ahd

• Vâdetme. Söz verme. Vefâ. Yemin. And. Misak. Peymân.
• Asır. Devir. Tevhid. Mukavele.
• Vasiyet.

mevasik

• Mevsuk şeyler. Misaklar. Ahd ü peymanlar. Yeminler. Sözleşmeler.

peygun

• And, şart, ahd, peyman. (Farsça)

peyman-şiken

• (Peyman-şikân) Yemin bozan, ahdini yerine getirmeyen.

uhud

• (Tekili: Ahd) Ahidler, yeminler, peymanlar, anlaşmalar, sözleşmeler.

ülkü

• Bazı öz türkçecilik taraftarlarınca kullanılmış bir kelimedir. Divan-ı Lügat-ıt Türk'te "Peyman" mânasına geldiğine merhum A. Hamdi Elmalılı işaret ediyor: "Ahd ü misak" da denir. Emanî, ideal mânâsına kullananlar varsa da yanlıştır.

visak

• Kuvvetli, kalın bağ.
• Yeminle söz vermeler. Muahedeler.
• Peyman.