REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BAŞLAR --> REKLAM ENGELLEMEYİ GERİ ALMA KODU BURADA BİTER -->

LUGGAT
OSMANLICA TÜRKÇE SÖZLÜK

{ lügât . lügat . لغت }

Arapça ve Farsça yazımları, Osmanlıca okunuşları 
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.

Arama yapmak istediğiniz kelimeyi girip
karşılığını bulmak istediğiniz "OSMANLICA ARA" ya da "TÜRKÇE ARA" butonlarına tıklayın.
Türkçe - Osmanlıca Sözlük'te ANLAMLI ifadesini içeren 30 kelime bulundu...

bedel-i ba'z

  • Geniş anlamlı bir sözün bir kısmına yapılan açıklama.

bedel-i iştim'al / bedel-i iştim'âl

  • Geniş ve genel anlamlı bir sözün bir noktasını açıklayan cümle.

cümle-i celile / cümle-i celîle

  • Görkemli ve yüksek anlamlı cümle.

eser-i kıymettar ve manidar / eser-i kıymettar ve mânidar

  • Oldukça kıymetli ve anlamlı olan eser.

fıkra-i manidar / fıkra-i mânidar

  • Nükteli, ince ve derin anlamlı kısa yazı.

hikmet-i mutlaka

  • Sınırsız hikmet; yaratılıştaki gaye, herşeyin yerli yerinde ve anlamlı oluşu.

hikmet-i rabbani / hikmet-i rabbânî

  • Kâinatın Rabbi olan Allah tarafından herşeyin belirli gayelere yönelik olarak anlamlı, faydalı ve tam yerli yerinde yaratılması.

hikmet-i rabbaniye / hikmet-i rabbâniye

  • Allah'ın her şeyi terbiye ederek, muhtaç olduğu şeyleri verip bir fayda ve gayeye yönelik olarak, anlamlı ve yerli yerinde yaratması.

işaret / işâret

  • Anlamlı davranış, belirti.

işmar

  • Anlamlı işaret.

istinkaf-ı manidar / istinkâf-ı mânidar

  • Anlamlı çekimserlik.

jest

  • Anlamlı beden hareketleri.

lafz-ı manidar / lâfz-ı mânidar

  • Mânalı, anlamlı söz.

maarizü'l-kelam / maarîzü'l-kelâm

  • Kapalı mânâlar; birden fazla anlamlı kelimelerin en uzak mânâsı.

manalı / mânâlı

  • Anlamlı.

manidar / mânidar / mânidâr / معنى دار

  • Mânâlı, anlamlı.
  • Anlamlı.
  • Anlamlı. (Arapça - Farsça)

manidarane / mânidarâne / mânidârâne

  • Anlamlı bir şekilde.
  • Anlamlıca.

manidarlık / mânidarlık

  • Anlamlılık.

mazmun

  • İnce anlamlı söz.

mısra-ı manidar / mısra-ı mânidâr

  • Nükteli, ince anlamlı mısra.

mücessem lafz-ı manidar / mücessem lâfz-ı mânidâr

  • Cisimleşmiş, bir kimlik kazanmış anlamlı lâfız.

müradif / مرادف

  • Eşanlamlı. (Arapça)

müteradif / müterâdif / مترادف

  • Eş anlamlı.
  • Eşanlamlı. (Arapça)

nükte

  • Dolayısıyla anlaşılan ince mânâ, bir söz ve ibareden anlaşılan şey.
  • İyi düşünülmüş, ince anlamlı zarif söz.

nükte-i azam / nükte-i âzam

  • Büyük nükte; ince ve derin anlamlı söz.

nükteli

  • İnce ve derin anlamlı.

şathiyyat / شطحيات

  • İnce anlamlı ve eğlendirici manzume. (Arapça)

tecnis / tecnîs / تجنيس

  • Cinas yapma, iki anlamlı söz kullanma. (Arapça)

teradüf

  • Eş anlamlılık.

terim

  • Özel anlamlı kelime.

 

Bağış Yapmak İçin Tıklayın