelerek barışa çalışmışlardır. Tebuk'te on
En Çok Aranan Osmanlıca Kelimeler
kut'ül amare
ruhban
münib
lev
ram olmak
şegaf
tercüman-ı beliğ
inantab
terceme
tercüme
En Son Aranan Osmanlıca Kelimeler
Masr
Amenna ve saddakna
mahsus
Yunus
sadaka-i cariye
mevca-mevc
safa
DÜNYA
türab
müsafaa
En Son Aranan Türkçe Kelimeler
Civar
tabbah
sekil
ayna
koyu karanlık
Tamir
Güzel kadın
TAHT
Delale
Zammetmek